“Tütün kontrolü uygulamasındaki aksaklıklar tüketimi artırıyor”
Türk Toraks Derneği, 7 Kasım 2019 tarihinde TBMM Sağlık Komisyonu Tütün Kontrolü İstişare Kurulu daveti ile yapılan çalışma ile ilgili sonuçları kamuoyu ile paylaştı.
Türk Toraks Derneği Tütün Kontrol Danışma Kurulu Üyesi Prof. Dr. Elif Dağlı, tütün kontrolü yasalarının uygulama rehberlerinde eksiklikler, düz paket mevzuatının ilgili yönetmelikle paralellik göstermemesi ve yeni yönetmeliklere Türkiye'de yasal olmayan ısıtılmış tütün ürününü tanımlayan ibarelerin eklenmesinin tütün kontrolünü güçleştirdiğini belirtti.
Dağlı, tütün kontrolü alanındaki mevcut kanun ve yönetmeliklerin tam olarak uygulanması halinde tütün tüketiminin azalacağının bilindiğini aktararak, Türkiye'de tüketim artışına neden olan etkenleri şu şekilde sıraladı:
"Nargile sunulan işletmelerin çoğunun ruhsatlandırılmamış olması, kapalı alandan oluşan nargile işletmelerin ruhsat alabilmiş olması, 'tobacco shop' ve benzeri adlar altında yasa dışı tütün ve nikotin ürünü satan dükkanlar ve zincirlerinin denetlenmesinde aksaklıklar, ikram işletmelerinin kapalı alanlarında tütün ürünü kullanılmasının engellenmesi ve denetlenmesindeki aksaklıklar, kapalı alan yasaklarını denetleyecek ekiplerin sayıca ve eğitim olarak yetersiz olması, denetleme etkinliklerinin finansal olarak desteklenmesinde aksaklıklar, 'yeşil dedektör' uygulamasında yaşanan teknik sorunlar, tütün ürünü satış noktalarındaki reklam, fiyat etiketi ve görünebilirlik konusu denetimlerindeki aksaklıklar, il tütün kontrol kurul toplantılarının süreklilik arz etmemesi, tütün ürünleri bağımlılığının tedavisinin geri ödemesinin olmaması, kampanyalarla ilaç dağıtımının yapılmasının etkin sonuç yaratamıyor olması ve tütün kontrolü konusunda kamu kurumları arasında koordinasyonu sağlayacak yapının sürdürülmesinde güçlükler."
Tütün Kontrolü Çerçeve Yasası'nın gereğinin bütünüyle yerine getirilmemesi ve tütün endüstrisinin çeşitli platformlarda ödül almasının da tüketimi artırdığına işaret eden Dağlı, "Tütün kontrolü yasalarının uygulama rehberlerinde eksiklikler, düz paket mevzuatının ilgili yönetmelikle paralellik göstermiyor oluşu, yeni yönetmeliklere Türkiye'de yasal olmayan ısıtılmış tütün ürününü tanımlayan ibarelerin (yanma süreci ile tüketilen ve tüttürme yoluyla içilen gibi) eklenmesi tütün kontrolünü güçleştirmektedir" değerlendirmesinde bulundu.
"TÜTÜN TÜKETİMİ 2012'DEN SONRA ARTIŞA GEÇTİ"
Doç. Dr. Osman Elbek de 2016 Küresel Yetişkin Tütün Araştırması'nın (KYTA) ilk sonuçlarının, 2008'i takiben 2012'de görülen tütün kullanım oranlarındaki azalış eğiliminin durduğuna ve hatta 2012'den sonra bir artışın yaşandığına işaret ettiğini aktardı.
Elbek, araştırmanın açıklanan ilk bulgularına göre, 2012'den sonraki 4 yılda Türkiye'de tütün kullanım oranının erkek ve kadınlarda artığını kaydetti.
“TÜTÜN KONTROLÜNDEKİ KAZANIMLARI KAYBETMEMELİYİZ”
Uzm. Dr. Filiz Çağla Uyanusta Küçük ise daha etkili bir tütün kontrolü mücadelesi için "arz azaltıcı yöntemler", "ürün çeşitliliğinde azaltmanın sağlanması", "katkı maddelerinin mentol dahil olacak şekilde yasaklanması", "ürün pazarlama ağının endüstriden bağımsız oluşturulması" ve "tütün endüstrisine negatif teşvikler uygulanması"nın temel hedef olması gerektiğinin altını çizdi.
Türk Toraks Derneği Başkanı Prof. Dr. Hasan Bayram da, Tütün Kontrol Çerçeve Sözleşmesi'ni imzalamış ve yasalaştırmış olan Türkiye'de, tütün kontrolü alanında kazanımların kaybedilmemesi adına mevcut yasaya sahip çıkılıp, yasanın kararlılıkla yürütülmesi gerektiğini vurguladı.
VİDEO: SİGARA BAĞIMLILIĞINDAN KURTULMAK İÇİN NELER YAPILMALI? (18.02.2019)