CHP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Hakkı Suha Okay, YÖK'ün İstanbul Üniversitesi'ne gönderdiği yazıyla gündeme gelen türban tartışmalarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan CHP Merkez Yönetim Kurulu toplantısı sonrası konuşan Okay, toplantıda öncelikle ekonomik gelişmelerin değerlendirildiğini belirtti. Bu konuda bilgiler veren Okay'a, gazeteciler türbanı sordu.
YÖK'ün İstanbul Üniversitesi'ne gönderdiği yazı ile ilgili sorusu üzerine Okay, ''Öncelikle, CHP'nin Sayın Genel Başkanı'nın bu konudaki çok samimi açıklamalarının 'Sululuk' diye ifade edilmesi tek kelimeyle cıvıklıktır'' dedi.
"HUKUK MU, DİN Mİ?"
Zaman içerisinde bazı üniversitelerde türban yasağının uygulanmaz hale geldiğini savunan Okay, ''Şimdi bu bir tespit. Bugün gelinen noktada yüksek öğrenimde yine de fiiliyatta kimi üniversitelerde türban yasağının uygulandığı iddiası nedeniyle Sayın Genel Başkanımız da bir CHP iktidarında 'Üniversitelerde türban sorununu çözeceğiz' dedi.
Bu konudaki kararlılığını tartışılmaz bir şekilde ortaya koydu. Geldiğimiz noktada Sayın Başbakan'ın şu son süreçteki açıklamalarına bakarsak neyi görüyoruz, öncelikle bir tanımın altını çizmemiz lazım. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. O zaman şu kafa karışıklığından Sayın Başbakan'ın kurtulması lazım. Türkiye Cumhuriyeti devleti hukuk kuralları içinde mi işleyecek? Yoksa din kurallarına göre mi yönetilecek?'' şeklinde konuştu.
"BAŞBAKAN'IN NETLEŞMESİ LAZIM"
Başbakan Erdoğan'ın bu konudaki konuşmalarından örnekler veren Okay, ''Sayın Başbakan'ın bu sorunun çözümünde kafa karışıklığından kurtulması lazım. Şimdi sorun ne? Çözümü istenilen ve çözeceğiz denilen sorun, 'Üniversitelerdeki öğrenim özgürlüğünün önündeki türban sorunu' Ama Sayın Başbakan'ın şunu açıklaması lazım, 'Peki nereden başlayacak bu türbana özgürlük iddian?'
Bunların netleşmesi lazım. Bunlar netleşmeden bugüne kadar Sayın Başbakan'ın siyasi sömürü aracı olarak kullanmış olduğu türbanı, yeniden siyaseten sömürmek için ülkenin gündemine taşıyor'' diye konuştu.
YÖK'ün yazısının uzun süre önce çıktığını anımsatan Okay, bu yazının içerisinde ''Türban serbesttir'' diye bir ifadenin de bulunmadığını, sorunun hukuk devletinin kendi işleyişi içerisinde çözeceği bir konu olduğunu söyledi.
''BİR 3 DİYOR BİR 9 DİYOR...''
Okay, Başbakan'ın ''meydanları ve ciddi ortamları birbirinden ayırması gerektiğini'' belirterek, şunları kaydetti:
''CHP tüzüğü onu ne ilgilendirir. Sana ne, sen kendi işine bak. Bir Başbakan'a bir siyasi partinin iç işleyişi ile ilgili dedikodu yapmak yakışıyor mu? Bunu doğal karşılıyoruz, çünkü Recep Tayyip Erdoğan üslubu bu.
Sayın Başbakan 13 Eylül'de ne dedi, 'Buyurun diyaloğa hazırız' dedi. Ertesi gün değiştirdi, sonra yeniden değiştirdi, TESK'te üslubunu yeniden değiştirdi. Yani bir 3 diyor bir 9 diyor. Ama 3 de dese 9 da dese Sayın Başbakan'ın yapması gereken şu; Türkiye'de daha ileri bir demokrasi ve özgürlüklerin güçlenmesi için bir anayasa değişikliğine ilişkin bir ihtiyaç varsa, böyle bir talep gündeme gelmişse ve bu talebe parlamentoda grubu bulunan siyasi partiler 'biz de bunda varız' diyorlarsa senin işin onun önünü açmaktır, ipe un sermek değildir. Çalışırsın bugün olur yarın olur...''
Okay, ''türban tartışmaları ile ilgili partide farklı sözler var olup olmadığı'' yönündeki bir soru üzerine de, CHP'nin bu konuyla ilgili ne söylediyse aynı kararlılıkla bunu ifade ettiğini kaydetti.
"BAŞBAKAN ÇÖZÜLMESİNİ İSTEMİYOR"
Bir gazetecinin Başbakan Erdoğan'ın ''türban konusu 3 maddelik bir şeydir, anayasal değişikliğe gerek yok'' dediğini belirterek, ''pakette ısrarlı olacak mısınız?'' diye sorması üzerine Okay, ''3 maddede çözelim desek, Başbakan o zaman 'bir maddede çözelim' der. Bir maddede dersen 50 maddede der. Başbakan bunun çözülmesini istemiyor, çözülmesi halinde Başbakan siyaseten nemalanamayacak, siyaseten sömürü olarak kullanamayacak. Onun için çözülmesinden yana değil, ama bunu söyleyecek'' dedi.
"GÜVENCEYE ALMAK BAŞKA..."
''YÖK'ün yaptığı değişiklikle, başörtülüler bundan sonra üniversiteye girerse, bu sizin için bir problem mi?'' yönündeki soru üzerine Okay, ''Eğer yüksek öğrenimde türban bir engelse biz yüksek öğrenimde özgürlük bağlamında bu engelin olmamasını ifade ediyoruz. Bunu da Sayın Genel Başkanımız başlangıcından beri bir kararlılıkla ifade ediyor. Şu anda zaten fiilen üniversitelerin belki yarısından fazlasında da bu engel uygulanmıyor. Bakın güvenceye almak başka bir şey fiili uygulama başka bir şey şu an ben fiili uygulamadan bahsediyorum. Şunu da açıklıkla ifade ediyorum, Başbakan'ın kafa karışıklığından kurtulması gerek'' diye konuştu.
"YAZI TEK BAŞINA ÇÖZMEZ"
Okay, ''YÖK Başkanı'nın yazısına göre, türbanın önünde yasal bir engel var mıdır, yok mudur?'' sorusu üzerine de, ''Ben bu konuda yasal engel tartışmasını yapmam ama yargı kararlarını ifade ederim. Bu konuda hem AİHM hem Anayasa Mahkemesi kararı varsa hukuktaki bütünlük uyarınca bu kararlarla, diğer yasal düzenlemelerin çelişmemesi lazım. O yazı tek başına bu sorunu çözen bir yazı değildir'' şeklinde konuştu.
Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında toplanan CHP Merkez Yönetim Kurulu toplantısı sonrası konuşan Okay, toplantıda öncelikle ekonomik gelişmelerin değerlendirildiğini belirtti. Bu konuda bilgiler veren Okay'a, gazeteciler türbanı sordu.
YÖK'ün İstanbul Üniversitesi'ne gönderdiği yazı ile ilgili sorusu üzerine Okay, ''Öncelikle, CHP'nin Sayın Genel Başkanı'nın bu konudaki çok samimi açıklamalarının 'Sululuk' diye ifade edilmesi tek kelimeyle cıvıklıktır'' dedi.
"HUKUK MU, DİN Mİ?"
Zaman içerisinde bazı üniversitelerde türban yasağının uygulanmaz hale geldiğini savunan Okay, ''Şimdi bu bir tespit. Bugün gelinen noktada yüksek öğrenimde yine de fiiliyatta kimi üniversitelerde türban yasağının uygulandığı iddiası nedeniyle Sayın Genel Başkanımız da bir CHP iktidarında 'Üniversitelerde türban sorununu çözeceğiz' dedi.
Bu konudaki kararlılığını tartışılmaz bir şekilde ortaya koydu. Geldiğimiz noktada Sayın Başbakan'ın şu son süreçteki açıklamalarına bakarsak neyi görüyoruz, öncelikle bir tanımın altını çizmemiz lazım. Türkiye Cumhuriyeti Devleti, demokratik, laik, sosyal bir hukuk devletidir. O zaman şu kafa karışıklığından Sayın Başbakan'ın kurtulması lazım. Türkiye Cumhuriyeti devleti hukuk kuralları içinde mi işleyecek? Yoksa din kurallarına göre mi yönetilecek?'' şeklinde konuştu.
"BAŞBAKAN'IN NETLEŞMESİ LAZIM"
Başbakan Erdoğan'ın bu konudaki konuşmalarından örnekler veren Okay, ''Sayın Başbakan'ın bu sorunun çözümünde kafa karışıklığından kurtulması lazım. Şimdi sorun ne? Çözümü istenilen ve çözeceğiz denilen sorun, 'Üniversitelerdeki öğrenim özgürlüğünün önündeki türban sorunu' Ama Sayın Başbakan'ın şunu açıklaması lazım, 'Peki nereden başlayacak bu türbana özgürlük iddian?'
Bunların netleşmesi lazım. Bunlar netleşmeden bugüne kadar Sayın Başbakan'ın siyasi sömürü aracı olarak kullanmış olduğu türbanı, yeniden siyaseten sömürmek için ülkenin gündemine taşıyor'' diye konuştu.
YÖK'ün yazısının uzun süre önce çıktığını anımsatan Okay, bu yazının içerisinde ''Türban serbesttir'' diye bir ifadenin de bulunmadığını, sorunun hukuk devletinin kendi işleyişi içerisinde çözeceği bir konu olduğunu söyledi.
''BİR 3 DİYOR BİR 9 DİYOR...''
Okay, Başbakan'ın ''meydanları ve ciddi ortamları birbirinden ayırması gerektiğini'' belirterek, şunları kaydetti:
''CHP tüzüğü onu ne ilgilendirir. Sana ne, sen kendi işine bak. Bir Başbakan'a bir siyasi partinin iç işleyişi ile ilgili dedikodu yapmak yakışıyor mu? Bunu doğal karşılıyoruz, çünkü Recep Tayyip Erdoğan üslubu bu.
Sayın Başbakan 13 Eylül'de ne dedi, 'Buyurun diyaloğa hazırız' dedi. Ertesi gün değiştirdi, sonra yeniden değiştirdi, TESK'te üslubunu yeniden değiştirdi. Yani bir 3 diyor bir 9 diyor. Ama 3 de dese 9 da dese Sayın Başbakan'ın yapması gereken şu; Türkiye'de daha ileri bir demokrasi ve özgürlüklerin güçlenmesi için bir anayasa değişikliğine ilişkin bir ihtiyaç varsa, böyle bir talep gündeme gelmişse ve bu talebe parlamentoda grubu bulunan siyasi partiler 'biz de bunda varız' diyorlarsa senin işin onun önünü açmaktır, ipe un sermek değildir. Çalışırsın bugün olur yarın olur...''
Okay, ''türban tartışmaları ile ilgili partide farklı sözler var olup olmadığı'' yönündeki bir soru üzerine de, CHP'nin bu konuyla ilgili ne söylediyse aynı kararlılıkla bunu ifade ettiğini kaydetti.
"BAŞBAKAN ÇÖZÜLMESİNİ İSTEMİYOR"
Bir gazetecinin Başbakan Erdoğan'ın ''türban konusu 3 maddelik bir şeydir, anayasal değişikliğe gerek yok'' dediğini belirterek, ''pakette ısrarlı olacak mısınız?'' diye sorması üzerine Okay, ''3 maddede çözelim desek, Başbakan o zaman 'bir maddede çözelim' der. Bir maddede dersen 50 maddede der. Başbakan bunun çözülmesini istemiyor, çözülmesi halinde Başbakan siyaseten nemalanamayacak, siyaseten sömürü olarak kullanamayacak. Onun için çözülmesinden yana değil, ama bunu söyleyecek'' dedi.
"GÜVENCEYE ALMAK BAŞKA..."
''YÖK'ün yaptığı değişiklikle, başörtülüler bundan sonra üniversiteye girerse, bu sizin için bir problem mi?'' yönündeki soru üzerine Okay, ''Eğer yüksek öğrenimde türban bir engelse biz yüksek öğrenimde özgürlük bağlamında bu engelin olmamasını ifade ediyoruz. Bunu da Sayın Genel Başkanımız başlangıcından beri bir kararlılıkla ifade ediyor. Şu anda zaten fiilen üniversitelerin belki yarısından fazlasında da bu engel uygulanmıyor. Bakın güvenceye almak başka bir şey fiili uygulama başka bir şey şu an ben fiili uygulamadan bahsediyorum. Şunu da açıklıkla ifade ediyorum, Başbakan'ın kafa karışıklığından kurtulması gerek'' diye konuştu.
"YAZI TEK BAŞINA ÇÖZMEZ"
Okay, ''YÖK Başkanı'nın yazısına göre, türbanın önünde yasal bir engel var mıdır, yok mudur?'' sorusu üzerine de, ''Ben bu konuda yasal engel tartışmasını yapmam ama yargı kararlarını ifade ederim. Bu konuda hem AİHM hem Anayasa Mahkemesi kararı varsa hukuktaki bütünlük uyarınca bu kararlarla, diğer yasal düzenlemelerin çelişmemesi lazım. O yazı tek başına bu sorunu çözen bir yazı değildir'' şeklinde konuştu.