Başrollerini Gökçe Bahadır, Selahattin Paşalı ve Barış Falay'ın paylaştığı Star TV dizisi Ömer'in 44. bölümünde; Şule'yi hayatlarından çıkarmak isteyen Gamze'nin Ömer'e rest çekmesi dikkat çekti.
Ömer son bölümde; Gamze, kapıyı kapatınca Şule'nin parmakları sıkıştı. Tuna ve Ömer olanlarla şoke olurken; Şule, Gamze'siz hastaneye gitmek istedi.
Tuna'nın da gitme isteğine karşı çıkan Gamze, "Üç günlük kadına değil, annene inanmayı öğreneceksin" dedi. Buna kızan Tuna, olanları gözleriyle gördüğünü söylerken; anneannesine gitmek istedi.
Şule, arabada giderken Ömer'e Gamze'nin bunu bilerek yaptığını söylerken; Nurettin Hoca da Reşat'a "Müridlerini ikna edersen onun sana yapmak istediğini yaparsın, İzzet'i bitirirsin" dedi.
O sırada Nisa, babasının evine giderken; Gamze'nin tavırları, sinirli halleri hem annesini hem ablasını endişelendirdi.
Ömer, Şule'yi eve bırakıp gelince Gamze ona kızdı ve tartışma yarattı. Ömer'in gitme hazırlığı yapmasına daha da öfkelenen Gamze, yaptıklarından pişman olmadığını "Kocamı elimden alacaktı" sözleriyle belirtti.
Daha da sinirlenen Ömer, "Biz konuşmuyoruz, sadece senin öfkene maruz kalıyoruz. Senin kocanı kimse elinden almayacak ama sen benim gitmem için her şeyi yapacaksın" dedi. Ardından da baba evine gitti.
Gece yatmadan önce Ömer'e Nurettin'in getirdiği zarfı gösteren Reşat, "İyice düşünüp plan yapmalıyız" dedi.
O sırada Gamze de Şule'nin evini basıp Ömer'i aradı. Şule'nin üzerine giden Gamze, "O aile tablosuna beni kendinden daha çok yakıştırıyorsun değil mi?" dedi.
Şule'nin Ömer ve Tuna'ya iyi geldiğini söylemesiyle harekete geçen Gamze, onun defterini aldı. Son çizdiği resimde Ömer, Tuna ve kendisini çizdiğini görünce bir kez daha haklı olduğunu düşündü.
Babası uyurken gizlice fotoğrafları alan Ömer ise İzzet'in villasına gitti. Amcasıyla karşı karşıya gelen Ömer, ona fotoğrafları gösterip "Eda ve Nilüfer'i hemen bırakmazsan bu fotoğrafları savcılığa vermekle kalmam, herkese yayarım. O müridlerin diri diri gömer seni" dedi.
İzzet de "Bana uyar. Tahir'le birlikte aynı koğuşta kalırız. Ağabeyimi de yakmaya razıyım diyorsan buyur yak. Koskoca Reşat Hoca'nın oğlu dolandırıcılıktan içeri girmiş. Reşat babası gibi kahrından ölmese bari. Bütün evraklarda imzası var" şeklinde yanıt verdi.
Ömer bunun yanına kalmayacağını söyleyip oradan giderken; İzzet de Aliye'ye "Kızları hazırla, Öktem Efendi'nin oğullarıyla iki gün içinde evlenecekler" dedi.
Babasına durumu çaktırmayan ve sabah onunla namaza giden Ömer, ağabeyi Tahir gelip kızınca fotoğrafları ona gösterdi. Tahir, ona inanmayınca "Ağabeyini de yakarım' dediği için durdum. Her şeyi senin üzerine yıkmışlar" dedi.
Tahir onlara inanmayıp Nurettin ile görüşmeye giderken; Nurettin de Vicdan'ın telefonu sonrası ona gitti. Ardından da Vicdan'a kızların evlendirileceğini söyledi.
Panik olan Vicdan ise Şükran'ı arayıp durumu haber verdi. İkili kızları kurtarmak için harekete geçti.
Sabah okula gidince Ömer'in karşısına çıkan Şule, "Dün gece neredeydin sen? Karın kapıma dayandı, bir sürü hakaret etti. Sen ya da Tuna olmasa bir dakika durmam şikayet ederdim hemen" dedi.
O sırada Nurettin ile yüzleşen Tahir ona kızarken; Nurettin de İzzet'in yaptığı her şeyi onun yüzüne vurup "Her şeyi amcan yaptı, onun babanla büyük bir derdi var. Sen de uyduruk bir koltuk sevdasına aileni sattın" dedi.
Ne yapacağını bilemeyen Tahir, kızları kurtaracağını Ömer'e "Size inanıyorum, bana güvenin" diye anlattı.
Reşat da Hakan'dan duydukları sonrası Nisa ile konuştu. Özgür lokantaya gelince de ona da niyetini sordu. Özgür'ün "Henüz birbirimizi tanımıyoruz" demesi ise Nisa'yı kızdırdı.
O sırada Tuna'nın rehber öğretmeniyle görüşmeye giden Gamze, onun tavsiyeleri sonrası Ömer'e "Ben Tuna'ya değil sana annelik yapmaya çalışmışım. Artık önceliklerimi değiştireceğim. Sana baskı yapmayacağım, seni rahat bırakacağım" dedi.
Aliye'yi takip eden Vicdan ve Şükran ise ona kızları sordu. Kendilerini tersleyen Aliye'ye bıçak çeken Vicdan ise onu zorla yanında götürdü.
Gamze, Tuna ile arasını düzeltirken; Ömer de onlara katılmak istedi. Ancak o sırada arayan Şule, Gamze'yi kızdırdı.
Gamze içeri gidince arayan Şükran, Aliye'yi kaçırdıklarını söyledi. Telaşlanan Ömer evden çıkarken Gamze de onun Şule'ye gittiğini sanıp "Nereye gidiyorsan orada kal, dönme" dedi.
O anlarda Tahir'i sohbet için takdir eden İzzet ise ona dedesinin yüzüğünü hediye etti. Tahir'e yeğeni değil oğlu olduğunu söyleyen İzzet, ona sarılırken; Tahir bıçağı alıp amcasını tehdit etti.
İçeri giren Hasan da "Aliye Hanım ortada yok, kaçırıldığını düşünüyoruz" diye bilgi verdi. İzzet'i rehin alan Tahir, "Eda ile Nilüfer'i hemen buraya getirin" dedi.
Aynı anlarda Ömer'in gelişiyle Vicdan ve Şükran'ın panik olmasını fırsat bilen Aliye, bıçağı eline aldı ve Vicdan'ı tehdit etti.
Ona yardım etmeye çalışan Şükran ise Aliye'nin kafasına saksıyla vurdu. Düşerken kafasını da çarpan Aliye yere yığıldı. İçeri giren Ömer, "Yenge ne oldu?" deyince Şükran da "Öldürdüm Ömer, öldürdüm onu" dedi.
Gamze'nin Ömer'e gösterdiği tepkiye sosyal medyadan yorum yağdı. İşte o yprumlardan bazıları...
"Gamze oğlunu kaybetmeden aklı başına geldi"
"Gamze eski haline dönüyor"
"Ah Ömer, Gamze'yi bu hale sen getirdin"
"Hayallerimin Gamze'si geri dönmüş"
"Ömer'in durumu iyi niyetlilik değil artık"
"Ömer aç artık gözünü kurtul Şule'den"
"Ömer'in tek yapması gereken şey Gamze'nin yanında olmak"
Bölüm sonrası Ömer 45. bölüm fragmanı yayınlandı. Yeni tanıtımda; Gamze'nin Ömer'in eşyalarını toplayıp ona "Ayrılmak bizim için en iyisi" demesi ve Ömer'in bunu kabul etmesi damga vurdu.
