3 hafta flört ettikten sonra aynı eve taşınan ve 5 yıl beraber yaşadıktan sonra evlilik kararı alan Ainsley ve Sebastian, alışık olmadığınız türde bir düğün ile dünya evine girdi.
Renkli saçlarıyla dikkat çeken Avustralyalı Ainsley ve Kanadalı Sebastien'ın tanışma hikayeleri ise düğünlerine kıyasla oldukça sıradan. Organik ürünler satan bir kafeye giren Sebastien burada garson olarak çalışan Ainsley'e ilk görüşte aşık olduğunu söylüyor.
Hipster düğünü, fotoğrafçı Janneke Storm tarafından çekildi. Çiftin Las Vegas ve Bali sahillerindeki düğün heyecanını fotoğraflayan Storm'a poz vermediklerinin altını çizen Ainsley, söz konusu karelerin Storm'un yeteneği sayesinde şekillendiğini söylüyor.
Çekimlere kendilerini kaptıran çift az kalsın kendi düğünlerini kaçırıyordu. Las Vegas sokaklarında son sürat koştuktan sonra düğüne yetişebilen çiftin nikahını ise Elvis Presley kılığındaki bir dostları kıydı.
Çift bugünün anısına özel bir dövme de yaptırdı.
Tarihi 1940'lara kadar dayanan ama ilk olarak 1990'lı yıllarda ün kazanan hipster akımı, 2010'lu yıllara gelindiğinde popüler bir tarza dönüştü.
Onlarca yıl boyunca unutulan kelime 1940'lı yıllarda alternatif sanat ve müzik camiası ile ilgilenen orta sınıf genç nesli tanımlamak için kullanılıyordu.
Kültürün ve moda anlayışının dışında kalmaya özen gösteren bu akımın takipçilerini genellikle 20'li ve 30'lu yaşlarındaki kişiler oluşturuyor.
Bu akımın değişmezi ise kuşkusuz kemik çerçeve gözlükler, dar kot pantolonlar, tüm düğmeleri iliklenmiş kareli gömlekler ve eski kıyafetler.
Hipster'lık geçmiş yıllarda farklı isimlerle ün kazanan pek çok tarzdan da ilham alıyor.
İşte o akımlardan bazıları:
1920’lerin popüler akımının takipçisi olan kadınlar, saçlarını kısacık kestiriyor ve toplumun dayattığı kadın rolünü reddediyorlardı. ‘Flappers’ tanımı ABD’li yazar F. Scott Fitzgerald tarafından da sıklıkla kullanılmıştı.
1950’lilerin dikkat çeken akımlarından biri olan Beatniks, genellikle şehirli erkekler tarafından benimsenmişti. Bu akım, Rock and Roll yerine Jazz’ı tercih etmesiyle dikkat çekiyordu.
1960’lı yıllarda gençler arasında oldukça popüler olan Hippie akımının takipçileri, aynı zamanda ‘Çiçek çocukları’ olarak da anılıyorlardı. Dönemin kültürel yaşamına da yön veren Hippie akımının takipçileri, genellikle olumsuz şekilde anılıyorlardı.
1990’larda ortaya çıkan Raver akımı, giyim tarzı olarak Hippi’lik ile olan benzerliği ile dikkat çekiyor. Renkli kıyafetler ve moda akımının dışında kalan ürünleri tercih eden bu akım hister'lığın bir kolunu oluştırdı dersek abartmış olmayız.
Hipster akımı yıllar içinde çeşitli kollara ayrıldı.
2002 yılında popüler olan Ashton akımın takipçileri, ironik t shirt’leri ve sürekli taktıkları şapkalarla tanınıyordu.
Bu akımın takipçileri dövmelere ve iPod’a olan düşkünlüğü ile tanınıyor.
2004’te yaygınlaşan bu akımın retro bir tarzı vardı. Twee’ler siyah çerçeveli gözlük takar ve 1980’leri andıran klasik tarzda giyinirlerdi.
2000’li yılların moda anlayışına tepki olarak doğan bu akımın takipçileri, en sıcak havalarda bile kalın bereler takardı.
2006 yılına gelindiğinde kareli gömlek ve bere kombinasyonuna sahip olan yeni bir akım doğdu. Bu tarzda giyinenler ‘Mountain Man’ olarak adlandırılıyorlardı.
Dövmelere ve retro giyim tarzına tutkun olan kitlenin oluşturduğu akım, 2007 yılında oldukça popülerdi.
2008’de ortaya çıkan Williamsburg’lar, v yaka t shirt ve akıllı telefonlara olan düşkünlükleri ile ünlülerdi.
Hipster akımının bir türevi olan Meta Nerd, abartılı ve renkli dövmeleri popüler hale getirdi.
