Endişe verici bu bulgular, Dünya Doğayı Koruma Vakfı'nın iki yılda bir hazırladığı "Yaşayan Gezegen" raporunda yer aldı.
Rapora göre 1970-2012 yılları arasında, memeliler, balıklar, kuşlar ve sürüngenlerin nüfusunda yüzde 58'lik bir düşüş yaşandı.
Önlem alınmazsa bu rakam sadece 4 yıl içinde yüzde 67'yi bulacak.
İNSAN ETKİSİYLE CANLILARIN YOK EDİLDİĞİ YENİ BİR JEOLOJİK ÇAĞ
Canlıların tarihte görülmemiş bir hızla yok olduğunu belirten uzmanlar, canlı çeşitliliğinin doğanın dengesi için son derece büyük öneme sahip olduğuna vurgu yapıyor.
Bazı bilim insanları, "antroposen" yani "insan çağı" adını verdikleri yeni bir jeolojik çağa girdiğimizi belirtiyor. Bu çağda insan etkisiyle iklim hızla değişiyor, canlı toplulukları yok oluyor.
Canlı yaşamını tehdit eden en büyük sorunların başında kirlilik, iklim değişikliği ve aşırı tüketim geliyor. Uzmanlar, dünyanın kaynaklarından çok daha fazla bir tüketim olduğunu ve durumun sürdürülemeyeceğini belirtiliyor.
GELECEK NESİLLERE BIRAKACAK BİR DÜNYA KALMAYABİLİR
Doğal kaynakları koruyarak, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelerek, geri dönüşümü teşvik edip, aşırı tüketimi azaltarak doğanın yok oluşunu engellemenin hala mümkün olduğunun altı çiziliyor.
Önlem alınmazsa gelecek nesillere bırakacak bir dünya kalmayabileceğine dikkat çekiliyor.