Her gün yeni bir modelin tanıtıldığı elektrikli otomobil pazarı tüm dünyada hızla büyüyor. Bu büyümeyle birlikte birçok yeni teknoloji de hayatımıza katılıyor.
İşte bunlardan biri olan ve eeni model elektrikli otomobillerin çoğunda standart halini almaya başlayan çift yönlü şarj teknoloji, araçların bataryalarını farklı işlerde kullanmamıza imkan tanıyor.
Şarj girişinden araçların bataryalarını doldurmak yerine enerji almamızı sağlayan bu teknoloji ile başka elektrikli araçları, teknolojik aletleri şarj edebiliyor, beyaz eşyaları, aydınlatma cihazlarına enerji sağlayabiliyoruz. Yani bu dev bataryaları tekerlekli aküler olarak kullanabiliyoruz. Peki bu sistem nasıl çalışıyor ve türleri nelerdir?
V2X yani Vehicle-to-Everything teknolojisinde adından anlaşılacağı gibi X’in yerine gelen birçok terim var.
Bunların en bilineni ve en yaygın olanı V2L. Vehicle to Load (V2L), araçtaki enerjiyi başka bir elektrikli cihazı çalıştırmak ve şarj etmek kullanmamıza imkan sağlıyor. Yeni nesil elektrikli araçların çoğunda bu sistem artık standart olmaya başladı. Örneğin, aracımızdan aldığımız güçle kamp alanlarımızı aydınlatabilir. elektrikli bisiklet, scooter gibi araçlarımızı kolayca şarj edebiliriz. Kısacası fişe takabildiğimiz buzdolabı, televizyon vs. gibi her türlü alet için elektrikli otomobilimizden güç alabiliriz.
V2L teknolojisi doğal afetlerde de kurtarma ve yardım çalışmaları da dahil acil enerji ihtiyacı olan durumlarda kullanılabilir. Ortalama 70 kilowatt saat enerji depolayabilen bir elektrikli araç, acil durumlarda bir hanenin yaklaşık 3 haftalık elektrik ihtiyacını karşılayabilir.
Şubat ayında deprem felaketinin yaşandığı bazı illerimizde de bu özelliğe sahip otomobiller güç kaynağı olarak kullanılmıştı.
Birçok marka, özellikle acil durumlarda çok büyük katkı sağlayacak bu özelliğin yakın zamanda standart olarak sunulacağını belirtiyor.
TOGG’UN YENİ MODELİNDE DE OLACAK
CES 2024 etkinliğinde dünya tanıtımı yapılan Togg’un yeni modeli T10F’de de V2L teknolojisinin olacağı açıklandı.
Vehicle to Grid (V2G): “Araçtan Şebekeye” anlamına gelen bu sistem, adından da anlaşılacağı gibi elektrikli araçların enerjisinin şebekeye aktarılmasını sağlıyor. Bu sistem aslında elektrikli araçları tamamen sürdürülebilir enerji ağına dönüştürüyor. Nasıl güneş panelleri ile kendi elektriğini üreten ve fazlasını şebeke üzerinden başkalarının kullanımı için satabiliyorsak, bu teknoloji ile elektrikli araçların enerjisini de şebeke üzerinden dolaşıma sokabiliyoruz. Üstelik bu yöntemle ileride sürücüler sağladıkları enerji kadar ödeme de alabilecekler.
Vehicle to Vehicle (V2V): Bu özellikle şarjı biten bir elektrikli otomobil başka bir elektrikli otomobille şarj edilebiliyor.
Bunlara ek olarak V2P (Vehicle-to-Pedestrian) "Araçtan yayaya", V2N (Vehicle-to-Network): Araçtan Ağa, V2I (Vehicle-to-Infrastructure): Araçtan Altyapıya ve V2H (Vehicle-to-Home): Araçtan Eve gibi farklı versiyonları da bulunuyor. Bunlar elektrikli otomobillerin daha bağlantılı, enerji yönetimi daha yüksek, daha güvenlikli ve çevre dostu olmasını sağlıyor. Bu sistemler geliştikçe elektrikli otomobillerimizle etkileşimimiz daha da artacak ve hayatımızın bir parçası haline gelecekler gibi görünüyor.