Oscar ödüllü oyuncu Gene Hackman ve piyanist eşi Betsy Arakawa, 26 Şubat'ta ABD'nin Santa Fe şehrindeki evlerinde ölü bulunmuştu.
65 yaşındaki Arakawa'nın hantavirüs adı verilen kemirgen kaynaklı bir hastalıktan öldüğünü ortaya çıkarken; ileri derece Alzheimer hastalığı olan Hackman'ın (95) ise bir hafta sonra öldüğü açıklandı.
Çiftin, 12 yaşındaki köpeğinin de açlık ve susuzluktan öldüğü anlaşıldı.
Peş peşe hayata veda eden ve trajik ölümleri günlerce konuşulan ünlü çiftin cenazeleri de adli tıpta sahipsiz kaldı.
Gene Hackman'ın ilk eşi Faye Maltese'den dünyaya gelen üç çocuğunun hiçbiri babalarının ve Betsy Arakawa'nın cenazelerini almaya gitmedi.
Bu durum, oyuncunun çocukları arasında bir anlaşmazlık olduğu yönündeki söylentileri güçlendirdi.
Öte yandan Gene Hackman'ın eski eşi Faye Maltese'den olan üç yetişkin kızı Leslie Ann, Christopher ve Elizabeth, ölüm haberinin ardından "Onu çok özleyeceğiz ve bu kayıptan dolayı perişanız" şeklinde bir ortak açıklama yapmıştı.
MAHKEME DEVREYE GİREBİLİR
Gene Hackman'ın yasal olarak bağlayıcı bir cenaze veya yakılma talimatı bırakıp bırakmadığı belirsizliğini koruyor.
Çocukları, onu nasıl ve nerede defnedecekleri konusunda anlaşamazlarsa; mahkeme devreye girebilir.
Gene Hackman, 1971 yapımı "The French Connection" filmindeki rolüyle en iyi erkek oyuncu Oscar'ını almıştı.
Hackman'ın rol aldığı 100'den fazla film arasında, John Grisham'ın 1996 tarihli romanının uyarlaması olan film Runaway Jury, Francis Ford Coppola imzalı The Conversation, Wes Anderson'ın yönettiği The Royal Tenenbaums gibi yapımlar bulunuyor.
HOLLYWOOD'U NEDEN BIRAKTI?
2008 yılında Reuters'a konuşan usta aktör, artık oyunculuk yapmayacağını açıklamıştı. "Son birkaç yıldır harika bir rol çıkarsa diye bunu söylememem gerektiği söylendi ama artık oyunculuk yapmak istemiyorum" diyen Hackman roman yazma tutkusuna yöneldiğini açıklamıştı.
Oyuncu "Ben bir yıldız olmak için değil, bir aktör olmak için eğitildim. Şöhret, ajanlar, avukatlar ve basınla uğraşmak için değil, rol oynamak için eğitildim" demişti.
