"HERKESİN KADERİNİ DEĞİŞTİRMEK İÇİN VARIZ"
Eğitime katılan sakinlerin hepsinin farklı hikayeleri ve hedefleri olduğunu dile getiren Miroğlu, şöyle konuştu:
"Bir sakinimiz çok özel şartlarda bize geldi. Çok ağır, geçmiş travma öyküsü var. Kendisinin cahil görüldüğünü, bu konuda toplumun, eşinin kendisine kötü davrandığını ifade etti. Bana 'Müdüre hanım benim bir hayalim var. Hiç okula gitmedim, hiç önlük giymedim, okuma yazma öğrenmedim.' deyince yüreğimde çok şiddetli bir üzüntü, ağrı hissettim. Ona bir önlük diktirdik. Satı teyzeyle hissiyatımız çok acıklı oluyor, sürekli ağlaşıyoruz. Bir hayali gerçekleşiyor ama bu öyle böyle bir hayal değil. Bu, çok genç yaşta annenizi kaybettiğiniz, çok genç yaşta evlendirildiğiniz, şiddete uğradığınız, kadın sığınma evlerinde kaldığınız bir hayat. Bütün geçmişini silip yeniden başlayıp ona hayallerini gerçekleştirebileceğimiz bir ortam kurmaya çalışıyoruz. Hayallerini gerçekleştirirken biz de kendi hayalimizi gerçekleştiriyoruz."
Miroğlu, okuma yazma eğitimine katılan yaşlıların farklı hikayeleri olduğunu belirterek, "Bir başka yaşlımız Tokat'taki huzurevine gitmek istiyor, kızı orada. İlk başta okuma yazma öğrenmeye karşı çıktı, 'Hayatta ben gitmem.' dedi. Sonra 'Öğrenip, Tokat'a giderken yolda adresleri, okuyacağım, rahat edeceğim.' dedi. Bir diğer yaşlımız Parkinson hastası, elleri titriyor. 'Bu yaştan sonra yazamam ki.' dedi. 'Yazmayın efendim, okuyun.' dedik. Şimdi okumayı öğreniyor. Hastalıklar, engeller, geçmişte size söylenen kötü sözler olabilir ama coğrafya kader değil. Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığına geldiğiniz an biz coğrafyayı kader olmaktan çıkartırız. Burada herkesin kaderini değiştirmek için varız." değerlendirmesinde bulundu.