Yıldız Sarayı'ndaki restorasyonda 19.yüzyıla ait süslemeler ortaya çıkarıldı

Beşiktaş’taki Yıldız Sarayı’nda yaklaşık 5 yıl önce başlayan restorasyon çalışmaları sürüyor. Milli Saraylar Başkanlığı tarafından gerçekleştirilen çalışmalarda saray alanı içerisinde bulunan bir çok yapı ile yapıların iç ve dış bölümleri, peyzaj alanları ve mimari tüm detayları restore ediliyor.

Müze olarak da hizmet verecek alanın içindeki yapılardan Sultan II.Abdülhamid’in kız kardeşleri ve kızlarının yaşadığı Çukur Saray’da da çalışmalar devam ediyor. Restorasyon uzmanları tarafından iç duvarlarda gerçekleştirilen çalışmada, duvarlarda yer alan sıva ve alçıların altından 19.yüzyıla ait resim, çizim ve tezyinatlar gün yüzüne çıkarıldı. Milli Saraylar Başkanı Dr.Yasin Yıldız Çukur Saray’daki çalışmalar ve restorasyon süreciyle ilgili bilgi verdi.

"YAKLAŞIK 11 AYI TAMAMLAMIŞ BİR ÇALIŞMA"

Yıldız, "Burada yürütmüş olduğumuz restorasyon çalışması, Yıldız Sarayı’nın bütününde 2018 yılından beri yürütülen restorasyonun bir aşaması. Bu kapsamda daha evvelki yıllardan beri yürüttüğümüz çalışmalarda Yıldız Sarayında Küçük Mabeyin Dairesi, Çit Kasrı, Set Kasrı, Kadınefendiler Birinci Grup Dairesi gibi pek çok yapının ve Hasbahçe’nin restorasyonları tamamlandı. Yine, Yıldız Sarayı’nın tarihi Silahhanesi ve diğer bağlantılı yapıların restorasyonları da tamamlandı. Buralarda şu anda tefriş çalışmaları devam ediyor. Bu gruba yapmış olduğumuz çalışmalarda ise Yıldız Saray Tiyatrosu, Müsahip Ağalar Dairesi ile birlikte içinde bulunduğumuz Kadınefendiler Dairesi olan; Çukursaray’ında restorasyonu yürütüyoruz. Bu çalışma grubu 2023 yılının başında başladı; yaklaşık 11 ayı tamamlamış bir çalışmadır." dedi.

"TARİHİ MİRASIN KORUNMASI YÖNÜNDE ÇOK ÖNEMİ BULGULARA ULAŞTIK"

"Gerçekten burada konuyla ilgili çok önemli sonuçlara ulaşmış durumdayız" ifadesini kullanan Yasin Yıldız, "Daha evvelden tamamı sıvalar ve boyalar altında olan bu odalar; ki burası 90 odadan da büyük bir saray yapısıdır. Çalışmalarımızda bunların altından çok ciddi tezyinatlar (süslemeler) çıktığını gördük. Gerçekten, gerek duvar üzerine, sıva üzerine işlenmiş kalem işleri, gerek duvar ve tavanlarda bulunan tuvale işlenmiş doğa resimleri gibi pek çok özgün yapı ve ahşaplardaki yağlı boyaların altından çıkan desenlerle burada tarihi mirasın korunması yönünde çok önemli bulgulara ulaştık." dedi. 

"19. YÜZYIL YAPILARINDA İLK DEFA KARŞIMIZA ÇIKAN ŞEYLER"

Yıldız, "Tabi burası daha evvelki yıllarda üniversite yapısı olarak kullanılmış. Özellikle saray döneminden sonra uzunca bir dönemi var. Bu dönem boyunca yapılmış çeşitli müdahaleler var. Şu ana kadar yürütülen çalışmalarla biz bu müdahalelerin toparlanmasına yönelik çalışmaları gerçekleştirmiş bulunuyoruz. Elde edilen veriler çok kıymetli. Mesela burada gördüğümüz Beykoz Kasrı, duvara işlenmiş bir tablo, hemen arkamızdaki Beylerbeyi Kasrı, bunların hepsi aslında bu tip 19.yüzyıl yapılarında ilk defa karşımıza çıkan şeyler. Bu yönüyle, burada yaptığımız çalışmanın mesleğimiz açısından çok önemli bulguları içerdiğini söyleyebilirim." şeklinde konuştu.

"SARAYI’MIZIN BİR BÜTÜN OLARAK TOPLUMUMUZLA BULUŞACAK"

"Yıldız Sarayı çok büyük bir külliye; orijinal alanı yaklaşık 600 dönümdür. Bunun tabi önemli bir kısmı şu an Yıldız Parkı olarak toplumumuzun hizmetinde" İfadesini kullanan Yıldız, " Bizim Milli Saraylar Başkanlığı olarak bir yürütmekte olduğumuz müze olarak faaliyete girecek olan Yıldız Sarayı’nın alanı da bunun yaklaşık 150 dönüm. Bunun içerisinde birbirinden çok farklı saray yapıları var. Tabi ki burada en uzun süre hüküm süren Sultan Abdülhamid’in, Yıldız Sarayı’ndaki izi; yapılarda bahçelerde mekanlarda hatta peyzaj düzeninde çok net hissedilebiliyor. Şu ana kadar tamamladığımız binalar itibarıyla Yıldız Sarayı’ndaki tefriş çalışmaları bittiğinde az evvel zikrettiğim binaların önemli bir kısmının açılması mümkün olacak. Ancak, bu grupta; Mızıka-i Hümayun binasında restorasyon çalışması yürütüyoruz.  Bu gruptaki Tiyatro, Müsahip Ağalar, bu gruptaki çalışmaların da önümüzdeki yılın sonuna kadar bitmesini bekliyoruz. Bunların ardından daha dış çeperinde yer alan Yaveran Dairesi, Kiler-i Amire binası gibi binaların da bitmesiyle birkaç yıl içerisinde Yıldız Sarayı’mızın bir bütün olarak toplumumuzla buluşacağını söyleyebilirim." şeklinde konuştu.