Ergenekon savcıları gazetecilerden 'helallik' aldı

Ergenekon savcıları bugün önce eşyalarını taşıdı, ardından gazeteciler ve mesai arkadaşlarıyla vedalaştı. Savcılar gazetecilerle tek tek tokalaştı, birbirlerini görüntülemeye çalışan basın mensupları ile savcılar karşılıklı olarak helallik aldı.

Ergenekon savcıları gazetecilerden 'helallik' aldı

Görev yerleri değiştirilen Ergenekon savcıları, bugün mesai arkadaşlarıyla vedalaştı.

Sabah saatlerinde önce savcıların özel eşyaları Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nden taşındı.

Adliye bahçesindeki kamyonete koli, plazma tv, mini buzdolabı, su sebili, çiçek gibi eşyaları yüklendi. Eşyaların tamamlanmasının ardından kamyonet Sultanahmet Adliyesi’ne gitti.

Savcı Zekeriya Öz'ün halı saha maçı yaparken sakatlandığı için adliyeye sekerek girmesi dikkat çekti.

Savcılar Turan Çolakkadı, Zekeriya Öz ve Ercan Şafak adliyede çalışan gazeteciler ve polislerle vedalaştı.

Duruşma salonlarının bulunduğu bölümde yer alan basın odasına gelen Çolakkadı, Öz ve Şafak, adliyede görev yapan gazetecilerle tek tek tokalaştı. Bu sırada birbirlerini görüntülemeye çalışan basın mensupları ile savcılar karşılıklı olarak helallik aldı.

Savcılar, duruşma salonlarının bulunduğu bölümdeki polis noktasında görev yapan memurlar ile Adli Tabiplikte çalışanlarla da vedalaştı.

Çolakkadı, Öz ve Şafak için saat 14.00 sıralarında bir uğurlama töreni düzenlendi.

HSYK kararnamesi ile Turan Çolakkadı İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na, Ergenekon soruşturmasını yürüten Savcılar Zekeriya Öz ile Ercan Şafak ise Sultanahmet Adliyesi’ne İstanbul Başsavcı Vekilliği’ne atanmıştı.

Turan Çolakkadı, Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinde düzenlenen uğurlama töreninde basın mensuplarına yaptığı açıklamada, 15 yıldır bu adliyede görev yaptığını, bunun meslek hayatının yarısına yakın bir süre olduğunu söyledi.

Göreve başladığında buranın adının Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) olduğunu hatırlatan Çolakkadı, ''Şimdi özel yetkili mahkemeler. Çok sayıda savcı ve hakim meslektaşlarımla birlikte çalıştım. Kimisi emekli oldu, kimisi başka yerde. Uzun süredir buradayım. Şunu söyleyeyim, bu adliyede gerçekten mesleki dayanışma içerisinde fedakarlıkla bütün arkadaşlarımız özveriyle çalıştı. Bugüne kadar hep böyle gitti'' diye konuştu.

Çolakkadı, buradaki tüm hakim ve savcılarla beraber çalıştıkları personel ile ağır bir yük altında fedakarca çalıştıklarını, bütün amaçlarının hakikatleri ortaya çıkarmak olduğunu ifade etti.

''Bu kalabalığın huzurunda ve bu kadar basın mensubunun huzurunda şunu söylüyorum ki kesinlikle taraf tutmayız. Bütün vatandaşlarımız birbirinden farklı değildir. Bilerek böyle bir şey yapmayız. Hiçbir şekilde din, dil, ırk farkı gözetmeyiz. Bütün meslek hayatımca buna gayret ettim, bu prensipler dahilinde çalışmak için gayret ettim. Bunun aksi bir şey olması durumunda bunu deklare etmezdim'' diyen Çolakkadı, yargının amacının doğruları bulmak olduğunu, bunu da her vesileyle dile getirdiğini kaydetti.

'HEPİMİZİN AMACI ADALETİ TECELLİ ETTİRMEK'
Çolakkadı, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı gibi çok daha ağır bir yükün altına girdiğini ifade ederek, aynı prensipler dahilinde çalışacağını söyledi. Adliyede görevli hakim ve savcı meslektaşlarına buradaki fedakarca çalışmalarından dolayı teşekkür eden Çolakkadı, ''Hakikaten iş birliği içinde çalıştık. Kolay değil, burada büyük davalar var. Gürültü olabilir, patırtı olabilir. Ağır davaları var ama hepimizin amacı adaleti tecelli ettirmek. Gücümüz yettiğince buna gayret sarf ettik. Bütün arkadaşlarım aynı fikirdedir. Başsavcıvekili olarak gönül rahatlığıyla Fikret Seçen'e burayı bırakıyoruz'' dedi.

Çolakkadı, bu adliyenin de İstanbul Adliyesi olduğunu, kendisinin de yine İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olarak burayla ilgisi bulunduğunu belirterek, buradaki arkadaşlarının gayretli çalışmalarını takdir ettiğini söyledi. Bu insanların burada bir artısı olmadığını, maaşlarından başka ücretlerinin bulunmadığını kaydeden Çolakkadı, buranın diğer adliyelere göre mahrumiyet içinde olduğunu ifade etti.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Fikret Seçen de cumhuriyet başsavcıvekilleri Zekeriya Öz ve Ercan Şafak'la yaklaşık 6 yıl çalıştığını, önemli soruşturmalarda birlikte olduklarını, hep uyumlu olduklarını ifade ederek, ''Zekeriya Öz zaten malumunuz üzere 'de herkesin ismini bildiği, yürüttüğü soruşturmalarda kamuoyuna mal olmuş bir arkadaşımız. Kendisini unutmayacağız. Mesleğimiz unutmayacak kendisini. Üzülüyoruz buradan ayrıldıkları için ancak sevincimiz terfi ederek gitmeleri'' diye konuştu.

Turan Çolakkadı'dan burada görev yaptıkları sürede hep olumlu mesajlar aldıklarını söyleyen Seçen, Çolakkadı'nın hukukçuluğuyla kendilerini yönlendirdiğini bildirdi.

Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinde birçok davaya baktıklarını ve birçok arkadaşla beraber çalıştıklarını ifade eden Öz de, ''Tabii tayin olduktan sonra birçok yazılar yazıldı lehimize, aleyhimize. Lehimize yazanlara teşekkür ediyoruz, aleyhimize yazanlara saygı duyuyoruz, eleştirilebilir. Hukuk her zaman eleştiriye açık bir şeydir ama kanunlar çerçevesinde bu işleri yürütmeye gayret ettik. Kimseyle husumetimiz olmadı, kimseye husumet gütmedik'' dedi.

Öz, bu işleri tek başına yapmadıklarını, ilk aylardan sonra burada görevli savcılardan bazılarıyla birlikte bu işleri göğüslediklerini kaydetti. Bu işin arkasında emniyet güçlerinin de emeği olduğunu belirten Öz, askeri makamların, merkez komutanlığının da destek verdiğini söyledi. Askerlerin de kanunlara saygı duyarak bu işlerin yapılmasına müsaade ettiğini kaydeden Öz, ''Adliye personelimiz var. Bunlar da gece gündüz, bazen evlerine gitmediler, çalıştılar. Yapılan bir iş varsa şahsımızın değil. Bütün işler devlet adına, millet adına yapılıyor. Ayrıca Türk milletinin de bu işte emeği, katkısı var. Herkese teşekkür ediyoruz'' diye konuştu.

Sayfa Yükleniyor...