''TERBİYE VE AHLAK EĞİTİMİNDEN GEÇİYORLAR''
Kütükçüoğlu, sözlerine şu şekilde devam etti:
"Bu caminin girişinde tabhane dediğimiz bir oda var. Bu tabhane odasında aslında yemekler yapılır. Fakir fukara, medrese öğrencileri, bir zaviye mantığıyla gelirler, burada kalanlar, karınlarını doyururlar. Halvetten çıkanlarda temel ihtiyaçları karşılamak üzere buralardan yararlanırlardı.
Halvetilikte, Şaban-ı Veli kolunda ‘az uyku, az yemek, çok zikir, çok fikir' anlayışı vardır. Tabuta benzetebileceğimiz o ufak odalarda aslında hayatın zevklerinden arınarak nefislerine biraz zulmederek, doğru ve düzgün bir insan olmaya kendilerini adıyorlar. Hayatlarının belki bir haftasını, belki 40 gününü, belki de kendilerinin uygun gördüğü aralıkları burada halvette geçirerek bir terbiye ve ahlak eğitiminden geçiyorlar.''
''HALVET ODALARI YOĞUN OLAN TEK CAMİ''
Kütükçüoğlu, Hamidiyye Camii'ni özel kılan sebeplerden birinin Safranbolu'da halvet odaları yoğun olan tek cami olduğunu, Tekke ve Zaviyeler Kanunu'ndan sonra çoğu yerden kaldırılan halvet odalarının orijinal halinin burası olduğunu ifade etti.
Camiyi çevreleyen tarihi mekanlardan birinin de 1867 yılında yapılan türbe olduğunu anlatan Kütükçüoğlu, türbede şeyh Mehmet Emin Efendi ve ailesinin bulunduğunu belirtti.