Bilim insanları, Kızıldeniz'in Akbe körfezinin dibinde, içinde yüzen hemen hemen her canlıyı öldüren bir "ölü havuzu" keşfetti.
30 metrekareden biraz daha büyük olan havuz, Miami Üniversitesi araştırmacıları tarafından denizin kuzey cebine yapılan 2020 seferi sırasında uzaktan kumandalı bir su altı aracıyla keşfedildi.
Bilim insanları, okyanus yüzeyinin 3 km altında bulunan havuzun, oksijenden yoksun ve ölümcül olduğu kanıtlanan yüksek konsantrasyonlu bir tuz çözeltisi ile dolu olduğunu söyledi.
Communications Earth and Environment adlı bilimsel dergide yayımlanan çalışmanın baş yazarı Sam Purkis, "Yoğun tuzlu suya giren herhangi bir hayvan hemen sersemler veya ölür" diyerek süper tuzlu havuzları "dünyadaki en aşırı ortamlarından” biri olarak nitelendirdi.
Purkis, "Balıklar, karidesler ve yılan balıkları, tuzlu su havuzunu avlamak için kullanıyor gibi görünüyor. Bu yırtıcı, ölümcül havuzun yakınında pusuya yatıyor ve yanlışlıkla içine yüzen hayvanlarla besleniyor” dedi.
Diğer taraftan, bu bilim insanları tarafından keşfedilen ilk tuzlu su havuzu değil. Oşinograflar (okyanus bilimciler) daha önce son 30 yılda Kızıldeniz, Akdeniz ve Meksika Körfezi'ndeki 10’u aşkın" ölümcül havuzu ortaya çıkarmıştı.
Ancak yeni keşif, ölüm havuzu karaya çok yakın olduğu için bilim insanlarında şaşkınlık yarattı. Daha önce, Kızıldeniz'de karaya en yakın tuzlu su havuzu, kıyıdan en az 25 km açıkta bulunmuştu. Ancak bu havuz, Mısır kıyılarından sadece 2 km uzakta ortaya çıkarıldı.
Araştırmacılara göre Kızıldeniz, bilinen en fazla tuzlu su havuzuna sahip. Bu durum ise, bölgede 23 milyon yıl boyunca biriken minerallerin çözülmesinden kaynaklanıyor.
Öte yandan, 2015 yılında, deniz biyologları, Meksika Körfezi'nin yüzeyinin 800 metre altından farklı bir tuzlu su havuzu keşfetti. .Havuz, oluştuğundan bu yana on milyonlarca yıl içinde neredeyse hiç değişmediği çin “Sıcak Salamura Makinesi” olarak adlandırıldı.
Ancak, bilim insanları ölüm havuzlarının çok hücreli canlılar için ölümcül olabilse de mikroorganizmalar açısından zengin olduğunu ve havuzlardaki yoğun minerellerin buraların milyonlara yıl önce yüksek biyoçeşitliliğe sahip bir habitat olduğuna vurgu yaptı.
Puris, “Bu derinlikte, deniz tabanında normalde çok fazla yaşam yoktur. Ancak tuzlu su havuzları zengin bir yaşam kaynağıdır. Yoğun mikrooraganizmalar bulunur ve bu organizmazlar okyanus canlıların beslenmesini destekler. Aynı zamanda buralar hayatın başladığı alanlardır” dedi.
