Antalya'nın Demre ve Kaş ilçelerindeki koylar, eşsiz doğası ve hayran bırakan güzelliğiyle mavi yolculuk tutkunlarının her yaz en çok tercih ettiği lokasyonlar arasında yer alıyordu.
Bu yıl mart ayında baş gösteren corona virüs salgını nedeniyle yat turizmi de durdu. Türkiye'deki vaka sayılarının azalması ve normalleşme sürecinin başlamasıyla Demre ve Kaş bölgesindeki Kaleköy, Batık Kent, Gökkaya, Akvaryum, Tersane, Aperlai, Çoban, Ufakdere, Kocakarı, Yağlıca, Kalkan ve Fırnaz koyları ile Limanağzı ve Beş Adalar’da turizminin de hareketlenmesi bekleniyor.
Corona virüs salgını nedeniyle koyların tarihinin en büyük sessizliğini yaşadığını belirten acenta sahibi Ergun Dündar, "Bu mevsimde her gün yüzlerce yat bu koyları dolduruyordu. Müşterilerimiz bizleri aramaya başladı. Bir haftalık, 15 günlük, bir aylık tur isteyen var. Belirli gruplar halinde bu güzel koylarda, yat üstünde tatil yapmak istiyorlar. Şu anda yoğun bir talep var.
Geçen yıllarda olduğu gibi kitlesel olarak günübirlik turlara çıkmak istemiyorlar. Corona virüs salgınından korunmak için izole bir tatilin denizde olacağını düşünüyorlar" dedi.
Günübirlik tur yapan teknecilerin küçük düzenlemelerle haftalık turlara çıkabileceklerine inandığını aktaran Ergun Dündar, "Geçen yıllarda azalan mavi yolculukta bir patlama yaşanacağına inanıyorum. Ben yatçı arkadaşların bu patlamaya hazır olması gerektiğini düşünüyorum. Çünkü yurt dışında tatil yapan birçok vatandaşımızın, bu yıl tatil seçeneği olarak mavi yolculuğa çıkarak, yatta tatil yapacakları kesin. Bu yıl yat turizmi revaçta olacak. Sezon geç başlasa da bu yıl daha uzun bir deniz sezonu olacak. " diye konuştu.
Bölgede tekne ve yatların hijyen koşullarına uygun olarak hazırlandığını anlatan Dündar, "Tek sorun belirsizliğin kalkması. Günübirlik turlar için de bir düzenleme yapılabilir. Müşteri sayısı azaltılarak, tekne kapasitesi yarıya indirilerek, sosyal mesafe kuralına uygun, maske takarak günübirlik turlar da başlatılabilir.
Çünkü bu dünyadaki cennet olarak nitelenen Kekova koyları çok sessiz kaldı. Artık bu sessizlik sona ermeli. Koylar eski günlerine dönmeli. 1 Haziran'dan itibaren teknelerimiz 'Vira Bismillah' diyerek mavi Akdeniz'de süzülmeye başlamalı. Kaleköy, Batık Kent, Gökkaya Koyu, Akvaryum Koyu, Tersane Koyu, Aperlai Koyu, Kaş'ta Limanağzı, Beş Adalar, Çoban Koyu, Ufakdere Koyu, Kocakarı Koyu, Yağlıca Koyu, Kalkan Koyu, Fırnaz Koyu yatlarla dolarak, eski günlerine dönmeli"
Corona virüs salgını sonrası tekne ve yatlarda yolcu sayısında kısıtlamaların uygulanacağını aktaran ve teknelerde alınacak corona virüs önlemleriyle ilgili de bilgi veren Ergun Dündar, " Tek kullanımlık malzemeler, teknelerin tur öncesi ve tur sonrasında itinayla dezenfekte edilmesi, teknelerin girişinde misafirlerin ateşlerinin ölçülmesi, teknelere gelecek misafirlere imzalatacağımız bazı formlar, bu formlarda onların herhangi bir hastalık geçirip geçirmedikleri, sosyal anlamda daha önceden hastalıklı bir ortamda bulunup bulunmadıkları, dereceleri, ateşleri gibi bazı kontrollerimiz söz konusu olacak" dedi.
Ülkemizin sunduğu eşsiz doğal güzellikler saymakla bitmiyor, ancak mavi yolculuk kültürünün yeri bir başka. Özellikle Ege Bölgesi’nin dantel gibi uzanan girintili çıkıntılı kıyıları her bir koyda apayrı bir güzelliği karşınıza çıkarıyor. Kendi yatınızda ya da mavi yolculukla özdeşleşen ahşap guletlerle denizin üzerinde geçireceğiniz birkaç gün bütün yılın yorgunluğunu silip süpürecek. Ege ve Akdeniz'in muhteşem manzaraları eşliğinde bir mavi yolculuk sezonu daha başlarken Türkiye'nin en popüler ve en güzel mavi yolculuk rotalarını Brandlifemag.com editörleri, sizin için derledi.
Denizden esen çam kokulu meltem, dalgaların kıpırtısıyla hafifçe sallanan gulet ve Ege’nin, Akdeniz’in muhteşem manzaraları ile bir mavi yolculuk sezonu daha başlıyor…
Mavi yolculuk sezonu Nisan’da başlayıp Ekim’de sona eriyor ancak en iyi dönem genellikle Haziran ve Ağustos ayları arası. Kendi tekneniz yoksa bile grup olarak kiralayabileceğiniz guletlerle mavi yolculuğa çıkabilmeniz ve bu güzelliklerin tam kalbinde birkaç gün geçirmeniz mümkün. İnanın dalgaların kıpırtsıyla yıldızların altında uyumak, uyanır uyanmaz turkuaz sulara dalmak ve gezinin her bir saniyesinde denizin ve doğanın sunduğu tüm güzellikleri ruhunuzun tam derinlerinde hissetmek kendinize yapabileceğiniz en büyük iyiliklerden olacak.
Mavi yolculuğun en popülerlerinden Bodrum-Gökova rotasının tek yön uzunluğu dört gün sürüyor.
Bir haftadan daha uzun bir zamanınız varsa yolculuğunuza Bodrum'dan başlayıp yine Bodrum’da bitirebilirsiniz.
Rota boyunca Orak Adası, bembeyaz kumlarıyla ünlü Sedir Adası, Yedi Adalar ve Yalıçiftlik gibi yerlere uğrayan, zamanınızın tamamını Gökova Körfezi’nin sakin sularında geçireceğiniz rahat bir rota bu.
Ayrıca hem sakinlik hem de eğlence arayışındaysanız Bodrum'a yakın olmanız işinizi kolaylaştıracak.
Ege’nin turkuaz sularından Akdeniz’in engin maviliklerine uzanan bu mavi rotanın da tek yönü dört gün sürüyor.
Göcek’in büyüleyici koyları ve adaları, Ekincik Körfezi, Akvaryum koyu ve Marmaris koyları bu rotada sizi bekleyen güzellikler arasında.
Berrak sularda yüzme, şnorkelle dalış yaparak su altının eşsiz dünyasını keşfetme, geceleri kekik kokan dağ esintileri eşliğinde küçük koylarda konaklama Fethiye-Marmaris rotasının size sunacaklarından sadece bazıları.
Bu rotayı tercih ederseniz sazlıklarla çevrili Dalyan nehrinde yapacağınız bir tekne turu ile Kaunos Antik Şehri’ni de görebilirsiniz.
Marmaris’ten başlayıp, Bozburun’dan geçerek Datça’ya uzanan bu rota, yeşille mavinin en güzel manzaralarını sunan yaklaşık bir haftalık bir mavi yolculuk.
Hisarönü koyuna uğrayabilir, Datça yarım adasındaki Knidos Antik Kenti’ni ziyaret edebilir, Kargı, Kocaada, Kızılada gibi koylarda mola vererek Ege’nin serin sularında yüzebilirsiniz.
Ziyaret edeceğiniz koyların neredeyse hepsi ormanlarla kaplı olduğudan bol bol oksijenin yanı sıra, sualtında da sizi bekleyen antik kalıntı sürprizlerine sahip bir rota bu.
Türkiye kıyılarına yakın konumu, Yunan adalarını da bir mavi yolculukla keşfedilebilir kılıyor.
Güney On İki Adalar diye adlandırılan Kos, Simi ve Rodos adalarında sizi tarih, doğa ve eğlence dolu bir tatil bekliyor, tabii leziz yemekler de…
İster Marmaris, isterseniz Bodrum’dan yola çıkabileceğiniz bu rota ile hem farklı hem de bir o kadar yakın bir kültürü keşfetmenin tadını denizin maviliklerinde süzülerek yaşayabilirsiniz.
