Ceyda Düvenci'nin konuğu Ebru Şalcıoğlu: Kendimizi çok fazla ifade etmediğimizde fiziksel ağrılar açığa çıkıyor

NTV ekranlarında yayınlanan Bambaşka Sohbetler programına konuk olan Prof. Dr. Ebru Şalcıoğlu insan psikolojisi hakkında konuştu.

Ceyda Düvenci'nin konuğu Ebru Şalcıoğlu: Kendimizi çok fazla ifade etmediğimizde fiziksel ağrılar açığa çıkıyor

’nin sunduğu Bambaşka Sohbetler birbirinden özel konukları ağırlamaya devam ediyor. Bu hafta Bambaşka Sohbetler'in konuğu Prof. Dr. Ebru Şalcıoğlu oldu. Düvenci bu bölümde  “Öfkenin sonuçları, nedenlerinden çok daha üzücüdür” cümlesinin peşinden gitti. Düvenci “Duygularımız bize nasıl zarar verebilir? Biz duygularımız ile hareket ederken neleri gözden kaçırıyoruz da bize zarar veriyor?” diye sordu.

Ceyda Düvenci'nin konuğu Ebru Şalcıoğlu: Kendimizi çok fazla ifade etmediğimizde fiziksel ağrılar açığa çıkıyor - 1

"SUÇLULUK DUYGUSU SONRADAN ÖĞRENİLİYOR"

Şalcıoğlu “Araştırmacıların genel olarak üzerinde temel anlaşma sağladığı duygular; Sevinç, üzüntü, korku, öfke, şaşırma, tiksinti ve utançtır. Bu duygular bizim temel duygularımız, bize doğduğumuz andan itibaren kodlanmış olan duygulardır. Daha sonra bu duygular ile birlikte bir takım düşünce ve durumları ilişkilendirerek öğrenilmiş duyguları elde ederiz. Mesela suçluluk duygusu, bize doğuştan gelmiyor, sonradan öğreniyoruz. Araştırmalar üzüntünün insanları çok gerçekçi yaptığını gösteriyor” dedi.

Düvenci “Bizimle paylaştığınız Gallup 2022 nedir?” diye sordu. Şalcıoğlu, “120 ülkeden bir çok katılımcı ile yapılan bir ankettir. Bir araştırma şirketinin insanların deneyimlerini analiz edip rapor etmesidir. Bu raporlarda dikkat çekense 2011’den bu yana insanların olumsuz deneyimlerinde bir artış olduğu, daha fazla stres, öfke ve yorgunluk deneyimlediklerini bize gösteriyor” diyerek son yıllarda dünya genellinde daha çok mutsuzluğun hakim olduğunu anlattı.

Ceyda Düvenci'nin konuğu Ebru Şalcıoğlu: Kendimizi çok fazla ifade etmediğimizde fiziksel ağrılar açığa çıkıyor - 2

Düvenci “Toplum olarak her şeyi üstümüze alınıyoruz değil mi? Ben eskiden öyleydim, biri surat asıyorsa ortamda ben mi bir şey yaptım acaba diye düşünürdüm. Üstüme alınmamayı sonradan öğrendim” dedi.

Şalcıoğlu “Biz bir arada olmayı seven, destek olan ve dayanışma gösteren bir kültürüz ama bir yandan da çok açık bir şekilde duygularımızı ifade edemiyoruz. İngilizcedeki duyguların her bir derecesinin bile başka bir adı vardır. Duygu ifadesi desteklenmediği için dilimizde kelimeler o yönde gelişmemiştir. Kendimizi çok fazla ifade etmediğimiz için psikosomatik sorunlar dediğimiz fiziksel ağrılar, acılar açığa çıkmaya başlıyor. Duygularımızı dile getiremediğimizde beden onu bir şekilde ifade etmeye başlıyor” dedi.

Programın sonunda Düvenci’nin defterine, Şalcıoğlu “Duygular güçlendirir, onlarla nefes aldığınızda...” yazdı

Sayfa Yükleniyor...