İlişkili Haberler
Son dakika haberi!
23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM'nin açılışının 103'üncü yıl dönümü dolayısıyla özel oturum düzenlendi.
Açılış konuşmasını yapan Meclis Başkanı Şentop, Genel Kurulu son kez yönetti.
Şentop, "27. dönemin son oturumunda bir araya gelmiş bulunuyoruz. Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ve Türkiye Büyük Millet Meclisimizin 103. açılış yıl dönümü milletimize, soydaş ve akraba topluluklara ve mutluluğumuzu, kederimizi yüreğinde hissedecek kadar Türkiye'yi seven farklı coğrafyalardaki bütün dostlarımıza kutlu olsun. TBMM'nin açılışı, millet iradesinin temsili anlamına gelen büyük değişimin başlangıcıdır." dedi.
Deprem felaketiyle nedeniyle buruk bir bayram geçirdiklerini ifade eden Şentop, "6 Şubat'ta gerçekleşen 50 binden canımızın hayatını kaybettiği, 108 bin kardeşimizin yaralandığı asrın felaketi saydığımız depremler sebebiyle yüreğimiz buruk, gönlümüz yaslıdır." diye konuştu.
14 Mayıs seçimlerine yönelik de mesajlar veren Şentop, "Gerçekleşecek seçimlerin, bugüne kadar olduğu gibi adil ve şeffaf bir şekilde yapılacağından kimsenin kuşkusu olmamalıdır." ifadelerini kullandı.
"HAYATİ ÖNEMDE BİR SEÇİME GİTMEKTEYİZ"
Şentop'un açıklamalarının satırbaşları şöyle:
TBMM, milleti teşkil eden farklı kesim, fikir ve kökenden temsilcilerin, milli gaye uğruna dayanışmasının, uyumunun daima rehber edilecek bir örneğidir. Bizim mayamızda barışı korumak, tuzakları bozmak, savaştan uzak durmak, savaş kaçınılmaz olduğu noktada ise destansı zaferler kazanmak vardır.
Nerede mazlum bir millet varsa, orada olmayı görev biliriz.
Türkiye olarak hayati önemde bir seçime gitmekteyiz. 14 Mayıs'ta gerçekleşecek seçimlerin, bugüne kadar olduğu gibi adil ve şeffaf bir şekilde yapılacağından kimsenin kuşkusu olmamalıdır.
Türkiye'nin terörü bitme noktasına getirmesinde, sınırları dışında terör odaklarını işlemez kılmasında en önemli etken savunma sanayiinde yapılan dev hamlelerdir.
"SON KEZ HUZURLARINIZDAYIM"
AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım da özel oturumda konuştu.
Yıldırım'ın açıklamalarının satırbaşları şöyle:
İlk Meclisimizden bugüne kadar bu yüce çatı altında vekaletname görevini üstlenen bütün vekillerimize şükranlarımı sunuyorum. 27. Yasama Yılı’nın bu son özel toplantısında yasama dönemi içerisinde hayatını kaybeden Deniz Baykal, Yakup Taş, İmran Kılıç, İsmet Uçma, Markar Esayan, Kazım Arslan, Erdin Bircan milletvekillerimize de Allah’tan rahmet diliyorum.
Aziz milletimizin her iki bayramını da yürekten tebrik ediyorum. Allah devletimizi, milletimizi payidar kılsın nice bayramlara kavuştursun. Dünyanın hiçbir ülkesinde eşi olmayan 23 Nisan Çocuk Bayramı, Türkiye’nin ve dünyanın bütün çocukları için kutlu olsun. Allah Türkiye’nin ve dünyanın bütün çocuklarının, umudunu, geleceğini ve yüzünü güldürsün.
Bu konuşma şahsım için özel bir anlam ifade ediyor. Milletvekili, bakan, başbakan, TBMM Başkanı gibi şerefli görevlerle çıktığım bu millet kürsüsünde son kez huzurlarınızdayım.
Önümüzdeki yasama döneminde bu Meclis’te görev yapan milletvekillerimizin yarıdan fazlası olmayacak. Ben de onlardan biriyim. İnsan işiyle, eseriyle yâd edilir. Hepimizin karnesini millet veriyor. Umarım ve dilerim ki naçizane ismimiz bu büyük millete hizmet etmiş birisi olarak anılır.
"ÇÖZÜM MERKEZİ OLMAK ZORUNDADIR"
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu da Meclis'in özel oturumunda açıklamalarda bulunuyor.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları şöyle:
TBMM, tüm dertlerimizin ve ülkemizin sorunlarının çözüm merkezi olmak zorundadır. TBMM, tek adam rejiminin taakümüne teslim edilmiştir. Laik eğitim yerle yeksan edilmiştir. Kamu harcamalarında yolsuzluk yegane yöntem olarak benimsenmiştir.
Umutsuz olmak için hiçbir neden yoktur. Biz Mustafa Kemal'in çocuklarıyız. Bir dönemin sona ermekte olduğunu görüyoruz.
Cumhuriyet'imizi kalıcı bir şekilde demokrasiyle taçlandıracağız. Tüm dünya demokrasilerine örnek olacak. Kimseyi ötekileştirmeyi, kin tutmamayı insan haklarının en temel ilkeleri olduğu deneyimlenecek.
418 milyar doların hesabının sorulacağı bir döneme yaklaşıyoruz. Terör örgütlerinin ve yer altı suç örgütlerinin kökünün kazanacağı bir döneme yaklaşıyoruz. Cumhurbaşkanının bile özgürce eleştirilebileceği bir döneme yaklaşıyoruz. Köy okullarının yeniden açılacağı bir döneme yaklaşıyoruz. 5'li çetelerinin saltanatının sona ereceği bir döneme yaklaşıyoruz. GATA olmak üzere tüm askeri hastanelerin açılacağı bir döneme yaklaşıyoruz. Deprem konutlarının ve dükkanlarının hak sahiplerine ücretsiz verileceği bir döneme yaklaşıyoruz.
Dünyaya örnek olacak yeni bir dönemin eşiğindeyiz. 100 yıl önce olduğu gibi egemnlik kayıtsız ve şartsız milletin olacak. Türkiye'ye bahar geldiğinde göreceksiniz tüm dünyaya bahar gelecek.
Bu kürsüden milletvekili sıfatıyla son sözüm şudur: Milletin istikblalini yine milletin azim ve kararlılığı kurtaracaktır.