ABDESTİ BOZAN DURUMLAR
Kısa ya da uzun süre bayılmak, aklı yitirmek, sarhoş olmak veya sara (epilepsi) nöbeti geçirmek gibi aklın algılama gücünü gideren şeylerle abdest bozulur.
Hanefîler'e göre bedendeki bir yaradan çıkıp yaranın dışına akan kan abdesti bozar. Diş etinden çıkan kan ise karıştığı tükürüğün yarısı veya daha fazlası kadar olduğunda abdesti bozar (Mevsılî, el-İhtiyâr, 1/10). Şâfiîlere göre ise abdest, sadece ön ve arkadan çıkan şeylerle bozulur. Bunların dışındaki yerlerden gelen sıvılar abdesti bozmaz.
Uykunun abdesti bozmasındaki ölçü, yere sağlam bir surette oturup oturmamaktır. Buna göre yan yatarak ve namaz dışında secdedeymiş gibi durarak uyumak abdesti bozar.
Şâfiî mezhebine göre ise bir kişi karşı cinsten olan ve kendisiyle arasında dinen evlenme engeli bulunmayan bir kimseye arada bir engel olmaksızın dokunursa, her ikisinin de abdesti bozulur.
Hz. Peygamber’in (s.a.s.) kusmaktan dolayı abdest aldığı rivâyet edilmiştir (Tirmizî, Tahâret, 64 [87]). Ancak bunun ağız dolusu olması gerekir. Ağız dolusu kusulan şey, ister yemek ister safra ister kan olsun abdesti bozar. Abdest, bazı ibadetleri yapabilmek için dirseklerle beraber el ve kolların, yüzün ve aşık kemikleri ile beraber ayakların yıkanması ve başın mesh edilmesinden ibaret hususi bir temizliktir.