İlişkili Haberler
Türkiye’de yılda 10 bin tiroid ameliyatı gerçekleştiriliyor. Bu ameliyatlar sırasında vücudun kalsiyum dengesini sağlayan paratiroid organı istenmeden alınıyor ya da zarar görebiliyor. Paratiroid organı yetmezliği kişide zamanla halsizlik, yorgunluk, kemik erimeleri gibi şikayetlere yol açıyor. Günde 15-20 ilaç kullanmak zorunda kalan, bazen serum yoluyla kalsiyum almaları gereken bu hastalardan biri de Bursa'da yaşayan 42 yaşındaki 4 çocuk annesi İlknur Yeşildi.
18 yıl önce guatr ameliyatı olan İlknur Yeşil’in ameliyat sırasında paratiroid bezleri zarar gördü ve çalışmaz hale geldi. Yeşil, ameliyat sonrası yoğun bir kalsiyum tedavisi gördü. İlaçların yeterli olmaması nedeniyle zaman zaman hastanede yatarak tedavi olmak zorunda kalan genç kadın, halsizlik, yorgunluk ve kasılmaların zamanla artması sonucu karın içine yapılan paratiroid nakli ile sağlığına kavuştu. Türk bilim insanı Prof. Dr. Erhan Ayşan tarafından geliştirilen yöntemin patenti alındı. Prof. Ayşan, "Canlı vericiden aldığımız paratiroid hücrelerini dünyada ilk kez karın içinde omentum adı verilen bir organın içine naklettik. Karın içine uyguladığımız tedavi sonrası hasta kullandığı ilaçların tamamını bıraktı" dedi.
GÜNDE 15 İLAÇ KULLANIYORDU HEPSİNİ BIRAKTI
Halsizlik, yorgunluk, yataktan kalkamama gibi şikayetleri olan ve yoğun vücut kasılmaları yaşayan İlknur Yeşil, 18 yıldır yaşadığı sağlık sorununu şu sözlerle anlattı:
"Bir guatr ameliyatı geçirdim ve bu operasyonda paratiroid bezlerimin yanlışlıkla alındığı belirlendi. Dolayısıyla ameliyat sonrası yoğun bir şekilde kalsiyum tedavisine başlamak zorunda kaldım. 18 yıldır kalsiyum ilaçları kullanıyorum ama son bir yıldır ilaçlar tek başına yeterli olmamaya başladı. Dolayısıyla pek çok kez hastaneye yatarak damar yolundan yüklemeler yapıldı. Bu durum hayatımı zorlaştırdı. 4 çocuğum olduğundan daha çok zorlanıyordum. Doktorumun tavsiyesiyle nakil konusunu araştırdım. Bu naklin dünyada 3 merkez tarafından yapıldığını öğrendim. Karın içine naklin ise ilk kez Türkiye’de yapıldığını duydum. Kısa bir operasyonla sağlığıma kavuştum. Şimdi ilaçlarımın hepsini bıraktım. Mutluyum ve aileme daha fazla vakit ayırabiliyorum."
18 yıl önce guatr ameliyatı olan İlknur Yeşil’in ameliyat sırasında paratiroid bezleri zarar gördü ve çalışmaz hale geldi. Yeşil, ameliyat sonrası yoğun bir kalsiyum tedavisi gördü. İlaçların yeterli olmaması nedeniyle zaman zaman hastanede yatarak tedavi olmak zorunda kalan genç kadın, halsizlik, yorgunluk ve kasılmaların zamanla artması sonucu karın içine yapılan paratiroid nakli ile sağlığına kavuştu. Türk bilim insanı Prof. Dr. Erhan Ayşan tarafından geliştirilen yöntemin patenti alındı. Prof. Ayşan, "Canlı vericiden aldığımız paratiroid hücrelerini dünyada ilk kez karın içinde omentum adı verilen bir organın içine naklettik. Karın içine uyguladığımız tedavi sonrası hasta kullandığı ilaçların tamamını bıraktı" dedi.
GÜNDE 15 İLAÇ KULLANIYORDU HEPSİNİ BIRAKTI
Halsizlik, yorgunluk, yataktan kalkamama gibi şikayetleri olan ve yoğun vücut kasılmaları yaşayan İlknur Yeşil, 18 yıldır yaşadığı sağlık sorununu şu sözlerle anlattı:
"Bir guatr ameliyatı geçirdim ve bu operasyonda paratiroid bezlerimin yanlışlıkla alındığı belirlendi. Dolayısıyla ameliyat sonrası yoğun bir şekilde kalsiyum tedavisine başlamak zorunda kaldım. 18 yıldır kalsiyum ilaçları kullanıyorum ama son bir yıldır ilaçlar tek başına yeterli olmamaya başladı. Dolayısıyla pek çok kez hastaneye yatarak damar yolundan yüklemeler yapıldı. Bu durum hayatımı zorlaştırdı. 4 çocuğum olduğundan daha çok zorlanıyordum. Doktorumun tavsiyesiyle nakil konusunu araştırdım. Bu naklin dünyada 3 merkez tarafından yapıldığını öğrendim. Karın içine naklin ise ilk kez Türkiye’de yapıldığını duydum. Kısa bir operasyonla sağlığıma kavuştum. Şimdi ilaçlarımın hepsini bıraktım. Mutluyum ve aileme daha fazla vakit ayırabiliyorum."
YÖNTEMİN PATENTİ DE ALINDI
Tedavinin karın içine nakille ilk kez uygulandığını ve bu yöntemin patentini aldıklarını anlatan Yeditepe Üniversite Hastanesi Endokrin Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan, tıp literatürüne giren tedavi hakkında şunları söyledi:
"Karın içine paratiroid doku nakli dünyada ilk kez yapılan bir işlem. Dünyada bu tedavi kola enjeksiyon şeklinde yapılıyor. Biz bunu ilk kez karın içinde ‘omentum’ denilen bir organın içine yaptık. Omentum kanlanması çok iyi olan bir organ olduğundan hücreler burada strese girmiyor, rahat bir şekilde fonksiyon görüyorlar. Buraya uyguladığımız nakil sonrası hastalar ilaçlardan tamamen kurtularak hayatlarını idame ettirebiliyorlar. İlknur hanıma uygulanan naklin özelliği ise vericiden alınan hücrelerin bizim geliştirdiğimiz bir yöntemle hiç laboratuvara girmeden nakledilmiş olması. Bu dünyada ilk kez yapıldı. Paratiroid dokusunu, bu bezlerin çok çalıştığı insanlardan aldığımız için bu insanlar bir organ kaybı yaşamıyorlar. Tersine, var olan yüksek kalsiyum ve buna bağlı kemik ve damar hastalıklarından da kurtuluyorlar. Yani verici fazla olan dokularını vererek hastalığından kurtulurken, bu dokuları alıcıya naklederek onu da kalsiyum eksikliğinden kurtarıyoruz. Yani çöpe gidecek organlar işe yaramış oluyorlar.”
TÜRKİYE’DE YILDA 10 BİN TİROİD AMELİYATI YAPILIYOR
Türkiye’nin bir endemik guatr ülkesi oldugunu söyleyen Prof. Dr. Erhan Ayşan, “Türkiye’de yılda 10 bin tiroid ameliyatı gerçekleştiriliyor. Bu ameliyatların nedeni, tiroid nodüllerinin kanser riski taşıması. Ne yazık ki, ameliyat sırasında tiroid bezinin hemen arkasında bulunan ve çok küçük olan paratiroid bezleri zarar görebiliyor ya da istenmeden çıkartılabiliyor. Her yıl 500 hasta paratiroid yetmezliğini yaşıyor. İlknur Hanım’ın da paratiroid bezleri istenmeden alınmıştı. Yaklaşık bir mercimek büyüklüğündeki bu organ, kandaki kalsiyumu tek başına ayarlıyor. Bu nedenle çok değerli. Eğer paratiroid bezleriniz yoksa kalsiyum kana geçmiyor ve kolunuzu dahi kaldıracak gücünüz olmuyor. Paratiroid bezleri alınan kişilerde ilaç ihtiyacı kaçınılmaz. Bu hastalar ömür boyu ilaç kullanmak zorunda kalıyorlar. İlacı almadıklarında kalp normal ritminde kasılmalar yapamayabiliyor. Bu hastaların kalsiyumu çok düştüğünde ani kalp durması yaşanabiliyor ve ani ölümler dahi görülebiliyor” değerlendirmesinde bulundu.
Tedavinin karın içine nakille ilk kez uygulandığını ve bu yöntemin patentini aldıklarını anlatan Yeditepe Üniversite Hastanesi Endokrin Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Erhan Ayşan, tıp literatürüne giren tedavi hakkında şunları söyledi:
"Karın içine paratiroid doku nakli dünyada ilk kez yapılan bir işlem. Dünyada bu tedavi kola enjeksiyon şeklinde yapılıyor. Biz bunu ilk kez karın içinde ‘omentum’ denilen bir organın içine yaptık. Omentum kanlanması çok iyi olan bir organ olduğundan hücreler burada strese girmiyor, rahat bir şekilde fonksiyon görüyorlar. Buraya uyguladığımız nakil sonrası hastalar ilaçlardan tamamen kurtularak hayatlarını idame ettirebiliyorlar. İlknur hanıma uygulanan naklin özelliği ise vericiden alınan hücrelerin bizim geliştirdiğimiz bir yöntemle hiç laboratuvara girmeden nakledilmiş olması. Bu dünyada ilk kez yapıldı. Paratiroid dokusunu, bu bezlerin çok çalıştığı insanlardan aldığımız için bu insanlar bir organ kaybı yaşamıyorlar. Tersine, var olan yüksek kalsiyum ve buna bağlı kemik ve damar hastalıklarından da kurtuluyorlar. Yani verici fazla olan dokularını vererek hastalığından kurtulurken, bu dokuları alıcıya naklederek onu da kalsiyum eksikliğinden kurtarıyoruz. Yani çöpe gidecek organlar işe yaramış oluyorlar.”
TÜRKİYE’DE YILDA 10 BİN TİROİD AMELİYATI YAPILIYOR
Türkiye’nin bir endemik guatr ülkesi oldugunu söyleyen Prof. Dr. Erhan Ayşan, “Türkiye’de yılda 10 bin tiroid ameliyatı gerçekleştiriliyor. Bu ameliyatların nedeni, tiroid nodüllerinin kanser riski taşıması. Ne yazık ki, ameliyat sırasında tiroid bezinin hemen arkasında bulunan ve çok küçük olan paratiroid bezleri zarar görebiliyor ya da istenmeden çıkartılabiliyor. Her yıl 500 hasta paratiroid yetmezliğini yaşıyor. İlknur Hanım’ın da paratiroid bezleri istenmeden alınmıştı. Yaklaşık bir mercimek büyüklüğündeki bu organ, kandaki kalsiyumu tek başına ayarlıyor. Bu nedenle çok değerli. Eğer paratiroid bezleriniz yoksa kalsiyum kana geçmiyor ve kolunuzu dahi kaldıracak gücünüz olmuyor. Paratiroid bezleri alınan kişilerde ilaç ihtiyacı kaçınılmaz. Bu hastalar ömür boyu ilaç kullanmak zorunda kalıyorlar. İlacı almadıklarında kalp normal ritminde kasılmalar yapamayabiliyor. Bu hastaların kalsiyumu çok düştüğünde ani kalp durması yaşanabiliyor ve ani ölümler dahi görülebiliyor” değerlendirmesinde bulundu.