Geç yatmanın, ruh sağlığı problemleri riskini artırdığı uzun yıllardır bilinen bir gerçek ancak bu duruma neyin neden olduğu, bilim insanları tarafından uzun süredir tartışılıyordu.
PLOS One dergisinde yayınlanan yeni bir araştırmada, 500'den fazla katılımcı analiz edildi. Geç yatma ve depresyon arasındaki bağlantıya dair farklı bir bakış açısı sunan çalışmada, bireylerin günün ilerleyen saatlerinde daha endişeli hissettikleri, uzun süre uyanık kalmanın bu nedenle anksiyete ve depresyon olasılığını yükselttiği öne sürüldü.
Gece geç saatlere kadar uyanık kalmanın alkol tüketimini artırdığı da bulgular arasında yer aldı. Söz konusu alışkanlığın, fiziksel sağlık üzerindeki etkilerini inceleyen başka bir araştırmada ise yeterince uyumamanın kalp ve damar hastalıkları riskini artırdığı kanıtlanmıştı.
Geç saatlere kadar uyumamayı tercih eden bireylerin, tip 2 diyabete yakalanma olasılığının da erken uyuyanlara kıyasla daha yüksek olduğu ifade edildi.
2018 yılında yapılan bir diğer araştırma ise, geç yatmanın kadınlarda meme kanseri riskini artırdığına dair bulgular ortaya çıkmıştı.
Surrey Üniversitesi'nin yaptığı güncel araştırma, depresyon ve uykusuzluk arasındaki bağlantıya netlik kazandırmış gibi görünse de, uzmanlar bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulduğunun da altını çizdi.
