Trump'a oy veren Müslümanlar, İsrail yanlısı seçimlerinden rahatsız

YÖNETİM ŞEKİLLENİYOR

Geçen hafta ABD'nin 47. başkanı seçilen Donald Trump, A Takımı'nı oluşturmaya başladı.

Ülkenin yeni yönetimi yavaş yavaş şekillenirken, Trump'ın kabinesi için seçtiği İsrail yanlısı isimler dikkat çekti.

İSRAİL'İN SADIK DOSTU

Trump'ın, İsrail'in sadık bir destekçisi olan görülen Cumhuriyetçi senatör Marco Rubio'yu Dışişleri Bakanı seçmesi, Müslüman seçmenleri hayal kırıklığına uğrattı.

Trump İçin Müslümanlar derneğinin kurucu ortağı olan Philadelphia'lı yatırımcı Rabiul Chowdhury, "Trump bizim sayemizde kazandı ve biz onun dışişleri bakanı ve diğer yönetici seçimlerinden memnun değiliz." dedi.

ABD SEÇİMLERİNE MÜSLÜMAN ETKİSİ

Siyasi analistler, Müslümanların Trump'a verdiği desteğin Michigan'ı kazanmasında etkili olduğunu ve diğer kritik eyaletlerdeki zaferlerde de etkili olmuş olabileceğini düşünüyor.

Trump ayrıca, Batı Şeria'daki İsrail işgalini destekleyen ve Filistin'de iki devletli çözümü "uygulanamaz" olarak nitelendiren eski Arkansas valisi ve koyu İsrail yanlısı muhafazakar Mike Huckabee'yi İsrail büyükelçisi olarak aday gösterdi.

Cumhuriyetçi lider, Birleşmiş Milletler Büyükelçi adayı olarak da Cumhuriyetçi Kongre Üyesi Elise Stefanik'i gösterdi.

Trump'ın önemli bir müttefiki olan ve görevdeki beşinci dönemine giren Stefanik, İsrail'in sadık bir savunucusu konumunda.

"ÇOK HAYAL KIRIKLIĞINA UĞRADIK"

Amerikan Müslüman Katılım ve Güçlendirme Ağı yöneticisi Rexhinaldo Nazarko, Müslüman seçmenlerin Trump'ın barış için çalışan yetkilileri seçmesini umduğunu ancak buna dair hiçbir işaret olmadığını söyledi.

"Çok hayal kırıklığına uğradık," diyen Nazarko, "Bu yönetimin tamamen aşırı İsrail yanlısı, savaş yanlısı insanlarla dolu olduğu anlaşılıyor, bu da Başkan Trump'ın yanında, barış yanlısı ve savaş karşıtı hareketin başarısızlığıdır." ifadelerini kullandı.

"TARİHİ KOALİSYON"

Trump, gayrı resmi seçim sonuçlarının netleşmesinin ardından Florida'da yaptığı zafer konuşmasında Müslüman Amerikalılar vurgusu yapmış ve "tarihin en büyük koalisyonunu kurduklarını" ileri sürmüştü.