TBMM Başkanı Köksal Toptan, İstanbul'da gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Toptan, ''DTP'lilerin ifade vermesi konusunda çok uğraştınız ama Eylüle ertelendi. DTP'nin de üzerine düşen görevi yapması gerekmiyor mu?'' sorusuna karşılık, şunları söyledi:
"Kesinlikle yapması gerekiyor. Tahriklerden kaçınmaları gerekir. Sonuç itibarıyla bir Anayasa düzenlemesi var, bir mahkeme kararı var. Ne yapmak lazım? Herkes üzerine düşeni yaparsa sorun çözülebilir. Şu yanlış: DTP'liler 'Sadece bize yapılıyor, başkalarına yapılmıyor' diyor. Öyle değil. Şu anda DTP'lilerin, ifadesi alınmak istenen dosyalara benzer 150'den fazla dosyası Meclis'te bekletilmektedir. Bununla ilgili bir işlem yapılmamaktadır. Bir trafik suçu veya seçim suçu işleyen milletvekili gibi bunların dosyaları da dokunulmazlıkları nedeniyle dönem sonuna bırakılmaktadır.
Ancak isnat edilen suçları, dava konusu suçları seçimden evvel işledikleri iddiasıyla dava açıldığı ve bu suçlar Anayasa'nın 14. maddesine giren suçlardan sayıldığı için bu soruşturmalar devam etmektedir. Bunu birbirinden çok iyi ayırmak lazım. Nasıl bir çözüm bulunabilir hep beraber göreceğiz. Herkes olaya dikkatli, tahriklerden kaçınarak elini taşın altına sokmak niyetiyle, iyi niyetiyle yaklaşırsa bütün sorunlarda olduğu gibi bu sorunu da aşarız diye düşünüyorum."
Toptan, DTP'lilerin "Kesinlikle ifade vermeyiz" dediklerinin hatırlatılması üzerine, "Kabadayılığa gerek yok. 'Gitsinler, versinler' demiyoruz. Aslında onlar belki de yani insanın aklına o ihtimal geliyor; polis gelsin, bizi evden alsın, ifadeye götürsün, o fotoğraf da bütün dünyaya, Avrupa'ya yayılsın mı istiyorlar. Yani bunu istemiyorlarsa daha dikkatli konuşmalılar diye düşünüyorum" dedi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Meclis Başkanlığı'ndan DTP'li milletvekillerine seyahatler nedeniyle ulaşamadıklarını içeren bir yazı gelmesinin ardından, sözkonusu vekillerin polis zoruyla getirilmesine dönük bir karar almamıştı. Böylece kriz, Eyül ayına ertelenmişti.
KÜRT AÇILIMI TARTIŞILSIN
Bir gazetecinin, ''Gündeme gelen Kürt açılımı konusunda ne düşünüyorsunuz?'' sorusuna Toptan, ''Tartışılsın. Sayın Cumhurbaşkanı söyledi. Türkiye tartışıyor. Tartışılmasında yarar var'' yanıtını verdi.
Bir gazetecinin, "Mayın patlaması sonucu 6 asker şehit oldu. DTP'nin bu konudaki açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:
"Bir taraftan terörü bitirmek konusundaki arayışlar, gayretler sürerken, diğer taraftan bu eylemlerin devam etmesi hiç kuşku yok ki süreci olumsuz etkilemektedir. Herkesin teröre karşı açık net tavır koyması lazım. Terör korumasız bırakılmalıdır. Çünkü terör insanlık suçudur. Bugün birilerine zarar verebilir, yarın başkasına döner. Küresel bir tehlike ve tehdit olarak terör herkes tarafından anlaşılmadıkça ve algılanmadıkça çözüm bulmak zor olur. O nedenle bugün teröre kol kanat geren yahut müsamaha gösteren veya sempatiyle bakan ülkeler de bu konuda dikkatli hareket etmek zorundadırlar. Küresel bir güç birliği yapılırsa daha rahat ve etkin bir mücadele yapılır."
Toptan, ''DTP'lilerin ifade vermesi konusunda çok uğraştınız ama Eylüle ertelendi. DTP'nin de üzerine düşen görevi yapması gerekmiyor mu?'' sorusuna karşılık, şunları söyledi:
"Kesinlikle yapması gerekiyor. Tahriklerden kaçınmaları gerekir. Sonuç itibarıyla bir Anayasa düzenlemesi var, bir mahkeme kararı var. Ne yapmak lazım? Herkes üzerine düşeni yaparsa sorun çözülebilir. Şu yanlış: DTP'liler 'Sadece bize yapılıyor, başkalarına yapılmıyor' diyor. Öyle değil. Şu anda DTP'lilerin, ifadesi alınmak istenen dosyalara benzer 150'den fazla dosyası Meclis'te bekletilmektedir. Bununla ilgili bir işlem yapılmamaktadır. Bir trafik suçu veya seçim suçu işleyen milletvekili gibi bunların dosyaları da dokunulmazlıkları nedeniyle dönem sonuna bırakılmaktadır.
Ancak isnat edilen suçları, dava konusu suçları seçimden evvel işledikleri iddiasıyla dava açıldığı ve bu suçlar Anayasa'nın 14. maddesine giren suçlardan sayıldığı için bu soruşturmalar devam etmektedir. Bunu birbirinden çok iyi ayırmak lazım. Nasıl bir çözüm bulunabilir hep beraber göreceğiz. Herkes olaya dikkatli, tahriklerden kaçınarak elini taşın altına sokmak niyetiyle, iyi niyetiyle yaklaşırsa bütün sorunlarda olduğu gibi bu sorunu da aşarız diye düşünüyorum."
Toptan, DTP'lilerin "Kesinlikle ifade vermeyiz" dediklerinin hatırlatılması üzerine, "Kabadayılığa gerek yok. 'Gitsinler, versinler' demiyoruz. Aslında onlar belki de yani insanın aklına o ihtimal geliyor; polis gelsin, bizi evden alsın, ifadeye götürsün, o fotoğraf da bütün dünyaya, Avrupa'ya yayılsın mı istiyorlar. Yani bunu istemiyorlarsa daha dikkatli konuşmalılar diye düşünüyorum" dedi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Meclis Başkanlığı'ndan DTP'li milletvekillerine seyahatler nedeniyle ulaşamadıklarını içeren bir yazı gelmesinin ardından, sözkonusu vekillerin polis zoruyla getirilmesine dönük bir karar almamıştı. Böylece kriz, Eyül ayına ertelenmişti.
KÜRT AÇILIMI TARTIŞILSIN
Bir gazetecinin, ''Gündeme gelen Kürt açılımı konusunda ne düşünüyorsunuz?'' sorusuna Toptan, ''Tartışılsın. Sayın Cumhurbaşkanı söyledi. Türkiye tartışıyor. Tartışılmasında yarar var'' yanıtını verdi.
Bir gazetecinin, "Mayın patlaması sonucu 6 asker şehit oldu. DTP'nin bu konudaki açıklamalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusunu ise şöyle yanıtladı:
"Bir taraftan terörü bitirmek konusundaki arayışlar, gayretler sürerken, diğer taraftan bu eylemlerin devam etmesi hiç kuşku yok ki süreci olumsuz etkilemektedir. Herkesin teröre karşı açık net tavır koyması lazım. Terör korumasız bırakılmalıdır. Çünkü terör insanlık suçudur. Bugün birilerine zarar verebilir, yarın başkasına döner. Küresel bir tehlike ve tehdit olarak terör herkes tarafından anlaşılmadıkça ve algılanmadıkça çözüm bulmak zor olur. O nedenle bugün teröre kol kanat geren yahut müsamaha gösteren veya sempatiyle bakan ülkeler de bu konuda dikkatli hareket etmek zorundadırlar. Küresel bir güç birliği yapılırsa daha rahat ve etkin bir mücadele yapılır."