"Organik ürünler çocuklar için daha önemli"

Organik üretimde, yetiştirilme esnasında insan sağlığına zarar verebilecek, gıdada kalıntıya sebep olabilecek hiçbir kimyasal ürün kullanılmadığını belirten Diyetisyen Çağatay Demir, “Örneğin arap sabununun sulandırılarak bitkilere uygulanması organik tarımda izin verilen ve çok yaygın kullanılan bir yöntemdir. Bununla birlikte, sirke, acı biber, ısırgan otundan da birtakım ilaçlar geliştirilebilir” diyor.

ORGANİK DİYE SATILAN HER ÜRÜN ORGANİK DEĞİL

Piyasada organik diye satılan ancak yüksek şeker, tuz, yağ ve kaloriye sahip ürünler de bolca bulunuyor. Dolayısıyla tüketicinin organik diye satılan ürünleri alırken gerçekten organik olup olmadığını anlamak için bazı noktalara dikkat etmesi gerekiyor.

Konvansiyonel olarak üretilen ürünlere göre organik sebze ve meyvelerin bozuk şekilli olduğunu vurgulayan Demir, o noktaları şöyle anlatıyor:
“Özellikle sebze ve meyvelerin şekli biraz daha çirkin ve orantısız görünebilir. Ürünler genellikle fabrikadan çıkmış gibi standart bir görünümde değildir, irili ufaklı, dış çeperlerinde lekeler olabilen ürünlerdir. Ancak dışarıdan baktığınızda düzgün şekilli olan ürünler de organik olabilir. Ürünlerin görüntüsü tamamen kullanılan tohuma bağlıdır. Ne ekerseniz toprak size onu verir.”

“Bir ürünün organik olduğunu anlamanın tek yolu analize gönderip, içinde herhangi bir kalıntı olup olmadığını kontrol etmektir” diyen Çağatay Demir’in anlattıklarına göre, organik şartlar altında vücuda zarar verebilecek ürünler geliştirmek de mümkün. Bu nedenle sadece organik ürün almakla sağlıklı beslenmiş olmuyoruz, bu ürünlerden de sağlığımıza yararlı olanları seçmemiz gerekiyor. Demir, güvenilir ve organik tarım sertifikası bulunan yerlerden ürün temin edilmesini öneriyor. 

ORGANİK ÜRÜNLER NE KADAR İŞE YARIYOR?

Bu kadar kimyasal bombardımanı altında yaşayan günümüz insanının hastalıklardan korunması ve daha sağlıklı olması için organik besinleri tüketmesi yeterli olur mu, kısacası organik ürünler gerçekten işe yarıyor mu? Diyetisyen Demir’in, soruya cevabı şöyle:

“Organik koşullarda üretilen ürünlerin daha besleyici olduğuna dair bir takım yayınlar olduğu gibi bu farkın çok anlamlı olmadığını söyleyen görüşler de mevcuttur. Bu noktada bilimin üzerinde fikir birliğine vardığı durum şudur; özellikle küçük bir çocuğunuz varsa ve organik ürünlerin fiyatlarını karşılamakta güçlük çekmiyorsanız, organik beslenme kesinlikle önerilmektedir. Bilimsel yayınlarda, gıdalarda tarım ilacı kalıntılarının bulunmasının, başta çocuklar olmak üzere bir takım sağlık problemlerine yol açabileceği belirtilmektedir.”

“ORGANİK OLMASI SAĞLIKLI OLDUĞU ANLAMINA GELMEZ”

Sağlıklı beslenmeye kafa yoran bazı çevrelerce sık dile getirilen ‘Organik demek sağlıklı demek değildir’ şeklindeki kanıyı hatırlattığımız Demir’in bu konudaki yorumu ise, “Bir ürünün organik olması kesinlikle onun sağlıklı olduğu anlamına gelmez. Örneğin organik koşullarda tütün yetiştirip, bundan sigara yapabilirsiniz. Ama organik sigaranın zararsız olduğunu düşünmek çılgınlıktır! Bu nedenle yediğiniz gıdanın organik olması kadar ne yediğiniz de önemlidir. Sağlıklı ve besleyici ürünleri organik olarak tüketmek en doğrusudur. Bu noktada mevsiminde yetişen sebze ve meyveleri, değişik renklerde olacak şekilde tüketmek gerekir. Tüketilen meyve ve sebzelerde renk çeşitliliği sağlamak, vücuda değişik türde vitaminlerin girmesini sağlayacaktır” şeklinde oluyor.

Herkes organik ürünlerle beslenmek istiyor ancak pahalı olması, birçok insanın bu ürünlere ulaşamamasına neden oluyor. Türkiye’deki organik gıda pazarının Amerika ve Avrupa’nın çok gerisinde olduğunu dile getiren Demir’e göre, organik ürünlerin daha geniş kitlelere ulaşabilmesi için yapılması gerekenlerin başında devletin organik tarım yapan üreticilere teşvik vermesi ve özendirmesi geliyor.

HEM ORGANİK ÜRÜN HEM YEMEK TARİFİ

“Mutlu Çiftlik” adında bir projeye de imza atan Diyetisyen Çağatay Demir bu projeyi, “Mutlu Çiftlik aslında kişilerin evlerinde sağlıklı ve pratik yemek yapmasını sağlayan bir sistem. Sisteme abone olanlara, şeflerimizin planladığı ve diyetisyenlerimizin onayladığı 3 yemek tarifini, tarife uygun olan organik malzemelerle birlikte gönderiyoruz. Tarifteki sebzelerin önemli bir kısmı çiftlikte organik olarak yetiştiriliyor. Bizde olmayan diğer ürünleri (makarna, karabuğday, mercimek, erişte gibi) organik olarak temin ediyor ve kişilerin haftalık paketlerini oluşturuyoruz. Böylece sistemimize üye olanların ‘bu akşam ne pişirsem’ derdini bitirdiğimiz gibi alışveriş, evde ürün depolama/saklama gibi sorunlarını da çözmüş oluyoruz” şeklinde özetliyor.