Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, İKT 36. Dışişleri Bakanları toplantısı için bulunduğu Suriye'nin başkenti Şam'da açıklamalarda bulundu.
Davutoğlu, bugün Azerbaycan Dışişleri Bakanı ile birlikte başkent Bakü'ye geçeceğini belirterek, Yukarı Karabağ sorununun 17 yıldan bu yana çözülemediğini söyledi.
Davutoğlu, ''Bir devlet iki millet'' sözüne de vurgu yaparak, ''Sayın Elmar Memmedyarov ile birlikte aynı uçakla Bakü'ye döneceğiz. Bu da bir devlet iki millet gibi, bir millet iki heyet oldu. Bizim için Azerbaycan her zaman her konuda istişare içinde olduğumuz, kader birliği içinde olduğumuz kardeş bir ülkedir. Bu geçmişte böyle olmuştur, gelecekte de böyle olacaktır. Kimsenin bundan şüphesi olmasın. Bu çerçevede aslında KKTC'den sonraki ilk yurtdışı resmi ziyaretimi Azerbaycan'a yapmış olacağım'' dedi.
Davutoğlu, Bakü ziyaretinde, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile de biraraya geleceğini belirtirken, Türkiye'nin Yukarı Karabağ sorununda gösterdiği çabayı dile getirerek, ''Orada sayın İlham Aliyev ve Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov ile görüşmelerimiz olacak. Karabağ meselesi de olmak üzere her konuyu ele alacağız. İşgal edilen Azerbaycan topraklarında son dönemde bir hareketlilik yaşandı. 17 yıllık o donmuş statü yavaş yavaş tartışmaya açıldı. Bu statü Ermenistan'ın Azerbaycan'ın topraklarını işgal altında tutması bakımından Azerbaycan'ın da Türkiye'nin de menfaatlerine olan bir statüko değildir. Önümüzdeki dönemde sayın İlham Aliyev ve Ermenistan Devlet Başkanı Serj Sarkisyan değişik vesilelerle biraraya gelecekler. Ümit ederiz ki bu gelişmeler bu donmuş krizin bütün tarafları memnun edecek şekilde çözülmesine vesile olsun'' dedi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Minsk Grubu'na yönelik eleştirilerini değerlendiren Davutoğlu, Minsk Grubu Eşbaşkanlığı'nın ABD, Rusya ve Fransa tarafından yürütüldüğünü hatırlatarak, ''Minsk Grubu'nun performansıyla ilgili Aliyev'in sözlerine katılmamak mümkün değil. Zaten tarihi kayıt da bunu ortaya koyuyor. Çünkü hiçbir ilerleme kaydedilmedi. Artık bu meseleyi donmuş bir kriz halinde olmasından çıkarmak lazım. Türkiye, çabalarına devam edecek'' diye konuştu.
"KUDÜS BAŞKENTİMİZDİR"
Davutoğlu, geçen günlerde İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu tarafından yapılan 'Kudüs başkentimizdir' yönündeki açıklamayı da eleştirdi.
Davutoğlu, ''Sadece İKT değil, Kudüs konusunda BM ve uluslararası hukuk ilkeleri de açıktır. Kudüs'ün statüsünün ve karakterinin değiştirilmemesi, sadece İKT'nin benimsediği bir ilke değil BM'nin de benimsediği bir ilkedir, Türkiye'nin de benimsediği bir ilkedir. Bu bakımdan biz, uluslararası toplumun temel prensipleri dahilinde herkesin mutabık kalması gerektiğini düşünüyoruz''şeklinde konuştu.
Davutoğlu, Türkiye'nin dolaylı arabuluculuk görüşmeleriyle ilgili tarafların rızalarıyla bugünlere gelindiğini ve yine bir istek gelmesi durumunda katkıyı sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
Davutoğlu, bugün Azerbaycan Dışişleri Bakanı ile birlikte başkent Bakü'ye geçeceğini belirterek, Yukarı Karabağ sorununun 17 yıldan bu yana çözülemediğini söyledi.
Davutoğlu, ''Bir devlet iki millet'' sözüne de vurgu yaparak, ''Sayın Elmar Memmedyarov ile birlikte aynı uçakla Bakü'ye döneceğiz. Bu da bir devlet iki millet gibi, bir millet iki heyet oldu. Bizim için Azerbaycan her zaman her konuda istişare içinde olduğumuz, kader birliği içinde olduğumuz kardeş bir ülkedir. Bu geçmişte böyle olmuştur, gelecekte de böyle olacaktır. Kimsenin bundan şüphesi olmasın. Bu çerçevede aslında KKTC'den sonraki ilk yurtdışı resmi ziyaretimi Azerbaycan'a yapmış olacağım'' dedi.
Davutoğlu, Bakü ziyaretinde, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile de biraraya geleceğini belirtirken, Türkiye'nin Yukarı Karabağ sorununda gösterdiği çabayı dile getirerek, ''Orada sayın İlham Aliyev ve Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov ile görüşmelerimiz olacak. Karabağ meselesi de olmak üzere her konuyu ele alacağız. İşgal edilen Azerbaycan topraklarında son dönemde bir hareketlilik yaşandı. 17 yıllık o donmuş statü yavaş yavaş tartışmaya açıldı. Bu statü Ermenistan'ın Azerbaycan'ın topraklarını işgal altında tutması bakımından Azerbaycan'ın da Türkiye'nin de menfaatlerine olan bir statüko değildir. Önümüzdeki dönemde sayın İlham Aliyev ve Ermenistan Devlet Başkanı Serj Sarkisyan değişik vesilelerle biraraya gelecekler. Ümit ederiz ki bu gelişmeler bu donmuş krizin bütün tarafları memnun edecek şekilde çözülmesine vesile olsun'' dedi.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in Minsk Grubu'na yönelik eleştirilerini değerlendiren Davutoğlu, Minsk Grubu Eşbaşkanlığı'nın ABD, Rusya ve Fransa tarafından yürütüldüğünü hatırlatarak, ''Minsk Grubu'nun performansıyla ilgili Aliyev'in sözlerine katılmamak mümkün değil. Zaten tarihi kayıt da bunu ortaya koyuyor. Çünkü hiçbir ilerleme kaydedilmedi. Artık bu meseleyi donmuş bir kriz halinde olmasından çıkarmak lazım. Türkiye, çabalarına devam edecek'' diye konuştu.
"KUDÜS BAŞKENTİMİZDİR"
Davutoğlu, geçen günlerde İsrail Başbakanı Binyamin Netenyahu tarafından yapılan 'Kudüs başkentimizdir' yönündeki açıklamayı da eleştirdi.
Davutoğlu, ''Sadece İKT değil, Kudüs konusunda BM ve uluslararası hukuk ilkeleri de açıktır. Kudüs'ün statüsünün ve karakterinin değiştirilmemesi, sadece İKT'nin benimsediği bir ilke değil BM'nin de benimsediği bir ilkedir, Türkiye'nin de benimsediği bir ilkedir. Bu bakımdan biz, uluslararası toplumun temel prensipleri dahilinde herkesin mutabık kalması gerektiğini düşünüyoruz''şeklinde konuştu.
Davutoğlu, Türkiye'nin dolaylı arabuluculuk görüşmeleriyle ilgili tarafların rızalarıyla bugünlere gelindiğini ve yine bir istek gelmesi durumunda katkıyı sürdüreceklerini sözlerine ekledi.