Borsa İstanbul 2022 yılında TL bazında yüzde 200'e yakın değerlenmişti. Enflasyon ise aynı yıl yüzde 64,27 oldu. 100 liralık bir hisse yatırımı ortalama 300 liraya çıktı. Reel kar oranı, yani toplam getirinin enflasyondan arındırılmasıyla bulunan kazanç oranı yüzde 82 civarındaydı.
Borsa yatırımcısı 2023 yılında ise bu tabloyu mumla aradı. Geçen yıl BİST100 endeksi TL bazında yüzde 35 değer kazandı. Enflasyon ise yüzde 64,77 olarak gerçekleşti. Yatırımcı yıl genelinde reel olarak yüzde 18 zarar etti. Geçen yıl halka arzlara yoğun bir talep vardı. 54 şirket halka arz olurken toplam işlem hacmi 79,3 milyar lirayı buldu. Ancak orada da ilgi sönümlendi. Yaklaşık 1 aydır halka arzlara likidite azlığından dolayı izin verilmiyor. BİST Halka Arz Endeksi de Ekim'de gördüğü zirvesinden yüzde 25 civarında düştü.
Borsa işte böyle bir atmosferde yeni yıla başladı. Akıllarda "Bu yıl 2023'ü aratır mı?" sorusu var. En büyük risk kaynağı faizlerin yüksek oluşu. Ortalama TL vadeli mevduat faizleri yüzde 50'lerin üzerinde. Bankalar mudilere bu seviyelere yakın oranda faiz sunuyor. Bu da o alana ilgiyi artırdı. Hem vatandaş hem şirketler ellerindeki tasarrufu mevduatta değerlendirmeyi seçebiliyor. Borsada bunun etkisi zaten bir süredir hissediliyor. BİST100 endeksi Ekim başında gördüğü 8.500 puanlık rekor seviyesinden yaklaşık 1.000 puan uzakta.
İlk önemli tarih yerel seçim
Bu yıl borsa için destekleyici olabilecek bazı başlıklar da var. Yatırım şirketleri ihtiyatlı olsalar da pozitif beklentilerini koruyorlar. 2024 için yayımlanan strateji raporlarında en belirgin vurgu seçimin ardından yaşanabilecek fon akışı. Yabancıların genel olarak tahvil faizlerine yatırım yapacağı düşünülse de borsaya da giriş olacağı düşünülüyor. Yerel seçimler 31 Mart'ta yapılacak. Yabancıların sonuçlardan çok seçim sürecinde ve sonrasında ekonomi için verilecek mesajları, atılacak adımları izleyecekleri vurgulanıyor. Ayrıca Londra piyasasında TL swap limitlerinin artırılıp artırılmayacağı da önemli olacak.
2024'te küresel ekonomide yüksek faiz döneminin sona ermesi bekleniyor. Bu da gelişmekte olan ülkelere fon akışını destekleyici bir iklim yaratabilir. Türkiye de bu para akışından pay almak istiyor. Merkez Bankası 11 Ocak'ta ABD'de yatırımcı toplantısı düzenleyecek. Bu toplantı ilk kez yatırımcı günü temasıyla gerçekleştirilecek. New York'taki toplantıda Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ve Merkez Bankası Başkanı Hafize Gaye Erkan da bir sunum yapacak. Yabancı yatırımcılarla birebir temaslarda bulunulacak.
"Enflasyon düşer, faiz iner" tahmini
Merkez Bankası enflasyonun Mayıs ayında yüzde 70-75 ile zirveyi görmesini bekliyor. Bu tahmini TCMB Başkanı Erkan, Enflasyon Raporu toplantısı sunumunda duyurmuştu. O tarihten itibaren enflasyonda gerileme olacağı düşünülüyor. Enflasyonun düşüşe geçmeye başlamasına paralel, yılın ikinci yarısında faiz indirimlerinin gerçekleşebileceği tahmin ediliyor. Strateji raporlarında faiz indirimi gerçekleşmeden önce borsada yükseliş dalgasının başlayabileceği ifade ediliyor. Piyasanın bu öngörüyü daha erken fiyatlayabileceği görüşü ön planda.
Not artışları yükseliş getirebilir
Borsada yükseliş hareketini tetikleyebilecek bir diğer gelişme ise not artışları olarak görülüyor. 3 büyük kredi derecelendirme kuruluşunun olası kredi notu artırma kararlarının değer kazancı getirebileceği dile getiriliyor. Değerlendirme takvimine Türkiye'yi en erken alan kuruluş Mood'y's. Kararını 12 Ocak'ta duyurması bekleniyor. Şu an Türkiye'nin not görünümünü S&P ve Fitch Ratings "pozitif" olarak belirlerken Moody's "durağan" olarak değerlendiriyor.