Corona virüse karşı etkisi kanıtlanan mRNA teknolojisi, kanserden gen tedavisine kadar birçok alanda çığır açıyor
Haberci RNA (mRNA) tekniği halk için yeni olabilir, ancak bilim insanları bu teknoloji üzerinde onlarca yıldır araştırma yapıyor. Şimdi bu çalışmalar meyvelerini veriyor ve yalnızca bir yılda milyonlarca kişiyi öldüren Covid-19 pandemisini engellemekle kalmıyor. Yeni bir virüse karşı son derece güvenli ve etkili BioNTech/Pfizer ve Moderna aşılarını doğuran bu yaklaşım; AIDS, respiratuar sinsityal virüs (RSV) ve metapnömovirüs gibi bebekleri ve küçük çocukları tehdit eden virüslere karşı da umut vaat ediyor. Melanom ve beyin tümörleri de dahil olmak üzere çeşitli kanser türleri tedavisinde test ediliyor, otoimmün hastalıklarında devrim yaratan tedavilerin gelişmesini sağlıyor. Ayrıca, mRNA yaklaşımı orak hücre hastalığı gibi inatçı durumlar için gen tedavisine olası bir alternatif olarak kontrol ediliyor.
İşte mRNA teknolojisinin çığır açabileceği alanlar; aşılar, kanser hastalıkları, otoimmün hastalıklar, gen tedavisi, kene kaynaklı hastalıklar…
AŞILAR
Haberci RNA (mRNA) aşılarının hikayesi, ABD’nin Pennsylvania Üniversitesi'nden Macar doğumlu araştırmacı Katalin Kariko'nun bir gen tedavisi biçimi olarak mRNA teknolojisini test etmeye başladığı 1990'ların başına kadar uzanıyor. 15 yıldır Penn Medicine'de bulaşıcı hastalık uzmanı olan Dr. Drew Weissman, Kariko ile mRNA teknolojisini aşılara uygulamak için çalışıyor.
Weismann, "Geleneksel yöntemlerle yeni bir aşı yapmak istiyorsanız, virüsü izole etmeniz, nasıl büyüteceğinizi öğrenmeniz, inaktive etmeyi öğrenmeniz ve arındırmanız gerekiyor. Bu aylar alıyor. Ancak RNA yönteminde sadece virüsün genetik dizisine ihtiyacınız var. Virüsün bir örneğini bile ihtiyacınız yok. Çinliler SARS-CoV-2 virüsünün dizisini yayınladığında, ertesi gün RNA yapma sürecine başladık. Birkaç hafta sonra hayvanlara aşıyı enjekte ediyorduk" ifadelerini kullandı.