Avrupa'da kaptan köşkü su alıyor

Avrupa'nın amiral gemisi, kıtanın lokomotifi, Türkiye'nin en büyük ihracat pazarı Almanya... Ülke ekonomisi başta sanayi olmak üzere birçok alanda uzun süredir zayıflıyor. Ülke resesyonla flört ederken, ekonomi yönetimi sorunları çözmekten uzak.

Birliği'nin başat ekonomisi zor günler geçiriyor.

Küresel dalgalanmanın yanı sıra, Berlin'deki siyasi felç, gıcırdayan altyapı, yaşlanan işgücü ve bürokrasi karmaşası gibi uzun süredir devam eden sorunlar, krizi daha derinleştirme potansiyeline sahip.

Rusya'dan gelen ucuz enerjinin kaybı, otomotiv sektörü başta olmak üzere sanayinin Çin'e karşı direnememesi gibi darbelerin etkisiyle ülke ekonomisi oldukça yara aldı. Mevcut kriz, özellikle inşaat sektöründe, hizmet sektöründe ve otomotiv sektöründe derin izler bırakıyor. Öyle ki ekonomi geri dönüşü olmayan bir noktaya doğru ilerliyor.

'nın sorunları kendiliğinden çözülmeyecek. Ülke üretkenliği artırmak, yüksek enerji maliyetlerini düşürmek gibi birçok konuda acil müdahalede bulunmak zorunda.

ALMANYA'NIN ÜRETİM MODELİ ÇÖKÜYOR

Almanya'nın sanayi ve ekonomi modeline baktığımızda aslında bir denklem oluşturabiliriz. Şöyle ki; Rusya'dan ucuz enerji ithal edilir, Doğu Avrupa istihdamı ile ürün üretilir ve başta Çin olmak üzere Asya ülkelerine ihraç edilir.

Ancak siyasi konjonktür bu stratejiye artık uygun değil. Rusya ile ilişkiler bozuk, enerji ambargoları sürüyor. Diğer yandan Çin, devlet sübvansiyonları ile kolaylaştırılan üretimle birlikte çok rekabetçi fiyatlarla ihracat yapıyor. Yani artık Almanya için ucuz ithalatın yapıldığı bir merkez halini aldılar.

Artık Almanya'da hem sanayi hem hane halkı enerji maliyetlerinden muzdarip. Elektrik ve gaz fiyatları 2022'deki enerji krizi sırasında görülen rekor seviyelerden gerilemiş olsa da, bölge hala artçı şokları hissediyor.

ŞİRKET İFLASLARI REKOR KIRIYOR

Almanya'da şirket iflasları son 15 yılın en yüksek seviyesinde. Halle Ekonomik Araştırma Enstitüsü (IWH) rakamlarına göre şirketlerin ve ortaklıkların iflas başvuruları aralıkta bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 24 artarak 1340'a yükseldi. Aralıktaki iflas sayısı 2016-2019 yılları arasındaki aralık ayı ortalamasına (COVID-19 pandemisi öncesine) kıyasla yüzde 54 daha fazla gerçekleşti.

Almanya ekonomisi 2024'te muhtemelen ikinci kez daraldı ve resesyon ile flördünü sürdürdü. Bundesbank 2025 için yüzde 0,2 büyüme öngörüyor, fakat mevcut koşullarda bu beklenti de iyimser.

Sıkıntıda bir Almanya, tüm Avrupa ve dünya için bir sorun haline gelebilir.

TÜRK İHRACATÇISININ TEK SORUNU KUR DEĞİL

Almanya, Türk ihracatçısının en büyük pazarı konumunda. İhracatçı bir süredir rekabetçi kur üzerine talepte bulunuyor. Fakat artık asıl dikkat edilmesi gereken konu kur değil. Bölgedeki zayıflamanın bizim yapacağımız ihracatı etkilememesi ne yazık ki mümkün değil.

Parite konusuna da ayrıca parantez açmak gerekiyor. Trump ile birlikte dolar güçlenirken euro değer kaybediyor. Türk ihracatçısı hammadde ithalatını dolar ile yapıyor. İhraç ettiğimiz ürünlerin neredeyse yüzde 50'sinden fazlası euro cinsi. 2022 yılında parite 1'in altına gerilemişti. İhracatta kayıp o yıl 13 milyar doların üzerindeydi.

YAZARA AİT DİĞER MAKALELER