“Skolyoz, her 30 çocuktan birini tehdit ediyor”
Skolyozun (omurga eğriliği) her 30 çocuktan biri için tehdit oluşturduğunu belirten Fiziksel Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Hürriyet Yılmaz, hastalığın sinsi bir şekilde ilerlediğini belirterek aileleri uyardı, "Aileler, 10-15 yaş arasında çocuklarının sırtlarını ve duruşlarını izlemeli, şüphe durumunda hekime başvurulmalıdır" dedi.
Skolyozun çocukluk çağının en sık görülen problemlerinden biri olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Hürriyet Yılmaz, "10-15 yaş arası kız ve erkek çocuklarının omurgalarında oluşan eğrilik, ergenlik döneminde ilerleyici olabiliyor. Kız çocuklarında 5-8 kat daha ilerleyici olan skolyoz, erken tanı konulduğunda cerrahi dışı yöntemleri ile kontrol altına alınabiliyor" diye konuştu.
"ÇOCUKLAR AİLELER TARAFINDAN İZLENMELİ"
Skolyoz korsesi ve egzersizlerinin önemini vurgulayan Prof. Dr. Hürriyet Yılmaz, "Skolyoz, ergenliğin hemen başlangıcındaki çocuklarda sessiz başlar ve hiçbir belirti vermez. Sanıldığının aksine sırt ve bel ağrısı çok nadirdir ve sadece omurga, göğüs kafesi ve kalça dengesinde kozmetik bozulma görülür. Bu nedenle 10-15 yaş çocukların sırtları ve duruşları aileleri tarafından izlenmeli, düzenli kontrol edilmeli ve şüphe durumunda hekime başvurulmalıdır. 20-45 derecesi açısı olan, ergenliğin başındaki çocuklarda skolyoz açısı kişiye özel üretilmiş özel skolyoz korseleri ile kontrol altına alınır ve ayrıca özel skolyoz egzersizleri ile vücut kozmetiği düzeltilir" ifadelerini kullandı.
"BİR OMZU DAHA YÜKSEKSE DİKKAT"
Prof. Dr. Yılmaz, skolyoz belirtilerini de şöyle sıraladı:
"Çocuğunuzun sırtı size dönük olacak şekilde durup gevşemesini söyleyin (her zamanki alışık pozisyon almasını isteyin). Burada ilk önce dikkat etmeniz gereken skolyoz belirtileri, bir omuz diğerinden biraz yüksek, kürek kemiklerinden biri çıkıntı yapıyor, bir kol diğer kola göre vücuda daha yakın konumda ya da öne doğru eğildiğinde omurganın eğri olduğu göze çarpıyor ise bir hekime başvurun."
"40-50 DERECEDE CERRAHİ TEDAVİ GEREKİYOR"
Küçük yaşta tedavi edilmeyen skolyozun, akciğer, solunum, kalp problemleri, yeti kayıpları, nadiren çok ileri deformitelerde omurilik basısı ve felç ve ciddi kozmetik ve psikolojik sorunlara neden olabileceğini belirten Yılmaz, tedavi yöntemlerinin skolyozun açısına ve çocuğun büyüme durumuna göre belirlendiğini anlattı. Küçük yaşlarda tedaviye başlanması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, "Erken yaş çocuklarda büyümenin başlangıcında skolyoz artabileceği için bu çocukların tedavisine önem vermek gereklidir. 25 dereceye kadar olan eğriliklerde ise eğriliğin yeri ve derecesine göre planlanmış özel skolyoz korselerinin kullanılması gereklidir. Ayrıca bozulan yumuşak doku ve kasları kontrol etmek için skolyoza spesifik egzersizlerinde tedavide önemi büyüktür. 40-50 derece üzerindeki eğriliklerde cerrahi tedavi gerekir" dedi.
- Etiketler :
- Haberler -
- Çocuk
- İstanbul
- Skolyoz
- Genel Sağlık