BP'den, Meksika Körfezi'nde günde yaklaşık 100 bin varil hampetrolü okyanusa akıtan kuyudan hiç sızıntı olmadığı açıklaması gelirken, Amerikalı bir yetkili, kuyunun yakınında sızıntı belirlendiği iddiasında bulundu.
British Petroluim'un Operasyon Şefi Douglas Suttles, 73 tonluk kapakla, 'Macondo (Ağır Ses)' kuyusundaki sızıntıyı üç ay sonra durdurduklarını açıklarken, isminin açıklanmasını istemeyen Amerikalı federal yetkili, bilimadamlarının petrol kuyusunun yakınında kaçak olmasından ve metan olması muhtemel bir sızıntıdan kaygı duyduklarını iddia etti.
Yetkili, petrol kuyusu yakınındaki kaçak ve sızıntının, kapak yerleştirilen petrol kuyusunda sızıntılar meydana geldiğinin işaretleri olduğuna dikkat çekti.
Petrol kuyusunun yakınındaki sızan maddenin ne olduğunu bilmediğini belirten yetkili, BP'nin Amerikan hükümetinin daha fazla gözlem yapılması talebine uymadığını ifade etti.
BP sözcüsü Mark Salt ise sözkonusu iddia hakkında yorumda bulunmayacağını söyledi. Salt, ''Hükümet için çalışan tüm bilimadamlarıyla bu konu üzerinde çok yakından çalışıyoruz'' dedi.
Peki körfezdeki felaket nelere mal olacak?
Felaketin çevreye etkilerinin onlarca yıl süreceğinden endişe ediyor.
Yaklaşık 2,3-4,5 milyon varil hampetrolün Meksika Körfezi'ne aktığı, petrolün bir bölümünün çekildiği, diğer bölümünün buharlaştığı belirtiliyor.
Uzmanlar, kuyu çevresindeki suyun kirlendiğini, en küçük bakteriden yengeç ve deniz kaplumbağalarına kadar 400 türün neslinin yok olma tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor.
Petrolün ve sudaki petrolü seyrelticilerin şimdiden ekosistemi etkilemeye başladığına dikkat çekiliyor.
Teksas Üniversitesi'ne bağlı, petrolün etkilerini araştırmak üzere Meksika Körfezi'nden alınan canlı ve ölü balık örneklerini inceleyen Çevre ve İnsan Sağlığı Enstitüsü'nün Müdürü Ron Kendall, Meksika Körfezi'nde balıkların ve yavru yengeçlerin beslendiği planktonlardan söz ederek, "ekosistemin temellerinin şimdiden zarar gördüğünü" açıkladı.
Kendall, BP'nin kullandığı seyrelticiler nedeniyle Meksika Körfezi'ndeki durumun, 24 Mart 1989'da, Alaska eyaleti kıyısı yakınında Exxon Valdez tankerinin Büyük Okyanus'ta neden olduğu çevre felaketinden çok daha karmaşık olduğunu ifade etti.
BP'nin kullandığını açıkladığı 7 milyon litre seyrelticinin, petrolün bir kısmının kıyıları etkilemesini önlediği, ancak küçük parçacıklara ayrılan petrolün uzun vadede sorunlara yol açtığını bildiren uzmanlar, bu parçacıkların bölgede yaşayan hayvanlar tarafından yutulabileceğini, bazı türlerin şekil değiştirebileceğini ve insanlar için besin zincirinin etkilenebileceği uyarısında bulundu.
Uzmanlardan Doug Inkley de, planktonların yanı sıra bazıları zaten nesli tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olan deniz kaplumbağalarının temel besinini teşkil eden organizmaların çoğunun da yok olduğunu, yüz kadar kaplumbağanın telef olduğunu dile getirdi.
Inkley, Exxon Valdez'in batmasından 4 yıl sonra, çoğu yetişkin yaşa ulaşamadan telef olduğu için ringa balığının bir türünün neslinin tükendiğini, Meksika Körfezi'ndeki felaket sırasında da onlarca tür balık ve kuşun çiftleşme döneminde olduğunu söyledi.
Bilim adamları ayrıca, milyonlarca beçtavuğu, ördek ve kazın sonbahar ve kış başında Meksika Körfezi'ne göç edeceğine de dikkati çekti.
İngliiz Reuters ajansına göre, İngiliz Başbakanı David Cameron, Salı günü Washington'a gelerek, ABD Başkanı Barack Obama ile 'BP kazasında' son durumu görüşecek.
Öte yandan, Libya'da petrol işi yapan BP'nin, Pan Amerikan yolcu uçağının bombayla düşürüldüğü 1988 Lockerbie faciasını düzenleyen Libyalı ajanlardan Abdulbasit Megrahi'nin geçen yıl serbest bırakılmasında etkisi olmadığı İngiliz hükümetince bildirilmiş olmasına rağmen, ABD Senatosu'nun Dış İlişkiler Kurulu, bu olasılık üzerine 29 Temmuz'da toplantı yapacak.
