Nazlı Senem Ünal: Menajerimi Ara'daki Jülide ile hayallerimiz aynı

Başrollerinde; Barış Falay, Canan Ergüder, Fatih Artman, Ahsen Eroğlu, Deniz Can Aktaş ve Ayşenil Şamlıoğlu'nun Star TV'nin yeni dizisi Menajerimi Ara’da Jülide'ye hayat veren Nazlı Senem Ünal karakteri ve kariyeri hakkında merak edilenleri anlattı.

Menajerimi Ara’da Jülide’yi canlandıracağınızı öğrendiğinizde neler hissettiniz? Dizinin orjinalini izlemiş miydiniz?

Pandemi sürecinde bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine diziyi izlemeye başlamıştım. Birinci sezon üçüncü bölümü bitirmiştim ki kahve yapmak için ayağa kalktım ve menajerim aradı. Bu dizinin uyarlamasının çekileceğini, benden de Sofia (Jülide) karakteri için audition istediklerini söyledi. Menajerimin beni aradığı günün sabahı diziye başlamış olmam “Acaba bu bir işaret olabilir mi?” diye düşündürmedi değil bana. Çok heyecanlandım çünkü dizinin konusu, karakterlerin sıcaklığı daha ilk bölümde beni içine almıştı bile. 

"Görüşmeler başladığında hiç kimseyle, ailemle bile paylaşmamaya karar verdim. Kendimce totem yaptım. Olmama ihtimali de elbette ki vardı ve boşuna heveslensinler istememiştim. Tüm o görüşme heyecanlarını tek başıma yaşadım. Yönetmenimiz Ali Bilgin ile yaptığımız son görüşme o kadar tatlı geçti ki “Jülide sensin sanırım Nazlı” diye içimden çığlık attım. Görüşmeden o kadar mutlu çıktım ki, yerimde duramıyordum. Hemen birileriyle paylaşmalıydım. Bu heyecan tek başına idare edemeyeceğim kadar fazlaydı bana. 'Dur Nazlı dedim. Az daha sabret, bir netleşsin. Sonra.' Son görüşmenin akşamı telefonum çaldı ve sonunda güzel haber geldi. Tabi ki mutluluktan ağladım. Annemlerle görüntülü konuşma yaptım. Haberi aldıklarında yüzlerindeki mutluluğu görmek zorundaydım. O kadar mutlu oldular ki. Yüzleri gözümün önünden gitmiyor. Bu haberi aldığım günü hayatım boyunca unutamayacağım. Biraz detaylı anlattım farkındayım ama her anı o kadar kıymetliydi ki benim için. Pandemi gibi zor bir süreç yaşarken bu güzel haber bana ilaç gibi geldi diyebilirim.

Jülide’yi bir de sizden dinlesek? Bir oyuncu olarak oyunculuk alanında ilk adımlarını atan Jülide’ye hayat vermek, belki de sizin de kariyerinizin başında yaşadığınız hisleri şu an onun bedeninde yeniden yaşıyor olmak nasıl bir duygu?

Sevdiği işi yapmak için çabalayan, hırslı, tutkulu, kendine güvenen, kendinin çok farkında, güçlü ve inatçı bir kadın Jülide. Gönülden isteyip de başaramayacağı şey yok bence. Güler yüzlü aynı zamanda, sıcak kanlı, enerji dolu. Biraz uçlarda yaşayan bir kadın bana kalırsa. Ben çok sevdim Jülide’yi. Çünkü bana çok yakın. Hayallerimiz, çaba sarf ettiğimiz şeyler o kadar aynı ki. Bu yüzden çok iyi anlıyorum onun bu çabasını. Neler hissettiğini ya da neler hissedebileceğini. Bana bu kadar yakın bir karaktere can vermek çok keyifli gerçekten.

Jülide Ego Ajans’ın sekreteri ama bir yandan da menajersiz bir oyuncu. Sonunda Çınar’ı bir şekilde menajeri olmaya ikna ediyor, oyununu izletiyor ve onun için yeni bir macera başlıyor. Siz oyuncu olmak isteyenlere neler tavsiye edersiniz? Ya da Jülide kadar şanslı olmayanlara

Sabırlı olmalarını. Sabır gerçekten bu meslek için en önemli şey. Sabırlı olsunlar ve asla pes etmesinler. Kendilerine güvensinler, kendilerinden şüphe etmesinler. Bir insanın gönülden isteyip de başaramayacağı şey yoktur bence. Gerçekten istiyorlarsa ve sabrederlerse bir gün olacaktır.

Nazlı Senem Ünal oyuncu olarak da Çınar’la çalışmak ister miydi? Yoksa Ego Ajans’ın başka bir menajeri mi tercihi olurdu? Neden?

Kesinlikle isterdim. Çınar, çok içten ve çok samimi bir menajer. Oyuncularıyla gönül bağı kuruyor bir kere. Onlara sadece iş gözüyle bakmıyor ve oyuncularına güveniyor. Bir oyuncu için menajerinin ona güvenmesi o kadar önemli ki. Ayrıca Çınar gibi bir menajerle her şeyini paylaşabilirsin. Seninle güler, seninle ağlar, senin derdini dert edinir. Ve senin için sonuna kadar çabalar. Bir menajerden daha ne isterim ki.

Sizin de var mı Jülide gibi özel bir hikayeniz? Oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?

Ben Fen Lisesi mezunuyum. Sayısal öğrencisiydim yani. Lisede okurken abim üniversitenin tiyatro kulübündeydi. Onu sahnede izleye izleye ben de tiyatroya heves etmeye başladım ve Bursa’da bir tiyatro kursuna yazıldım. Lise son sınıfta 'Ben mühendis ya da doktor olmak istemiyorum, ben tiyatro yapmak istiyorum' dedim ve konservatuvar sınavlarına hazırlanmaya karar verdim. Sonrası da geldi zaten. Mühendis anne babanın tiyatro okumak isteyen kızı olarak başta biraz zorlandım tabi. Ailemi ikna etmek, bu konuda içlerini rahatlatmak zaman aldı ama sağ olsunlar her zaman da bana destek oldular. En önemlisi de inandılar. Onların desteği olmasaydı bu kadar yol alamazdım ve hayallerimin peşinden koşamazdım. İyi ki varlar!

Menajerimi Ara’ oyuncuların gizli dünyasının perdesini de aralıyor. Bir yerde gerçek hayattaki yaşantınızı da anlatıyor. Dizideki yerden gerçek hayatta içinde yer aldığınız sektöre baktığınızda neler söylemek istersiniz?

Menajerlik gerçekten çok zor bir işmiş. Bir oyuncu olarak hiçbir zaman menajerimin perspektifinden bakmamıştım olaya. Bu proje sayesinde kendimi onun yerine daha kolay koyabiliyorum.

Birçok kişiden setin gerçekten de çok eğlenceli, bol kahkahalı geçtiğini duyduk. Siz sette en çok kime gülüyorsunuz? Paylaşabileceğiniz komik bir anınız var mı?

Set gerçekten çok keyifli. Şimdiden çok sıcak bağlar kurmaya başladık bile. İlk dizi projemde böyle bir ekiple, bu kadar tecrübeli ve yeteneğine hayran olduğum insanlarla çalışma fırsatı bulduğum için kendimi çok şanslı hissediyorum. Bir kere yönetmenimiz Ali Bilgin çok tatlı bir yönetmen. Çalışmalara başlamadan önce ilk dizi projem olduğu için epey heyecanlı ve stresliydim ama Ali Hoca, ikinci yönetmenimiz Elif Turgay ve yardımcı yönetmenimiz Mehmet Can Bindal sayesinde stres, endişe, korku gibi yıpratıcı duygular bir anda uçtu gitti. Setteki herkes çok eğlenceli ve komik bence. Tek tek isim veremeyeceğim sanırım. Hepsine ayrı ayrı çok gülüyorum.   

Menajerimi Ara 5. yeni bölüm fragmanı Tıkla izle

Menajerimi Ara 5. yeni bölüm 2. fragmanı Tıkla İzle