Londra’nın en iyi 5 yeni restoranı arasında 2 Doğuş markası: Inko Nito ve Rüya

Forbes tarafından Joanne Shurvell imzasıyla yayınlanan makalede Londra'da 2018'de açılan en iyi restoranların ilk iki sırası yemek kültürü alanında uluslararası yatırım ve projeleriyle dikkat çeken Dream’e ait. Dünya çapında markalar yaratan Dream Doğuş Grubu çatısı altında faaliyet gösteriyor. İlk sırada Japon mutfağının Londra'daki en önemli temsilcilerinden "Inko Nito" yer aldı. Shurvell, Soho'da açılan restoranın yemeklerini "Gastronomik birer harika" olarak tanımladı. Forbes yazarı, restoranın deniz mahsülü ağırlıklı, Japon ve Kore mutfağı karışımı menüsüne büyük övgüde bulundu. Listenin ikinci sırasında ise tanıdık bir isim var: Rüya. Restoranın Dubai'deki başarısının ardından, mayıs ayında Londra'nın Mayfair bölgesinde açılan restoranın yeni şubesi, uluslararası bir çekim merkezi olarak ilgi görüyor. Forbes dergisi, restoranın Türk mutfağı yorumlarının lezzetine ve menünün zenginliğine vurgu yaptı. Rüya'nın Dubai şubesi de eleştirmenlerden tam not almış, Esquıre dergisi ortadoğu baskısında 2018'in en iyi restoranı seçilmişti.

LONDRA’NIN EN İYİ 5 YENİSİ

1. Inko Mito (Soho)

Forbes'ın ilk sırada yer verdiği Japon mufağının önemli temsilcilerinden Inko Mito için şu ifadeler yer aldı: Ben şef Rainer Becker'ın büyük bir hayranıyım. Bu yüzden mükemmel Japon restoranları Roka ve Zuma’nın daha hesaplı bir reenkarnasyonunun nasıl oduğunu merak ettim. Aslında Inko Nito, sanılanın aksine bir Uzakdoğu alternatifi olmaya çalışmaktan ziyade Japon-Kore mutfağının bir kombinesi olmayı amaçlıyor. 

Tutkulu ve işe yarayan bir çaba. Menünün yıldızı ise kesinlikle Nigaki. (Deniz yosunu, pirinç ve baharatlar ile zenginleştirilmiş, kızarmış karides ile lezzetlendirilmiş, enfes Kore usulü miso ve susamın ilave edildiği ‘yeni nesil’ bir sushi.) Restoranın bir başka spesyali olan Cobia collar ise ‘gastronomik bir harika’… Beyaz etli bir balık olan Cobia collar ‘ponzu’ isimli kahverengi tereyağında limon ile birlikte pişiriliyor ve nanegillerden olan shiso, tatlı soya ve yoğurt ile servis ediliyor. Menüde sarımsak, limon miso ve taze soğanlı ızgara patlıcan da dahil olmak üzere çok çeşitli vejetaryen yemekler servis ediliyor. Ayrıca Kore usulü miso, taze soğan, susam, yumurta sarısı ile servis edilen kimchi pirinci de mükemmel bir garnitür.

2. Rüya (Mayfair)

Şef Umut Özkanca’nın babası ve Borsa’nın kurucusu Rasim Özkanca’dan edindiği bilgi birikimi ile kendi işletmecilik anlayışı ve aşçılığı ile harmanladığı benzersiz bir mutfak. Buna Zuma’nın şefi Colin Clague’yi de ekleyerek, Anadolu mutfağını dünyaya tanıtmak için kurduğu restoran Rüya, Dubai’den sonra Londra’ya girdi. Rüya, Londra’da Türk mutfağının kebaptan daha fazlasını vaadettiğini kanıtlayan stil sahibi bir restoran. Akdeniz’den Karadeniz’e Anadolu mutfağınının en seçkin lezzetlerine menüsünde yer veren Rüya’da öncelikle kuzu etli mantıyı öneriyorum. 

Közlenmiş domatesle servis edilen zengin baharatlı Adana kebabı ve cacık da diğer favori lezzetler arasında. Nar ekşisi ile aroması artırılmış Türk usulü klasik kaşık salatası da ağır et yemeklerini hafiletmeyi başarıyor. “Türk mutfağından daha fazla etkilenemem” dediğim anda bitter çikolata ve Türk kahvesi ile aroması ile zenginleştirilmiş özel tatlı spesiyalim geliyor… Mekanın iç tasarımı Conran and Partners isimli dünyaca ünlü mimarlık firması tarafından yapılmış. Rüya’nın kokteyl menüsü ise Türkiye’nin 7 bölgesinden gelen lezzetlerden oluşuyor.

3. The Petersham (Floral Court, Covent Garden):

Yavaş yemek’ felsefesiyle ismini duyuran Covent Garden’daki mekanın en önemli spesyali İngiliz 5 çaylarının favori lezzeti Florentine kekleri. Mevsimlik çiçeklerle süslenen bu kekler her zaman çok taze…

4. Laurent (Café Royal)

Fransız şef Laurent Tourondel’in Londra’daki Hotel Café Royal’de yer alan restoranı Laurent bir sushi/ızgara restoranı. Laurent’in en çok satan lezzeti ise mavi yüzgeçli ton balığı, somon suşi ve İngiliz Yorkshire pudinginin başarılı bir Fransız versiyonu olan ‘popover’ ile servis edilen Poke. Mekanın sütlü çikolatalı, fıstık ezmeli kroketi ise Londra’da kaçırılmaması gereken bir lezzet.

5. Brigadiers (Moorgate)

Londra’nın pahalı finans bölgesindeki bu Hint restoranı akşamları çok hareketli. İlk planda samimi bir akşam yemeği için uygun değil gibi görülse de mükemmel tandoori çeşitleri ve baharatlı ızgara etleriyle övgüyü hak ediyor.

BOSTON’DAKİ TÜRK RESTORANI NAHİTA’YA TAM NOT