Türk otomotiv sanayinin kilometre taşlarından Anadol, Türkiye'deki klasik otomobil tutkunlarının göz bebeği olmayı sürdürüyor.
Seri üretimine 1966'da başlanan ve ilk kez 28 Şubat 1967'de yollara çıkan Anadol marka otomobillere tutkuyla bağlı olanlardan birisi de Urla'da inşaat işleriyle uğraşan 55 yaşındaki kimya mühendisi Kaan Eruz.
Eruz, nadir bulunan ‘STC-16’ ve ‘A6 Böcek’ modellerinin de aralarında bulunduğu Anadol marka otomobilleri satın alarak Urla'daki garajında bir koleksiyon oluşturdu.
Eruz, koleksiyonunu, neredeyse 'Anadol' müzesine çevirdiği garajında ziyarete de açtı.
Koleksiyon, ücretsiz görülebiliyor.
Eruz, ilk kez direksiyon başına, babasına ait Anadol marka otomobilde geçtiğini ve o günden sonra bu marka otomobillere olan tutkusunun hiç eksilmediğini söyledi.
Geçmişte ailelerin, bu otomobilleri satın alabilmek için uzun süre heyecanla sıra beklediğini anlatan Eruz, şunları söyledi:
"Anadol, bir aile otomobili olarak üretildi. Bizim de ailemizin bir ferdi gibiydi. Tatile gidişlerimiz, yolculuklarımız, Anadol'la yolda yaşadığımız çok hikayemiz var."
Koleksiyonunda yer alan otomobiller ile sık sık trafiğe çıktığını da söyleyen Eruz, araçlarının hepsinin vizeli olduğunu ve hala keyifle gezdiklerini söyledi.
Eruz, koleksiyonu ve zaman zaman katıldığı fuarlarla bu araçların yeni nesillere anlatılmasını hedeflediğini belirterek, "Genç nesil bu araçlara ilgi gösteriyor. Amacımız bu araçların yeni nesillere taşınması, anlatılması, Türk otomobil tarihinin yeni nesillere aktarılması” dedi.
Koleksiyonunda otomobilin üreticisi Vehbi Koç'un da bir dönem kullandığı otomobilin de bulunduğunu söyleyen Eruz, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bu araçların orijinal haliyle ve tüm serisinin olması otomobil severler için önemli. Bakım ve onarımı sürekli yapılıyor. Ziyaretçilerimiz garajı geziyorlar. Otomobile ilgi duyan gençlerin bunları görmesi lazım. Gençler şaşırıyor, 'Yerli mi Türk mü' diyorlar. 60 ve 70'li yıllara göre üretilmiş, Türk tasarımı olarak yapılan çok özel ve keyifli araçlar."
