Cumhurbaşkanı Erdoğan: İdam önüme gelirse onaylarım
Cumhurbaşkanı Erdoğan, referandumun ardından Beştepe'de halka seslendi. Erdoğan, idam tartışmalarıyla ilgili de açıklama yaparken, referandum raporu nedeniyle AGİT'e tepki gösterdi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe’de şeref kapısı önünde kurulan platformdan vatandaşlara hitap etti.
Konuşmasına tüm Ankaralıları selamlayarak başlayan Erdoğan, "Ülkemizin ve milletimizin önünde yeni bir dönem açan anayasa değişikliğinin bir kez daha ülkemiz için hayırlı olmasını Allah'tan temenni ediyorum. Buradan 'evet' de dese 'hayır' da dese demokratik bir olgunluk içinde sandık başına giderek tercihini ortaya koyan tüm vatandaşlarıma şükranlarımı sunuyorum. 'Evet' diyenlere, geleceğimiz için kritik önemde gördüğüm ve her aşamasına öncülük ettiğim bu değişikliğe verdikleri destek sebebiyle özellikle teşekkür etmek istiyorum" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım'a ve AK Parti'ye gönül verenlere, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'ye ve MHP'ye gönül verenlere, tercihlerini 'evet' olarak ortaya koyan Büyük Birlik Partisi, HüdaPar ve diğer partilerin yöneticileri ile o partilere gönül verenlere, partileri ne olursa olsun, yöneticileri ne derse desin tercihlerini 'evet' olarak sandığa yansıtan tüm vatandaşlara, halk oylaması sürecinde 'evet' yönünde kararlı duruş sergileyen sivil toplum kuruluşlarına ve yurt dışındaki vatandaşlara ayrı ayrı şükranlarını sundu.
Erdoğan, "Partisinin veya kurumunun tercihi 'evet'ten yana olduğu halde, farklı oy kullanan vatandaşlarımız varsa onları da anlayışla karşılıyorum. Bu durum, sadece bizim meramımızı yeterince anlatamadığımızı, anayasa değişikliğinin içeriğini ve önemini yeterince izah edemediğimizi gösterir" diye konuştu.
Kendileri için önemli olanın milletin dediği ve milli iradenin ne yönde tezahür ettiği olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"25 milyon 200 bine yakın vatandaşımızın tercihiyle anayasa değişikliği kabul edilmiştir. Dolayısıyla artık bu konuyla ilgili tüm tartışmalar bitmiştir. Türkiye tarihinin en büyük oy sayısıyla kabul edilen anayasa değişikliğiyle gelen yenilikler artık tüm milletimizin hizmetindedir. Bundan sonra yönümüzü hep birlikte geleceğe çevirme zamanıdır. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhurbaşkanı sıfatıyla ve tüm gücümüzle ülkemizin ve milletimizin emrinde olarak çalışmayı sürdüreceğiz. Durmak yok yola devam diyeceğiz. Bugüne kadar milletimize nasıl aşkla, sevda ile adanmışlıkla hizmet etmişsek bundan sonra da aynı şekilde yolumuza kararlılıkla devam edeceğiz."
"TÜRKİYE BELİRSİZLİKLERİ GERİDE BIRAKTI"
Anayasa değişikliğiyle milletin cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçme kararını verdiğini belirten Erdoğan, "Bundan rahatsız olanlar olacak, onları biliyorsunuz zaten. Türkiye artık seçimlerden sonra yaşadığı belirsizlikleri geride bıraktı. Hükümet kurma kavgaları, pazarlıkları, koalisyonlar dönemi sona erdi. Önümüzdeki ilk seçimlerden itibaren ki Kasım 2019, onun önünde Mart 2019 yerel seçimler, artık karar milletin. Sizin sözünüzün üzerinde söz? Kararınızın üzerinde karar?" şeklinde konuştu. Vatandaşların "Yok" diye karşılık vermesi üzerine ise Erdoğan, "Bitti" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşların "İdam isteriz" şeklindeki tezahüratları üzerine, şunları söyledi:
"Sizinle bu meydanda, külliyede 15 Temmuz sonrası hani o 29 geceniz var ya... Son gece burada yine toplanmıştık değil mi? Burada konuşmuştuk, sizler 'İdam, idam, idam' demiştiniz. Ne dedim? İnşallah 16 Nisan'dan sonra, çünkü 16 Nisan kararı aynı zamanda millet olarak sizin işaret fişeğinizdir. Siz burada 'evet' dediğiniz takdirde ben, Sayın Bahçeli ne diyor? 'Ben idama 'evet' derim.' diyor. Ben, Sayın Yıldırım'ın da böyle dediğine inanıyorum fakat Sayın Kılıçdaroğlu da o da 'evet' diyor. Parlamentodan geçti benim önüme geldi, ben bunu onaylarım. Eğer olmadı bir halk oylaması da onun için yaparız. Öyle mi? Şehitlerimizin katillerini bizim affetme yetkimiz yoktur, karar merci millettir, inşallah bunu yapacağız."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün merhum Başbakan Adnan Menderes ile merhum bakanlar Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu'nun kabirlerini ziyaret ettiklerini anımsatarak, "Onlar bu ülkede ne yazık ki 'Demokrasi' diye diye idam edildiler. İşte 15 Temmuz aynı zamanda bu adımın da atıldığı gün olacaktır. 16 Nisan kararını verdik, değil mi? Şimdi de bundan sonrası artık gerek Sayın Yıldırım, Sayın Bahçeli ve bunun yanında Sayın Kılıçdaroğlu inşallah görüşmeleri yapacaklar. George ne der, Hans ne der, Helga ne der? Bizim derdimiz bu değil, bizim derdimiz Hatice, Ayşe, Fatma, Ahmet, Mehmet, Hasan, Hüseyin ne der o, Allah ne der o. Onun için parlamentomuz bu kararı verecek" şeklinde konuştu.
Gelecek seçimlerde hükümeti doğrudan milletin seçeceğini ifade eden Erdoğan, iş başına gelecek cumhurbaşkanının yüzde 50 artı 1 oyla icraatlarına başlayabileceğini söyledi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminde, her hal ve şart altında kazananın millet olduğunu belirterek, "Üye sayısı 600 çıkan Meclis, kanun çıkartma ve denetleme yetkilerini daha güçlü ifa edecektir. Yargımız, milletimiz adına adaletin tesisi için çalışmayı sürdürecektir. Bu yeni sistemin yürürlüğe gireceği önümüzdeki seçimlere kadar hem ülke olarak hem de yönetim olarak yapmamız gereken pek çok iş bulunuyor. Meclisimiz yeni sistem için gereken uyum kanunlarını çıkartacak ve Hakimler Savcılar Kurulu'nun kendi kontenjanına düşen üyelerini seçecektir" diye konuştu.
Parlamentonun bugüne kadar Hakimler Savcılar Kurulu'na üye seçemediğini kaydeden Erdoğan, bundan sonra Hakimler Savcılar Kurulu'na 7 üyenin Meclis tarafından, 4 üyenin cumhurbaşkanı tarafından seçileceğini anlattı.
Erdoğan, kurulda geri kalan 2 üyeden birisinin Adalet Bakanı, diğerinin de müsteşar olacağını dile getirerek, "Bu süreçte doğru konuşmadılar. Kendinizi şu an nerede hissediyorsunuz? Burası sizin eviniz. Burası milletin evi. Burayı yadırgayanlar oldu. Biz 'Külliye milletin evidir' dedik. İşte devlet, işte millet" dedi.
Hükümetin bir yandan yatırımları devam ettirirken diğer yandan da yeni projelerin hazırlıklarını yürüteceğine işaret eden Erdoğan, 3 Kasım 2019'deki seçimlerin ardından da yeni sistemi, tüm uyumlarıyla, tüm unsurlarıyla uygulamaya geçirmiş olacaklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye'nin demokraside, ekonomide, dış politikada ve güvenlikte atması gereken çok önemli adımlar olduğuna dikkati çekerek, şöyle konutu:
"İşte AGİT diye bir örgüt var Avrupa'da. Şimdi bunlar kendilerine göre bir rapor hazırlıyorlar, 'Türkiye'deki seçimler şöyle olmuş böyle olmuş.' Önce haddinizi bilin haddinizi. Sizin hazırlayacağınız o siyasi içerikli raporları, biz ne görürüz ne duyarız ne biliriz. Biz yolumuza devam ederiz. Onu siz külahımıza anlatın. Bu ülke tarihinde görülmemiş en demokratik seçimlerini gerçekleştirmiştir. Türkiye'nin bakanlarını Avrupa'ya sokmazken, oralarda toplantı yaptırmazken utanmadan sıkılmadan bu seçimler hakkında gölge düşürme yarışına boşuna girmeyin. Netice alamazsınız. Artık sür eşeği Niğde'ye."
"81 VİLAYETİN TAMAMINI DOLAŞTIK"
Seçimlere kadar yeni sistemle ilgili çalışmaların hükümet ve ilgili kurumlarla işbirliği ve uyum içerisinde yapılacağının altını çizen Erdoğan, "Türkiye'nin kaybedecek tek bir dakikası bile yok. 16 Nisan'da ortaya çıkan sonuç milletimizi memnun ederken, hiç şüphesiz birileri de hüsrana uğradı. Gazete ilanları gördüm. Bakıyorum ki tencere tavacılar çıkmış ortaya. Onlar da 'hayır'ı kutluyorlarmış. Galibiyetin mutluluğunu biliyoruz da galibiyetin hakikaten eğlenmesini biliyoruz da mağlubiyetin nasıl kutlandığını şimdi öğreniyoruz. Nedir o? İşte bunlar Gezici, bunlar tencere tavacı. Tencere tava hep aynı hava devam ediyor" şeklinde konuştu.
Recep Tayyip Erdoğan, siyasi parti çatısı altında bütün bu değişiklikleri yaparken kendilerine karşı çıkanlara her şeye rağmen saygı duyduklarını, bu kesimin söylediği yalanları, eksikleri de seçim meydanlarında ifade etmenin, bu mücadeleyi vermenin görevleri olduğunu vurguladı.
Tüm sıkıntılarına rağmen demokratik bir mücadele verdiklerine işaret eden Erdoğan, "Sayın Başbakan, Sayın Bahçeli 81 vilayetin tamamını dolaştık. Gidilmedik yer bırakmadık ama onlar gidemedi. Buna rağmen biz herhangi olumsuz bir şey söylemedik. Halk oylaması sonucuna göre her siyasi parti kendi değerlendirmesini yapar, kendi yolunu çizer. Biz ona karışmayız. 7 kere mağlup oldular. Şimdi 8'inci kez yine mağlup oldular. Bakıyorsun yine tencere tava" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sadece terör örgütlerine karşı müsemma göstermediklerini, PKK'sından FETO'suna, DAEŞ'ine kadar, Türkiye ve millete ihanet içerisinde olan tüm terör örgütleriyle mücadeleye kararlılıkla devam edeceklerini bildirdi.
Bazı Avrupa devletlerinin Türkiye'deki muhalefet partilerinden daha hararetli şekilde bu reforma karşı çıktığını ifade eden Erdoğan, kendileri gibi düşünmeyen Türk vatandaşlarının üzerine atlarını ve köpeklerini süren devletler olduğuna anımsattı.
Erdoğan, şu an aynı çevrelerin Türkiye'yi Avrupa Birliği üyelik görüşmelerini dondurmakla tehdit ettiğine dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Her şeyden önce bu onların vereceği bir karar değil. Ama bu bizim için çok da önemli değil. Yeter ki Avrupa Birliği bu kararını versin ve bize tebliğ etsin. Bakıyorsun bir raportör bir rapor yazıyor. Fakat bu tür raportörleri barındıranlara ben teessüf ediyorum. 54 sene Avrupa Birliği kapısında bizi bunlar beklettiler. Otururuz konuşuruz, bir güven oylaması da onun için yaparız.
İngiltere Brexit yaptı, kurucusu olduğu Avrupa Birliği’nden şu anda İngiltere çıkıyor, Norveç çıktı. Kararı verecek merci neresi? Millet. Gideriz milletimize, millet ne karar veriyor, biz de ona uyarız. Ya Türkiye'ye verdikleri sözleri derhal tutacaklar ya da sonuçlarına katlanacaklar. Bu iş öyle terör örgütlerini el altından silahla, parayla desteklemek suretiyle ülkemizin üzerine salmakla olmaz."
"NEREYE VE NE KADAR OPERASYON GEREKİYORSA HEPSİNİ YAPMAKTA KARARLILIYIZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Suriye'de terör örgütlerine verdikleri destekle ülkemize karşı husumetlerini açıkça ilan etmekten çekinmeyenler şunu bilsinler, Türkiye ne pahasına olursa olsun, sınırlarının yanı başında bir terör örgütüne veya bir terör oluşumuna asla izin vermeyecektir. Bölgede paralı asker gibi kullandıkları teröristlerle Türkiye'yi dize getirebileceklerini sananlar yanıldıklarını çok yakında görecekler. Fırat Kalkanı bizim son değil, ilk operasyonumuzdur. Ülkemize yönelik eylemleriyle ve tehditleriyle sınırlarımızda beslenen terör örgütlerinin kökünü kurutmak için nereye ve ne kadar operasyon gerekiyorsa hepsini yapmakta kararlıyız. Önümüzdeki dönem işte bu meseleler üzerinde yoğunlaşacağımız, milletimizden aldığımız bu güçlü destekle somut icraatlara girişeceğimiz bir dönem olacaktır."
"ŞEHİTLERİMİZİN VE ECDADIMIZIN EMANETİNE SAHİP ÇIKACAĞIZ"
"Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet" sözlerini vatandaşlarla birlikte tekrar eden Erdoğan, şunları kaydetti:
"80 milyon tek millet. Bayrağımız belli, asla tereddüt yok. Tek vatan, 780 bin kilometrekareyle asla ameliyat yaptırmayız, yapanlar bedelini ağır öder. Ve tek devlet. Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nden başka asla herhangi bir devlet kabul etmeyiz. İşte bu hassasiyete saygı duymayan hiç kimse dostumuz değildir, müttefikimiz de değildir. Bizim milletimize sözümüz var. Ülkemizin bekası için ne gerekiyorsa yapacağız. Hangi riskler alınması gerekiyorsa alacağız."
Türkiye'nin ve Türk milletinin istiklali ve istikbali konusundaki kararlılığını anlamak istemeyenlere en güzel cevabı Mehmet Akif Ersoy'un verdiğine işaret eden Erdoğan, İstiklal Marşı'nın, "Arkadaş! Yurduma alçakları uğratma sakın, siper et gövdeni, dursun bu hayasızca akın. Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk'ın, kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın. Bastığın yerleri 'toprak' diyerek geçme, tanı, düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı. Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı, Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı. Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?" mısralarını vatandaşlarla söyledi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, kendilerinin de yurdu alçaklara uğratmayacaklarını vurgulayarak, konuşmasını "Şehitlerimizin ve ecdadımızın emanetine sahip çıkacağız. Bayrağımızın gururla dalgalanmaya, ezanlarımızın şevkle okunmaya devam etmesi için gerekirse gövdemizi siper etmekten çekinmeyeceğiz. Büyük Türkiye, güçlü Türkiye, müreffeh Türkiye, istikrarlı Türkiye yolunda verdiğimiz bu mücadelede gösterdiğiniz sevgi, coşkunuz, vefanız için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Gerçekten şu 60 gün çok çalıştınız, çok gayret ettiniz. Sizlere saygılarımı, muhabbetlerimi sunuyorum" diyerek tamamladı.
- Etiketler :
- Haberler -
- Recep Tayyip Erdoğan
- Referandum