Su kıtlığı ülkelerin ekonomi-politiğini nasıl etkileyecek?

Coğrafi olarak her bölgeye farklı dağılımlar gösteren su kaynakları, kimi ülkeler için avantaj sağlarken kimi bölge ülkeler için temiz su sıkıntısı yaşanmasına sebep oluyor. Suyun yer yüzeyine farklı şekillerde tesadüfi dağılımı kadar, var olan bu kaynakların devletler tarafından verimli yönetimi en az kaynak sahibi olmak kadar önem taşıyor. Peki su kıtlığı ülkelerin ekonomi-politiğini nasıl etkileyecek?

Uzmanlar yağmur suyunun sadece günü kurtarmaya yettiğinin altını çiziyor. Yani artık sadece yağmur yağmasını beklemek yetmiyor ve bu uzun vadeli bir çözüm değil. Zaten yağan yağmur miktarı gitgide azalıyor. Zira kuraklık ya da şehirleşme nedeniyle yağmur toprakta kalmıyor, yağmur suları denizlere akıyor. Bu nedenle, yağışlar ne toprağı ne de yer altı sularını besliyor. Özellikle tarimda vahşi ve bilinçsiz sulama gibi nedenlerle büyük su kayıpları meydana geliyor. Ürün tercihinde planlamanın olmaması, az su olan bölgelere bol su isteyen ürünlerin ekimi kaynaklar üzerinde olumsuz etki yaratıyor.

10 YIL SONRA ÜÇ MİLYAR İNSAN SU SIKINTISI YAŞAYACAK

Dünya nüfusunun 2050’de 10 milyara ulaşması bekleniyor. Bu da küresel su talebini yılda 4,5 milyar metreküpten 6 milyar metreküpe çıkaracak. Bu durum istihbarat raporlarına bile görülebiliyor. Örneğin Pentagon’un bir raporunda 2033’te yani 10 yıl sonra 3 milyar insanın su sıkıntısı yaşayacağına dair bir bilgi var. Ayrıca raporda, küresel istikrar ve güvenliğin temellerini sarsacak olan bazı çatışmaların ana sebebinin susuzluk olacağına tahminler yer alıyor.

Su sorununu azaltmak anlaşmazlıkları en aza indirmek için öncelikle devletlerin su ile ilgili kendi iç politikalarını gözden geçirerek israfi azaltmaları gerekiyor. Atık suların yeniden kullanıma sokulması, tarımda ilkel sulama yerine yüksek teknoloji kullanilmasi gibi konulara öncelik verilmesi öneriliyor.

MAVİ, YEŞİK VE GRİ SU AYAK İZLERİ NE ANLAMA GELİYOR?

Su ayak izi kavramı kullanılan suyun kalitesine ve kullanımına göre üç temel bileşenden oluşuyor: mavi, yeşil ve gri su ayak izi… Mavi su ayak izi; bir mali veya hizmetini üretmek için kullanılan yüzey ve yeraltı su kaynaklarinin tümüne deniliyor. Türkiye’deki üretimin yaklaşık yüzde 20’sinde mavi su kullanıyor. Yeşil su ayak izi; yağmur sularının tümünü oluşturuyor. Yağmur suyu, yeraltı sularına karışmıyor. Toprakta veya toprağın üstünde kalıyor. Türkiye’deki üretimin yaklaşik 64’ü yeşil sudan yapılıyor. Gri su ayak izi ise; kirletilen su miktarına deniliyor. Türkiye’deki üretimin yaklaşık yüzde 17’si gri sudan geliyor. Gri su ayak izi, nüfusun artmasi ve endüstrinin gelişmesi ile doğrudan bağlantılı olarak artıyor. Türkiye’de suyun yüzde 72’si tarımda, yüzde 18’i evlerde ve yüzde 10’u endüstride kullanıyor. 

(Devam edecek)

YAZARA AİT DİĞER MAKALELER