Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan NTV'de
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, NTV Ankara İstihbarat Şefi Ahmet Ergen'in sorularını yanıtladı.
Corona virüs salgını sürecinin ekonomiye etkisini ölçmek açısından ilk veri, sizin faaliyet alanınızda; dış ticaret/ihracat gelişmeleri. Mart ayı ihracatı corona virüs sürecinden nasıl etkinlendi, rakamlar ne gösteriyor?
"Virüsün dünyada küresel ekonomiye etkisine bakmak lazım. İnsan hayatı kadar ekonomiye de etkileri oldu. Pandemiyi kontrol altına almadan tam etkisini göremeyeceğiz...
IMF Başkanı 2009’dan krizinden daha büyük olduğunu söyledi. Avrupa Merkez Başkanı, AB’nin büyümesini revize etti.
Bütün bunlara baktığınızda biz bu yola iyi başladık. Ocak - şubat ihracatımız yüzde 4 arttı. Kapıların kapanması, Avrupa’nın durumu bizi de etkiledi. Mart ayında İran ihracatı yüzde 82 düştü. Irak’a ihracat yüzde 48’lere düştü. İspanya ve İtalya yüzde 40, Fransa 32,5, Almanya yüzde 14, Çin yüzde 19, İngiltere yüzde 12 düştü...
Bu ay ihracatamızda bir miktar düşme göreceğiz, yüzde 20’lerin altında olacak. Yarın açıklayağız, yüzde 17’ler gibi... Temazsız ticaretle toparlayacağız inşallah en kısa zamanda..."
Süreç devam ediyor ve daha da devam edecek görünüyor. Salgının dünya ticaretine ve elbette bize etkisi ne olur? İhracat/ithalat hedefinde bir revizyon gerekiyor mu?
"Biraz daha beklememiz lazım. Rakamsal konuşabilmek için pandeminin dünyada kontrol altına alınması gerekiyor. Bu olmadan, dünyada ekonomik, ticari ve yatırım ortamının verilerini konuşmak erken. Bazı rakamlarda ciddi revizeler var ama kontrol altına alabileceğiz..."
Corona virüs salgını G20 gündeminde de konuşuldu, görüşüldü. Etkiyi azaltmak için küresel ölçekte planlanan bir adım var mı?
"Burada da gündeme geldi. Cumhurbaşkanımız da liderler toplantısında altını çizmişlerdi. Bir kere korumacılık politikarından vazgeçilmeli. Adil ve serbest ticaretten yana olduğumuzu her zaman bildirdik. Bu doğrultuda görüşlerimizi paylaştık, genel olarak da aynı görüşler dile getirildi.
İçinde bulunduğumuz durumdan dolayı ülkelerin bazı ticari tedbirleri oldu. En azından bunların kısa süreli olması, şeffaf olması ve çok sert olmaması yönünde ortak karar çıktı. İki ay teknik gruplar çalışacak ve sonra G20 ticaret ve yatırım bakanları toplanacak. Biz özellikle göçmenlerin ve yerinden edilmiş insanların pandemiden olumsuz etkilenmemesinin altını çizdik..."
Temassız dış ticaret faaliyetlerinde nasıl bir işleyiş var ve ne ölçüde çözüm olacak?
"G20’de anlattık bunu, çok da ilgi çekti. 1 Mart’ta Irak'la kapılar kapandığında bir çaresini bulacağız dedik. Dorse değişimi, konyteynır değişimi, şoför değişimi yapıyoruz. Tampon bölgede bizim şoförümüz bırakıyor, Irak tarafından şoför alıyor. Teslim alırken de dezenfekte edilip aynı şekilde yapılıyor.
İran’la tampon bölgemiz yok, onların da ihtiyaçları var. İran'a demiryoluyla Kapıköy’den temazsız vagon göderiyoruz. Lokomtifle vagonları itiriyoruz, karşı taraftan çekiyorlar. İnsan teması olmadan devam ediyoruz... Şu anda kapasiteyi iki katına çıkaracak güçteyiz. 80 vagonu hemen 150 vagona çıkarabiliriz...
İran bizim Orta Asya’ya açılan kapımızdı, bunu hemen Gürcistan’a kaydırdık. Kapıları 24 saat çalışır hale getirdik. Bakü-Tiflis-Kars demiryolu kapasitesini de artıracak güçteyiz, yeter ki talep olsun. Üretici ve ihracatçılarımızı demiryolunu kullanmaya davet ediyorum..."
Dünyaya önemli ölçüde maske ihracatı yapan bir ülkeyiz, nasıl işliyor?
"Biz maske üreticisi bir ülkeyiz. Koruma önlemleri vardı, kaldırdık. 1 milyar 300 milyon ve şu anda bunu da iki katına çıkarabiliriz. İlk anda fahiş fiyatlar için devereye girdik. 3 Mart’ta 13 firmadan 9’una fahiş fiyat cezası kesildi. 281 firmanın 191’ine ceza kesildi. Afişe etmedik, ayın ikisinde Reklam Kurulunun gerekçeli kararı firma isimeriyle birlikte yayınlanacak...
Biz maske üretcisi ve ihracatçısı bir ülkeyiz. Fahiş fiyatla maske satanları cezalandıracağız. Önce iç talepler karşılansın diye ön izne bağladık. Sağlık Bakanlığına sıkıntı çıkarmayan, fahiş fiyat uygulamayan firmalarımızın da önünü kapatmamalıyız. İnşallah pandemi geçecek, firmalarımız bu pazarlarda olmaya devam edecekler..."
Fahiş fiyat artışları konusunda denetimler ne ölçüde sonuç verdi, fiyatlarda oturma oldu mu?
"Keşke olmasa ve biz önlemler almak zorunda kalmasak. Fiyatlarda aşağı yönlü bir gidiş var. Örneğin ilk günlerde makarnaya saldırdırlar. Türkiye'de 1 milyon 750 bin ton makarna üretiliyor, yıllık tüketim 750 bin ton. 1 milyon ton fazlamız var. Gıdada ihracatı yapan bir ülkeyiz, biz bu konuda gereğini yapıyoruz..."
Evde kalan vatandaşlar açısından Sanal Ticaret Akademisi'nden bahsetmek gerekirse...
"Her eğitim seviyesinden vatandaşımıza hizmet veriyor. Çok basit bir anlatım söz konusu. Evde bulunduğumuz zamanı iyi değerlendirebileceğimiz bir sistem. Ev hanımlarını da iş insanlarını da davet ediyorum.
TİM aracılığıyla, Türkiye'nin başarılı olduğu bazı sektörlerde burs imkanı veriyoruz. Hem staj imkanı hem de başarılı olanlara iş imkanı; bunu da değerlendirebilirler..."
- Etiketler :
- Haberler -
- İthalat
- ticaret
- e-ticaret
- Ekonomi
- Ruhsar Pekcan
- İhracat
- Corona Virüs