Klinik psikolog açıkladı: Sorumluluktan mı, kendinden mi kaçıyorsun?
Gün içinde kendimizi iyi hissetmek için başvurduğumuz küçük molalar ya da “kaçamaklar” vardır. Önemli bir toplantı öncesinde sosyal medyada gezinmek, iş yerinde yaşanan bir tartışmadan sonra birkaç kadeh içkiyle rahatlamak, ya da bazen her şeyi geride bırakıp uzaklara gitme arzusu... İlk bakışta zararsız gibi görünen bu davranışlar, eğer sürekli tekrarlanıyor ve hayatımızdaki temel problemlerle yüzleşmemizi engelliyorsa, aslında birer kaçış stratejisine dönüşmüş olabilir. Peki gerçekten neyin peşindeyiz? Sadece stresten uzaklaşmak mı istiyoruz, yoksa görmezden geldiğimiz içsel ihtiyaçlarımız mı bizi bu yönelime itiyor? Klinik Psikolog, Psikoterapist Dr. Yasemin Meriç Kazdal ntv.com.tr okurlarına özel yazdı.

KAÇMAK: SADECE BİR DURUM DEĞİL, KENDİMİZDEN UZAKLAŞMAK
Her kaçış, aslında insanın mevcut haliyle temas etmekten kaçınmasıdır. Yani sadece dışsal bir durumdan değil, kendinden de uzaklaşmasıdır. Çünkü her kimlik, her sorumluluk ya da her sosyal rol; beraberinde yükümlülükler, beklentiler ve kimi zaman bastırılan duygular getirir. Zorlayıcı duygularla kalmak, onların içinden geçebilmek, her zaman kolay değildir. Bu noktada devreye savunma mekanizmaları ve kaçış stratejileri girer.