Oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?
- Çocukluktan bu yana hayalimdi. Çocukken, bir şeyler anlatırken bile taklit yapardım. 12 yaşımda drama dersi almaya başladım. Hocalarım anneme, “Bu çocuğu tiyatroya yönlendirin” demişler. Daha sonra Müjdat Gezen Sanat Merkezi’nde bir sene eğitim aldım. Liseyi Silivri’de okurken, tiyatroya devam ettim. Üniversitedeyse kamera önüne geçmek istedim. İlk gönderdiğim deneme çekimi olan, ‘Hayat Bazen Tatlıdır’ dizisine kabul edildim.
İki dizide oynadınız. Biri reyting yüzünden erken final yapsaydı etkilenir miydiniz?
- ‘Hayat Bazen Tatlıdır’ erken bitseydi, kendimi suçlayabilirdim. Set ortamını daha tanımadığımdan, güvensizlik olurdu. Set ortamı benim için okul gibi. Oynadığım iki projemin başarılı olması, kendimi geliştirmemde büyük katkı sağladı.
‘Siyah İnci’ size neler kazandırdı?
- ‘Hayat Bazen Tatlıdır’ dizisinde canlandırdığım Asya’nın rolü açık değildi. Bu projede oynadığım karakterin alanı daha çok. Daha yoğun ve farklı duygulara giriyorum. Hüseyin Avni Danyal, Tolgahan Sayışman, Berk Hakman, Hande Erçel, Neriman Uğur ve Yeşim Büber gibi birçok deneyimli isimlerle karşılıklı oynamak büyük gurur.