Osteoporoz kemiklerden çalıyor! (20 Ekim Dünya Osteoporoz Günü)
İnsanlarda kemik kitlesinin yüzde 60 ile 80 oranında genetik faktörlerce, geri kalanın ise beslenme ve egzersiz gibi çevresel etkenlerce belirlendiğini söyleyen Fizik Tedavi Uzmanı Dr. Şahap Demirboğan, kemik erimesi osteoporozdan korunmak için değiştirilebilir faktörlerin önemine dikkat çekti.
İnsan vücudunun çatısını oluşturan kemiklerin, en az kalp ve beyin kadar önem taşıdığını, kemik sağlığının bozulmasının da yaşam kalitesinde düşüş, güç kayıpları, hatta ölüm gibi ciddi tablolarla sonuçlanabildiğini aktaran Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Şahap Demirboğan, kemik erimesinden korunmak için yapılması gerekenleri anlattı.
Kemiğin, yaşayan, büyüyen ve sürekli kendini yenileme özelliğine sahip olan bir doku olduğunu belirten Dr. Demirboğan, “Yaşam boyunca belirli periyotlarla vücutta, eskimiş kemik dokusu yok edilerek yerine yeni kemik dokusu yapılır. Bu yapım-yıkım terazi işlemi, 30 yaşına kadar yapım tarafında ağır basar. Kısa süre dengede kalır, sonraki yıllarda ise yıkım tarafında etkisini gösterir. Böylece kemik kitlesi azalır ve kolay kırılır hale gelir. Bu duruma osteopeni ve osteoporoz denir. Kemik kitlesinde azalma yaklaşık yüzde 25’den fazlaysa ve kırık varsa yerleşmiş osteoporoz olarak adlandırılır” dedi.
KEMİK KIRILMASI KADINLARDA DAHA FAZLA GÖRÜLÜYOR
Kadınlarda hormonların korunması kalktıktan, yani menopoz başladıktan sonra hızlı kemik kaybının da başladığını dile getiren Fizik Tedavi Uzmanı, kemik kitlesini ve kalitesini arttırmanın yolları hakkında şunları söyledi:
“Kişinin hayatı boyunca ulaşabildiği en fazla kemik, doruk kemik kitlesidir. Kemik kitlesi yüzde 60-80 genetik faktörlerce, geri kalanı ise beslenme, egzersiz gibi çevresel faktörlerce belirlenir. Doruk kemik kitlesinin yüzde 90’ına doksanına ergenliğe geçiş çağında, yüzde 99’una 26-27 yaşlarında ulaşılır. Yani; yaşlılığınızda harcayacağınız kemik kitlesini bu yaşlarda en yüksek seviyeye çıkarmanız gerekir. Doruk kemik noktası ortalama değerlerden yüzde 10 fazla ise, kalça kırık riski yüzde 50 daha azdır. Bu nedenle kemiğin kitlesini ve kalitesini arttırmak için doğumdan itibaren çaba sarf edilmeli, doktorlardan destek alınmalı ve ‘artık çok geç’ denmemeli. Çünkü mutlaka her yaşta yapılacaklar vardır.”
OSTEOPOROZU ÖNLEMEK İÇİN BU ÖNERİLERE DİKKAT!
Dr. Demirboğan’ın bu konudaki önerileri ise şu şekilde:
- Osteoporoza karşı önlem almaya anne karnındayken başlanmalı ve tüm yaşam boyu çaba sarf edilmelidir.
- Emziren anneler yeterli miktarda kalsiyum almalıdır.
- Anne sütü alan bebekler de dahil olmak üzere büyüme sürecindeki tüm çocuklar, D vitamini ve protein açısından zengin beslenmelidir.
- Çocuklar, erken yaşlardan başlayarak fiziksel aktivitelere yönlendirilmeli ve yaşam boyu da devam etmeye teşvik edilmelidir.
- Alkol, yoğun kafein, kolalı içecekler ve sigaradan uzak durulmalıdır.
- Osteoporoz ve kırık risk grupları, riski kaldırmak, osteoporoz hastaları ise tedavi için bir an önce bir uzmana başvurmalıdır.
- Doktorun önerdiği medikal tedavilerden eksiksiz destek alınmalıdır.
- Ayrıca osteoporozla yakından ilgileri olan fizik tedavi, ortopedi ve kadın doğum uzmanlarından yararlanılmalıdır.
- Etiketler :
- Haberler -
- Erkek Sağlığı
- Kadın Sağlığı
- osteoporoz
- kemik
- İstanbul
- kemik erimesi
- Genel Sağlık