Geleceğin ekonomisi: "Karbon ekonomisi"

Green Power Conferences (Yeşil Enerji Konferansları) tarafından düzenlenen Karbon Piyasaları Konferansı 29-30 Eylül tarihlerinde İstanbul Mövenpick Otel'de gerçekleşecek.

Türkiye'deki ilk uluslararası karbon odaklı toplantı olan konferansı destekleyenler arasında TÜSİAD, İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği, Türk-İngiliz Sanayi ve Ticaret Odası, Türkiye Rüzgar Enerjisi Birliği, RESSIAD, Elektrik Üreticileri Derneği ve Türkiye’de İngiliz Ticaret Odası gibi önde gelen kuruluşlar ve  uluslararası olarak da European Reclimate Investment House, Markit, REEP ve REC yer almakta.

Bu bölgesel etkinlik Türkiye, Güney Kafkasya ve Orta Asya’daki gönüllü ve uyum karbon piyasalarındaki gelişmelere ve iş fırsatlarına odaklanacak olan üst düzey bir network oluşturmak için önemli bir konferans.

"Karbon ticareti" hızla büyüyen multi milyar dolarlık uluslararası bir pazar olarak ortaya çıktı ve şu an “karbon” olarak adlandırılan sera gazlarını kontrol altında tutmanın, azaltmanın ve sürdürülebilir kalkınmayı finanse etmenin en etkin yolu olarak görülüyor.

Karbona havayı kirletmesi sebebiyle ekonomik/parasal bir değer veriliyor ve insanlar, şirketler ve/veya hükümetler bunun ticaretini yapıyor. Bir başka deyişle, karbon satın alan ülkeler onu yakma hakkını almış oluyor ve karbonu satan ülkeler ise onu yakma hakkından vazgeçmiş oluyor. Bu sebeple, karbon pazarı karbonun alım ve satımını kolaylaştırmak için oluşturulmuş bir ortam. Böylece, sera gazı salım kotalarını aşmak üzere olan işletmeler ve hükümetler, karbon kredileri satın alabiliyor. Bu krediler daha sonra küresel ısınmayla mücadele etmeyi amaçlayan projelerde kullanılabiliyor.

Karbon pazarı menkul kıymetler ve diğer mallarda olduğu gibi yeni bir tür sermaye piyasası ancak bu pazarda ticareti yapılan mal alışılagelmiş mallar yerine ton başına karbondiyoksit (veya tekabülü) değerinde ölçülen “sera gazı salımlarının azaltılması” (karbon kredileri).

Aslında tek bir pazar ama değişik sistemler var; zorunlu ve gönüllü. AB Salım Ticareti Programı gibi zorunlu sistemler daha aktif ve salım azaltımları (karbon kredileri) fiyatları daha yüksek ancak bu sistem aynı zamanda daha düzenli ve ormancılık gibi bazı sektörlerdeki projeler dahil edilmiyor.

Gönüllü pazar sistemi, ticareti yapılabilen karbon kredilerinde daha fazla esneklik sunuyor ancak fiyatlar genelde daha düşük. Gönüllü pazar sistemi ayrıca daha az organize ve alıcı ve satıcıları bulmak daha uzun zaman alıyor.

Gönüllü karbon pazarı Türkiye’de hızla büyümekte. Kapasite arttırımı hem kamu kuruluşları hem de özel sektör için çok önemli.

"ÖNEMLİ PİYASA DEĞİŞİKLİKLERİNİ VE KARBON AZALTIMI FIRSATLARINI ANLAMAK"
Türkiye yenilenebilir enerji projelerinden yüksek standartta Gönüllü Emisyon Azaltımları (VER’ler) üretmede lider. Mart 2009’daki Today’s Zaman’a göre, “Türkiye’deki gönüllü karbon ticareti projeleri hızla artmış olup, 2008’in ilk çeyreğindeki 30’dan 45’e ulaşmış ve sera gazlarında yaklaşık 5 milyon ton azalmaya ve yaklaşık 20 milyon Avro kazanımla sonuçlanmıştır”. Türkiye 2009’un başında Kyoto Protokolünü imzaladı; fakat 2012 sonrasındaki konumu belirsiz.

Türkiye, Güney Kafkasya ve Orta Asya Karbon Piyasaları, önemli paydaşları 2012’ye kadar gönüllü karbon pazarında hangi fırsatların kalacağını ve Kyoto sonrasında ülke için farklı olası sonuçları tartışmak üzere bir araya getirecek.

"Önemli piyasa değişikliklerini ve karbon azaltımı fırsatlarını anlamak" konulu konferansın hedefleri şunlar:
• Kyoto Protokolü’nün Türkiye tarafından imzalanmasının proje planlarınız için ne anlama geldiğini anlamak
• Uygun ve gönüllü projeleriniz için finansman bulmak için seçenekleri tanımlamak
• Gönüllü ve uyum piyasalarda , hangi proje sektörlerinin en önemli  karbon azaltma fırsatlarına sahip olduğunu değerlendime
• CER ve VER fiyatlarınızı etkileyen faktörlerden haberdar olmak
• Hidro, biyogaz ve rüzgar enerjisi proje geliştiricilerinin pratik deneyimlerinden faydalanmak
• Mevcut ve gelecekteki proje hazırlıklarını analiz etmek ve 2012 sonrasındaki fırsatları öğrenmek
• İnteraktif panel tartışmalarına katılmak ve bu hızla büyüyen pazarı şekillendirmeye yardımcı olmak
• Etkinlikten önce ve etkinlik sırasında önemli bölgesel endüstri oyuncuları ile toplantılar ayarlamak için çevirim içi ağ oluşturma aracını kullanmak
• Zamandan tasarruf etmek ve toplantılarınızı Avrupa ve Asya arasındaki bu tek noktaya yoğunlaştırmak
• 7 saatten fazla bir zamanda networking kurma imkanından faydalanma

Konferansın katılımcıları ise;
Özel Davetli - Egemen BAĞIŞ, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci
Endüstrinin önde gelenlerinden konuşmacı olarak katılacaklar:
Helen Robinson, Yönetici, Markit Environmental Registry
Akin Gunduz, CEO, European Reclimate Investment House (ERIH)
Haluk Özdalga, Başkan, Türkiye Büyük Millet Meclisi Çevre Komisyonu
Grigol Lazriev, İklim Değişimi Bölüm Başkanı Gürcistan Çevre Koruma ve Doğal Kaynaklar Bakanlığı
Oğuz Can, Başkan Yardımcısı, İstaç
Sibel Sezer, Türkiye Müdürü, Bölgesel Çevre Merkezi
Bahar Ubay, Proje Müdürü, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı
Akın Öngör, Başkan, WWF
Cagla Balcı Eriş, Karbon Geliştirme Müdürü, Demirer Enerji 
Gediz Kaya, Altyapı Finans Uzmanı Gaia Carbon Finance
Nahla Sabet, BölgeselUzman The Gold Standard
Jerry Seager, Program Müdürü, Gönüllü Karbon Standartları Birliği
Zeki Aybar Eriş, Genel Müdür Polat Enerji