Oğlunun küçük yaşlardan itibaren motorlu araçlara ilgisinin olduğunu söyleyen anne Sevim Baran (38) ise "Emre bebekliğinden itibaren meraklı bir çocuktu. Aynı zamanda sempatik, sevimli ama kendi arabalarıyla uğraşırken de ayrı bir zevk alıyordu. O mutluluğu dışarıya yansıyordu. Motorlara da çok ilgisi vardı. Babası ile motora binmekten çok zevk alıyordu. Çarpışan arabalara bindiğimiz zaman, geziye gittiğimizde o kadar mutlu oluyordu ki, biz annesi babası olarak utanıyorduk oradaki kişiler çocuğun ilgisine bakıp yanına alıyordu. Keyif alıyordu o arabayı sürmekten. İlkokul çağında da robotik kodlama ya merak sardı, yine okulda ve hocalarının da dikkatini çekmişti bu durum. Bu konuda kendini geliştirmişti. Arabayı da Covid süreci başlayınca, Konya'da Anadolu Lisesinde okumaktaydı. Lise son sınıf öğrencisi. Eve geldiği zaman bir müddet ders çalışınca aralarda sıkılmaya başladı. Daha önceden planladığı bir şeydi bu. 'Anne ben buggy arabası yapacağım, destek olur musun' dedi. Biz her zaman ailesi olarak destek vermişimdir ve başarılı olmasını isterim. Tamam dedim. Hani kendi imkanları ile harçlıklarıyla başta bu işe. Biz de biraz destekledik. Hatta Emre’nin akıllı telefonu yoktur onun yerine ben bu arabayı yapacağım. Bana o yönde yardımcı olur musunuz diye söyledi. Biz de seve seve dedik. O süreçte yaptı boş zamanlarında. Pandemi olunca dışarıya da çıkamadı çocuklar. Bu süreçte şimdi de bunu geliştirdi ve daha sonrasında da geliştirmesini istiyorum. İnşallah Emre makine mühendisi olmayı hedefliyor. Biz de bunu istiyoruz. Makine mühendisi olduğunda da kendi ismini verebileceği bir araba, bir motor olur üretmesini kendisi istiyor, biz de bunu destekliyoruz İnşallah bu durum olur’’ dedi.