300 lira dolandırmak çok pahalıya patladı!

Adana'da yaşlı kadını Peru parası verip, değerinin yüksek olduğunu söyleyerek 300 lira dolandıran sanık, 7 bin 980 lira adli para cezasına çarptırıldı.

Adana'da yaşlı kadını, Peru parası bin 500 nuevo sol verip değerinin yüksek olduğunu söyleyerek 300 lira dolandırdığı iddiasıyla yargılanan sanık, 7 bin 980 lira adli para cezasına çarptırıldı.         Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuklu sanık Hanifi Çelik (51) ile müşteki Fidan Kılıç (84) hazır bulundu.        

Cumhuriyet Savcısı, verdiği mütalaasında, sanığın 5 Ekim 2010'da Çukurova Devlet Hastanesinin önünde, takip ettiği Fidan Kılıç'a ''Almanya'daki akrabalarının zekat olarak dağıtmak üzere kendisine emanet ettiği'' parayı verdikten sonra, değerinin yüksek olduğunu söyleyip 300 lirasını aldığı iddiasıyla ''Dini inanç ve duyguları istismar ederek nitelikli dolandırıcılık'' suçundan 7 yıla kadar hapis cezası istedi.        

Müşteki Fidan Kılıç ise sanıktan şikayetçi olmadığını ve ''Allah'a havale ettiğini belirterek, ''Sanığın benden aldığı parayı duruşmaya girmeden önce avukatı teslim etti. Olay günü yanımda 13 yaşındaki torunumla yolda giderken sanık bana selam verdi. Kendisini çıkartamadığımı söyleyince, uzun uzun çocuklarımdan, eğitimlerinden, torunumun babasının yaptığı işten söz etti. Bu nedenle mahalleden beni tanıdığını düşündüm'' dedi.

Hanifi Çelik'in Almanya'dan birkaç gün önce geldiğini ve oradaki akrabalarının fitre ve zekat paralarını ihtiyaç sahiplerine vermek üzere kendisine teslim ettiğini söylediğini belirten Kılıç, şöyle devam etti:       

''Ben de, benden daha fazla ihtiyacı olanlara vermesini söyledim ama ısrar etti. Kendisinde bin 500 lira değerinde yabancı para olduğunu ve bin 200 lira vereceğini, üst olarak 300 lira vermem gerektiğini söyledi. Ben kabul etmedim ama torunum 'sende para var ya' deyince kabul ettim. Sanığa önce parayı bozdurmasını söylediysem de, bozdurmak için çarşıya gitmesi gerektiğini, yakındaki esnafın da bozmadığını söyledi. 300 lirayı sanığa verdim, o da yabancı paraları verdi. Ne parası olduğunu anlamadım, torunum da anlamadı. Bu sırada sanığa tekrar döndüğümde gitmişti. Etraftakilere parayı gösterdiğimde geçmeyen ve değersiz Peru parası olduğunu söylediler. Sanığı aradık ama bulamadık. Polise haber verdik.''        

Sanık Çelik ise İzmir'de yaşadığını, evli ve 2 çocuk babası olduğunu belirterek, şöyle devam etti:        

''Semt pazarlarında giysi satarak evimin geçimini sağlıyorum. Olayın olduğu günlerde işlerim iyi gitmiyordu ve eşim hastaydı. Adana'ya geldiğimde müştekiyle tesadüfen karşılaştım. Suçu işledim ama nitelikli dolandırıcılık suçlamasını kabul etmiyorum. Çok pişmanım. Tahliyeme karar verilmesini istiyorum.''        

Mahkeme başkanı, sanığa ''Basit dolandırıcılık'' suçundan verdiği 1 yıl 6 ay hapis cezası ve 100 gün karşılığı adli para cezasını, müştekinin maddi zararını gidermesi ve suçunu itirafını göz önüne alarak, 7 ay 15 gün hapis cezası ve 41 gün karşılığı adli para cezasına çevirdi. Bu cezayı da, TCK'nın 50. maddesindeki ''Kısa süreli hapis cezası, suçlunun kişiliğine, sosyal ve ekonomik durumuna, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlığa ve suçun işlenmesindeki özelliklere göre para cezasına çevrilebilir'' hükmüne göre, toplam 7 bin 980 lira adli para cezasına çevirdi.        

Sanık hakkında aynı tarihte Sultan Özlü'yü (70) de benzer şekilde dolandırdığı iddiasıyla Adana 4. Ağır Ceza Mahkemesinde 7 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmış ve 1 yıl 3 ay hapis cezası verilmiş, tutuklu kaldığı süre göz önüne alınarak  tahliyesine karar verilmişti. Ancak, Çelik, Fidan Kılıç'ı dolandırmak suçundan yargılandığı için serbest kalamamıştı.

Sayfa Yükleniyor...