HDP'den MHP'nin af teklifine tepki

HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "HDP grubu olarak parlamentoyu en etkin şekilde işletmeye, bu kürsüyü halkın kürsüsü ve meclisi yapmaya devam edeceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın." dedi.

Buldan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, ülke sorunlarının derinleştiğini, yeni yasama yılında parlamentonun sorumluluğunun arttığını belirtti.

Meclisin, kendileri açısından sorunların ve çözüm önerilerinin tartışıldığı bir zemin olmaya devam edeceğini anlatan Buldan, "HDP grubu olarak parlamentoyu en etkin şekilde işletmeye, bu kürsüyü halkın kürsüsü, Meclisi halkın meclisi yapmaya devam edeceğiz. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın. Her haksızlığı, her mağduriyeti, adaletsizlikleri, hukuksuzlukları bu kürsüden dile getirmeye devam edeceğiz." ifadesini kullandı.

TUTUKLU HDP MİLLETVEKİLLERİNİN DURUMU

Bazı HDP'li milletvekillerinin tutuklu olduğunu anımsatan Buldan, "Bu hukuksuzluğa bir an önce son verilmeli. Dün Meclisin açılışında Meclis Başkanı kadın vekil oranına vurgu yaptı ama bir kadın olarak Leyla Güven'in rehin tutulduğunu görmesi gerektiğini düşünüyorum. Sayın Meclis Başkanı'nı parlamentonun saygınlığını koruma ve eksik temsiliyeti sağlama noktasında gerekli girişimlerde bulunmaya davet ediyorum." diye konuştu.

24 Haziran seçimlerine de değinen HDP Eş Genel Başkanı Buldan, 67 milletvekili ile seçimden başarılı bir şekilde çıktıklarını vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Parlamentonun sesinin kesilmesine asla izin vermedik. Saray, HDP'siz bir Meclis istiyordu. Halklarımız izin vermedi, 'benim iradem Meclis'te olacak' dedi. Ülkeyi yönetenlerin bu mesajı iyi okuması gerekir. AKP tüm ülkeyi ve devleti ele geçirdiğini düşünebilir ama halkları, farklılıkları, demokrasi ve özgürlük taleplerini bastıramayacaklarını ve engelleyemeyeceklerini buradan bir kez daha ifade etmek isterim. Bunu 7 Haziran'da anlamadılar, ders çıkaramadılar. Umarız 24 Haziran sonuçlarından gerekli dersi çıkarırlar. Eğer halkın mesajını doğru okuyamazsanız daha çok 7 Haziran, 24 Haziran görürsünüz."

Buldan, HDP'nin yerel seçimler için hazırlıklarını sürdürdüğünü belirterek, "Adaylarımızı her yerde halkımızla birlikte belirleyeceğiz. Katılımcı ve çoğulcu karar alma ve yönetme mekanizmalarının yerel birimleri olan büyük şehirler, il, ilçe ve belde belediyeleri, belediye meclisleri bizim için çok büyük önem arzetmektedir. Bugünden gece gündüz demeden var gücümüzle çalışacağız. Gayrimeşru yollarla halk iradesini gasbetmelerine asla izin vermeyeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

"EKONOMİK KRİZİN NEDENİ İNSAN HAKLARININ ASKIYI ALINMASIDIR"

HDP Eş Genel  Başkanı Buldan, Türkiye'nin çok derin bir krizle karşı karşıya kaldığını öne sürerek, "Krizin nedeni demokrasinin, özgürlüklerin, hukukun, adaletin, insan haklarının askıya alınmasıdır. Çoğulculuğun reddedilip tekçiliğin dayatılmasıdır. İç ve dış politikada rehine siyasetinin izlenmesidir." dedi.

MHP'NİN BAZI CEZALARIN SÜRESİNDE İNDİRİM TEKLİFİ

MHP'nin bazı cezaların süresinde indirim öngören kanun teklifine de değinen Buldan, bu teklif ile birlikte "insan kaçakçıları ile mafyanın affedilmesinin tasarlandığını" ileri sürdü.

Düşüncelerinden dolayı binlerce insanın cezaevinde olduğunu savunan Buldan, "Tutuklu siyasetçiler, gazeteciler, insan hakları savunucuları, kadın tutsaklar konuşulmalıdır. Düşünceyi suç haline getiren yasa konuşulmalıdır. Milletvekilimiz Leyla Güven tutukludur ama teklif çetelere af öngörüyor. Halkın temsilcisinin tutuklu olduğu, halka karşı suç işleyenlerin ise affedilmesinin planlandığı bir ülkede yaşıyoruz."  diye konuştu.

"DİRENEN İŞÇİLER TUTUKLU"

Pervin Buldan, üçüncü havalimanında işçi ölümlerinin yaşandığını ve çalışan işçilerin tutuklandığını iddia ederek, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Direnen havaalanı işçileri tutukludur ama iş cinayetlerine neden olanlar dışarıdadır. Konuşulması gereken asıl mesele ülkedeki adaletsizliktir. Sayın Demirtaş, Sayın Yüksekdağ ve birçok arkadaşımız demokratik siyaset yaptıkları için tutuklu ama 'oluk oluk kan akıtacağız' diyenler dışarıda. Buna yol açan bir adaletsizlik sistemi tartışılmadan, çözüme varılmadan ülkede hiçbir şey konuşulamaz." 

Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Almanya ziyaretini de eleştiren Buldan, bu ziyaretin AB üyelik süreci ile bir ilgisinin olmadığını, bu temasların içeride yaşanan sıkışıklığın aşılması için yapıldığını ileri sürdü.