‘Özal’ın naaşında 4 farklı zehir bulundu’
Ölümünün şüpheli bulunması nedeniyle mezarı açılan 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın naaşından alınan örneklerde, 4 farklı zehir belirlendiği iddia edildi. İddiayı NTV’ye değerlendiren Özal'ın oğlu Ahmet Özal, “Doğru olduğumu düşünüyorum. Mücadelemizde sona geldik” dedi.
8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın zehirlendiğine yönelik iddialara bir yenisi eklendi.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla mezarı açılan ve naaşından örnek alınan 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal'ın ölüme ilişkin raporda son aşamaya gelindi.
Zaman gazetesinde yer alan iddiaya göre; Adli Tıp Kurumu incelemeler sırasında 4 farklı zehirli madde tespit etti.
Çok zehirli olarak nitelendirilen ve 1980'de kullanımı yasaklanan böcek öldürücü DTT, ilk sırada yer aldı.
Özal’da tespit edilen oranın, normal sınırın 10 kat üzerinde olduğu iddia edildi.
Haberde yer alan iddiaya göre, ani ölümlere neden olan DDT, Özal'a sıvı ya da katı gıdalara karıştırılarak verildi.
Zehirlerin ikinci sırasında seramik, pil, akü sanayinde kullanılan ve kansorojen özelliğe sahip Kadmiyum var.
Vücutta yıkıma neden olan Kadminyum zehirlenmesinin belirtisi aşırı yorgunluk olarak kendini gösteriyor.
Bunların dışında naaşta Amerikyum ve Polonyum adlı iki ayrı radyoaktif madde de tespit edildi.
Bu iki madde uzun süreli olarak maruz kalındığında vücutta kalıcı yıpranmalara neden oluyor.
Ortaya atılan bu iddialarla ilgili Adli Tıp Kurumu'ndan şu ana kadar herhangi bir açıklama gelmedi.
ÖZAL: ZEHİRLENME DOĞRUDUR
Cumhurbaşkanı Özal’ın oğlu Ahmet Özal, konuyu NTV’ye değerlendirdi.
Turgut Özal’ın zehirlenmesinin mümkün olduğunu belirten Özal, şunları ifade etti:
“Ben de o geziye katılmıştım. O yorgunluk babama bir anda geldi. Artık raporların yazıldığını zannediyorum. Adli Tıp bunları hukuken savcıya vermek zorundadır. Bundan sonrası savcının görevidir.
Ben baştan beri bunun böyle olduğunu biliyordum. 14 senedir bunun kavgasını veriyordum. Artık sona gelindi. Zehirlenmenin doğru olduğu kanaatindeyim. Mücadelemizin sonuna geldiğimizi düşünüyorum. 1988 yılındaki suikastin araştırılması lazım. Bu rapor açıklandıktan sonra savcıların suikasti incelemesi gerekiyor.”
- Etiketler :
- Haberler