Birlikte güç kaynağına dönüşen 2 takviye: Kan basıncını ve kalp ritmini düzenliyor

Takviyelerin rastgele alınması vücuda zarar verebilir, gereksiz yan etkilere neden olabilir ve kısacası faydadan çok zararı olabilir.

Takviyelere gelince, en yaygın olanlardan ikisi D vitamini ve magnezyumdur. D Vitamini ve magnezyum arasındaki ilişki büyüleyici ve karmaşıktır ve insan sağlığının birçok yönünü etkiler.

Her iki takviyede de ayrı ayrı gerekli olsa da, birlikte çalıştıklarında birleşik etkileri daha da güçlü hale gelir. Kemik sağlığını, bağışıklık fonksiyonunu, kardiyovasküler sağlığı ve diğer birçok fizyolojik süreci desteklemede önemli bir rol oynarlar.

D VİTAMİNİ KEMİKLER İÇİN ÖNEMLİDİR

D Vitamini, kalsiyum emiliminde önemli bir rol oynayan yağda çözünen bir vitamindir ve güçlü kemikler ve dişler için gereklidir. Ayrıca bağışıklık fonksiyonu, kas gücü ve iltihap düzenlemesi için de önemlidir.

"Güneş vitamini" olarak bilinen bu vitamin, güneş ışığına maruz kaldığında ciltte üretilir. D vitamini iki ana formda bulunur: D2 (ergokalsiferol) ve D3 (kolekalsiferol), ikincisi vitaminin kan seviyelerini yükseltmede daha etkilidir.

D vitamininin vücutta aktive olması için önce karaciğerde ve sonra böbreklerde olmak üzere iki hidroksilasyon sürecinden geçmesi gerekir. Magnezyumun bu reaksiyonlardan sorumlu enzimlerde yardımcı faktör olarak görev yaptığı yer burasıdır.

MAGNEZYUM, D VİTAMİNİNİ AKTİF FORMUNA DÖNÜŞTÜRÜR

Magnezyum, sinir fonksiyonu, kas gevşemesi, kan basıncı düzenlemesi ve protein ve DNA sentezi için kritik öneme sahiptir. Ayrıca sağlıklı bir kalp ritmini korumada ve kan şekeri seviyelerini düzenlemede önemli bir rol oynar.

Magnezyumun D vitamini ile benzersiz bir ilişkisi vardır, çünkü sadece D vitaminini aktif formuna dönüştürmeye yardımcı olmakla kalmaz, aynı zamanda vücudun D vitamini seviyelerini düzenlemeye de yardımcı olur. Yeterli magnezyum olmadan, vücut D vitaminini düzgün bir şekilde kullanmakta zorlanabilir, bu da verimsizliklere ve potansiyel sağlık risklerine yol açabilir.

Magnezyumun oynadığı bir diğer rol de vücuttaki kalsiyumun düzenlenmesidir. D vitamini, kalsiyumun bağırsaklar yoluyla emilimini kolaylaştırır ancak yeterli magnezyum olmadığında kalsiyum, gerektiği gibi kemiklere depolanmak yerine yumuşak dokularda birikir. Bu bir dengesizliğe neden olur ve atardamarlarda ve yumuşak dokularda kalsifikasyon nedeniyle kişiyi kardiyovasküler hastalıklara yatkın hale getirir.

D vitamini kalsiyumun kan dolaşımına emilmesini sağlarken, magnezyum kalsiyumun kemiklere ve dişlere düzgün bir şekilde depolanmasını sağlar. Bu besinlerden herhangi birinde eksiklik, kemiklerde zayıflamaya ve kırılganlığa yol açarak osteoporoz gibi durumlara neden olabilir.

D vitamini ve magnezyumun bağışıklık sistemini güçlü tutmada da rolü vardır; D vitamini immünomodülatör aktiviteye sahiptir, yani D vitamini bağışıklık tepkisini değiştirir ve böylece enfeksiyonları ve otoimmün hastalıkları en aza indirir.

Magnezyumun antiflojistik işlevi olduğuna inanılmaktadır, bu da magnezyumun akut inflamasyonun kronik hale gelmesini ve kardiyovasküler ve diyabetik hastalıklar ve nörodejeneratif bozukluklar gibi çeşitli hastalıklara neden olmasını önlediği anlamına gelir. Bu iki besin birlikte çalıştığında, vücut iyi bir bağışıklık tepkisine sahip olur.

ÖNEMLİ: Takviyelerin bilinçsiz kullanımı ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle takviye ürünleri kullanmadan önce mutlaka bir hekime danışın.