HALK TV'DEKİ SÖZLERİ
Müjdat Gezen (75) ve Metin Akpınar (77), bir televizyon programındaki açıklamaları nedeniyle haklarında başlatılan soruşturma kapsamında ifade verdi.
Savcılıktaki ifadelerinin ardından Akpınar ve Gezen, haklarında adli kontrol tedbirleri uygulanması talebiyle hakimliğe sevk edildi.
İki isim, buradaki ifadelerinin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Metin Akpınar ve Müjdat Gezen hakkında, haftada bir gün en yakın polis merkezinde imza atma ve yurt dışına çıkış yasağından oluşan adli kontrol tedbirlerinin uygulanmasına hükmedildi.
Polis ekipleri, savcılığın ifade vermeye çağırması üzerine sabah saatlerinde Müjdat Gezen ve Metin Akpınar'ın Kadıköy'deki evlerine gitti.
Sivil ekip otosuna bindirilen Akpınar, polis eşliğinde İstanbul Anadolu Adalet Sarayı'na getirildi. Akpınar, daha sonra, ifade işlemleri için savcılığın bulunduğu bölüme geçti.
METİN AKPINAR'IN İLK SÖZLERİ
Metin Akpınar, "Savcı Bey çağırdı. İfade vermeye gidiyoruz" dedi. Akpınar adliye bahçesinde basın mensuplarının kendisine sorduğu ''Bunu bekliyor muydunuz?'' sorusuna "Tabii ki" diye cevap verdi. Akpınar "Evden hastaneye mi yoksa direkt buraya mı getirildiniz?" sorusuna ise "Hayır, buraya geldim" karşılığını verdi.
MÜJDAT GEZEN'İN İLK SÖZLERİ
Gezen ise, kendi aracıyla avukatı ve eşiyle İstanbul Anadolu Adalet Sarayı'na geldi. Polis ekipleri de Gezen'e eşlik etti. Adliyede Müjdat Gezen'i avukatı Celal Ülgen karşıladı. Müjdat Gezen, daha sonra, ifade işlemleri için savcılığın bulunduğu bölüme geçti.
Gezen'e adliyeye girişinde gazetecilerin "Gözaltına alınmayı bekliyor muydunuz?" sorusu üzerine, avukatı Ülgen araya girerek, "Gözaltı yok" diye konuştu.
Müjdat Gezen, basın mensuplarının "Soruşturmayı bekliyor muydunuz?'' sorusuna "Bir şey çıkmaz bundan" yanıtını verdi.
SERBEST BIRAKILDILAR
Metin Akpınar ve Müjdat Gezen, savcılıktaki ifadelerinin ardından haklarında adli kontrol tedbirleri uygulanması talebiyle hakimliğe sevk edildi. Akpınar ve Gezen yurt dışına çıkış yasağı konularak adli kontrolle serbest bırakıldı.
İFADELERİ ORTAYA ÇIKTI
Müjdat Gezen'in savcılık ifadesinde, Halk Arenası adlı programda yaptığı konuşmanın kendisine ait olduğunu belirterek, TV programındaki sözleri mizah amaçlı söylediğini, herhangi bir hakaret kastı bulunmadığını anlattığı öğrenildi.
Metin Akpınar'ın da savcılıktaki ifadesinde, konuşmasının kendisine ait olan bir söz olmadığını belirterek, "Bu sözler, demokrasinin tarifi akademisyenler tarafından dile getirilmiş çeşitli demokrasi tanımıdır. Birbiriyle aynı düşünmeyenlerin şiddet unsuru kullanmaksızın birlikte yaşayabildikleri rejimin adı demokrasidir. Bu açıklamaya ulaşmakta benim samimi temennimdir. Temennilerimi dile getirmek için bu şekilde bir açıklama yapmıştım. Aslında çağdaş demokrasinin tanımını yapmış oldum. Allah korusun bu rejimin dışına çıkılırsa güzel ülkemize yazık olur. Tarihte gördüğümüz faşist liderler Mussolini'dir, Hitler'dir. Bunların uyguladıkları ve düştükleri duruma düşülmemesi için söylediğim sözlerdir. Medyanın yorumladığı gibi Sayın Cumhurbaşkanımızı hedef göstermek gibi bir niyetim ne aklımdan ne de gönlümden geçer. Ben Sayın Cumhurbaşkanımızı kastederek bu cümleleri kullanmadım" dediği öğrenildi.
Gezi olayları ile ilgili konuşmasında söylediği sözlerin açık ve net olduğunu, söylediklerinin arkasında olduğunu dile getiren Akpınar'ın, "Burada çağdaş demokrasi tanımında olduğu gibi birbirleriyle aynı düşünmeyenlerin birlikte yaşayabilmelerinin örneğidir diye düşünüyorum Gezi olayları" ifadelerini kullandığı aktarıldı.
AK Parti'ye oy verenlerle ilgili yaptığı konuşması için Metin Akpınar'ın şunları söylediği belirtildi:
"Benim AK Parti'ye oy verenlerin karbonhidrat kafalı olduklarına ilişkin bir imalı konuşmam söz konusu değildir. Ben o konuşmamda milletimizin bir bölümünün karbonhidratla beslenmeye mecbur bırakılmasına karşı çıktığım için 'Toplumumuzun büyük bir bölümü karbonhidratla beslenmek zorunda bırakılmıştır' diye söylemiştim. Bu sözlerimde AK Parti'ye oy verenlere karşı olarak kastım veya imalı konuşmam söz konusu değildir. Özlemim bütün Türk toplumunun proteinle beslenmesidir. Ben üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Cumhurbaşkanıma hakaret kastım yoktu. Yine Türkiye Cumhuriyeti hükümetine karşı silahlı bir isyanda da bulunmadım. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmedim. Suç ve suçluyu da övmedim."
AVUKATLARINDAN AÇIKLAMA
Metin Akpınar ve Müjdat Gezen'in adli kontrol şartıyla serbest bırakılmalarının ardından avukatları açıklama yaptı.
Anadolu Adliyesi çıkışında avukatı Celal Ülgen ile kameralar karşısına geçen Müjdat Gezen, "Ben konuşacaksam yeni bir suç oluşturabilir, onun için konuşmak istemiyorum. Hakareti yapan Cumhurbaşkanı hakaretten yargılanan Müjdat Gezen. Adli sistem değişmiş, hayırlı uğurlu olsun" ifadelerini kullandı.
Gezen'in ardından konuşan avukatı Ülgen ise mahkemenin adli kontrol talebine itirazda bulunacaklarını dile getirerek "Son durum, adli kontrol tedbiriyle, haftada bir imza vermek suretiyle serbest bırakılmalarına karar verildi. Ancak bu durumu bile bizim kanıksamamız doğru değil. Bu ülkenin aydınlarının, tiyatrocularının, yazarlarının böyle artık karakollara imza vermeye çağrılması da sizlerin, basın mensuplarının takdirinde olan bir durumdur. Biz itirazımızı da yapacağız. Yurt dışı yasağıyla ilgili kesin olarak bir şey yok ama hükmün onu da kapsadığını düşünüyorum" açıklamasını yaptı.
Metin Akpınar'ın avukatı İrem Hekimoğlu da, Akpınar'ın yorulmasını istemediği için müvekkili adına açıklama yaptığını belirtti.
Hekimoğlu, konuşmasında şu değerlendirmelerde bulundu:
"Sabah saatlerinde Metin Bey ifade için savcılığa çağrıldı. Geldik, ifademizi verdik, akabinde Sulh Ceza Hakimliği’ne sevk edildi. Cumhurbaşkanı'na yapılan hakaret suçlamasıyla kendisinin ifadesini aldılar. Biz tabii bütün suçlamaları reddettik. Kendisinin böyle bir niyeti yoktur, böyle bir amacı da yoktur. Söylenen sözler demokrasinin tanımı yapılarak söylenmiş sözlerdir. Ülkemizde faşizm olduğuyla ilgili herhangi bir beyanı da olmamıştır. Bütün bunları reddettik. Kendisi denetimli kontrolle serbest bırakıldı. Şu anda sağlığı da iyi, kendisi de iyi, şu an bir sıkıntımız yok."
Hekimoğlu, müvekkili hakkında herhangi bir gözaltı kararı olmadığını, fakat buna rağmen polis nezaretinde getirilmesini doğru bulmadığını kaydetti.
BAŞSAVCILIK AÇIKLAMASI
Bu arada İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklamada, Uğur Dündar tarafından sunulan "Halk Arenası" adlı programa katılan Müjdat Gezen ve Metin Akpınar'ın "Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanı'nı hedef alarak hakaret içerikli sözler söyleyip darbe ve ölüm tehdidinde bulundukları" yönünde medyada haberler yer aldığının öğrenilmesi üzerine işin aslını araştırmak ve sorumlular hakkında yasal gereğine tevessül etmek amacıyla soruşturma başlatıldığı hatırlatıldı.
İlgili programa ait kayıtlar açık kaynaklardan temin edilerek muhafaza altına alındıktan sonra dökümü yapılmak üzere bilirkişiye tevdi edildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Bu soruşturma kapsamında Kadıköy İlçe Emniyet Müdürlüğü'ne müzekkere yazılarak şüphelilerin savunmaları alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığımızda hazır edilmeleri yönünde talimat verilmiştir. Sunulan bilirkişi raporunda yer alan konuşmalar değerlendirilerek şüpheli Müjdat Gezen hakkında 'Cumhurbaşkanı'na hakaret', şüpheli Metin Akpınar hakkında ise 'halkı hükümete karşı silahlı isyana tahrik', 'Cumhurbaşkanı'na hakaret', 'halkın bir kesimini aşağılama ve suçu ve suçluyu övme' suçlarından adli işlem yapılmıştır.
Bugün saat 11.00 civarında adliyemizde hazır olup ifadeleri alınan şüphelilerden Müjdat Gezen 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' suçundan, Metin Akpınar ise 'halkı hükümete karşı silahlı isyana tahrik' ve 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' suçlarından adli kontrol talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilmiş, her iki şüpheli hakkında 'yurt dışına çıkışı yasaklanmak' ve 'haftada bir gün karakola imza vermek' suretiyle adli kontrol kararı verilmiştir."
Halk TV'de Uğur Dündar'ın sunduğu Halk Arenası programına konuk olan sanatçı Metin Akpınar burada yaptığı konuşmada "Eğer patolojisi yoksa özgür iradesiyle bireylerin geleceklerini tayin edebildikleri bir rejim demokrasidir. Bizim bu kargaşadan kurtulmamızın tek çaresi de demokrasi diye düşünüyorum. Oraya ulaşabilirsek ne ala kavga dövüş olmaz biz bu işin içinden çıkarız, ulaşamazsak her faşizmin olduğu gibi karşılaştığı gibi belki liderini ayağından asarlar, belki mahzenlerde zehirlenerek ölür, belki adı geçen başka liderlerin yaşadığı gibi kötü sonları yaşayabilir ama bize yazık olur. Kim Rusya'ya döndüyse, iktidardan gitti. Adnan Menderes de randevu almıştı ihtilal oldu. Süleyman Demirel aynı şekilde kuzeye döndüğü zaman ihtilal oldu. Bakalım darısı kimin başına" ifadelerini kulanmıştı.
İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Müjdat Gezen ve Metin Akpınar'ın, haklarında başlatılan soruşturma kapsamında, savunmaları alınmak üzere Cumhuriyet Başsavcılığı'na davet edildiğini bildirmişti.