Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a suikast iddiasıyla başlayan ve kozmik odaların aranmasına kadar süren süreçte Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un kilit bir rol oynadığı ileri sürüldü.
Milliyet gazetesinden Fikret Bila’nın haberine göre özel yetkili savcı Mustafa Bilgili 25 Aralık 2009 günü Seferberlik Ankara Bölge Başkanlığı’na geldi. Genelkurmay Başkanlığı’nın adli müşavirlik yetkilileriyle görüştü. Hâkim kararının gereği olarak söz konusu subayların çalıştığı ofiste arama yaptı, kişisel bilgisayarlarındaki verileri aldı.
Savcı kilitli iki odayı da aramak istedi. Kendisine bu odaların kozmik bilgi ve belgelerin muhafaza edildiği odalar olduğu belirtilerek CMK’nın 125. maddesi hükmü hatırlatıldı. Savcı, 125. madde hükmünü bildiğini, bu odaların aranmasına hakim ve mahkeme heyetinin yetkili olduğunu söyledi. Nöbetçi Hâkim Kadir Kayan davet edildi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi nöbetçi Hâkim Kayan, gece yarısı Bölge Başkanlığı’na geldi. Kozmik odada nasıl arama yapılabileceği konusunda adli müşavirlik yetkilileriyle konuşuldu. Yasa hükmü, arama kapsamı konusunda karşılıklı görüşler dinlendikten sonra, Hâkim Kayan, ertesi gün aramaya başlamak üzere kozmik odalar dahil her yeri mühürletti. Ayrıca odaların camları da dışarıdan bir itfaiye aracı yardımıyla aynı hâkimin gözetiminde mühürlerdi.
Arama konusunu düzenleyen 125. madde tartışmalıydı. Aramanın usulü ve kapsamı konusunda farklı görüşler vardı. Bu durum üzerine Genelkurmay Adli Müşavirliği, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’a hukuki durum ve tartışmalarla ilgili olarak bir brifing verdi.
Brifingde, 125. maddenin, kozmik evrak için ancak kovuşturma aşamasında inceleme izni verdiği, soruşturma aşamasında vermediği görüşü iletildi. Bu görüşe rağmen Orgeneral Başbuğ, brifingi aldıktan sonra, “Aramaya engel olursak kamuoyunda yanlış anlaşılır. Sanki bir şeyleri örtüyör, gizliyor, saklıyormuşuz gibi bir izlenim doğar. Tereddüt yaratmaya gerek yok. Bir şey saklamıyoruz, kapıları açın. İleriye dönük olarak hukuki haklarımızı da kullanın” diye özetlenebilecek bir emir verdi. Kozmik kapılar Orgeneral Başbuğ’un bu emriyle açıldı
Ertesi gün Hâkim Kadir Kayan’ın mühürlediği odalar kendi gözetiminde açıldı. Kozmik odalarda arama süreci başladı. Orgeneral Başbuğ, hâkimin taleplerinin yerine getirilmesi ve kendisine yardımcı olunması emrini de verdi. Hâkimin çalışmalarına gözaltına alınan 8 subay katılmadı. Bölge başkanlığında görevli diğer subaylar yardımcı oldular. Hâkim Kayan, kozmik odalardaki her türlü bilgi ve belgeyi gözden geçirmeye başladı. Zaman zaman dosyalar hakkında yetkili subaydan bilgi aldı. İlgili gördüğü evrakı inceledi. İlgili görmediklerine bakmadı. Ancak hâkim ihtiyaç duyduğu tüm bilgi ve belgelere baktı.
SÜRESİ DOLAN EVRAK YAKILIYOR
Askeri mevzuata göre, Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda yönergeler gereğince süresi dolan evrak imha ediliyor. Bu işlem yönergeye göre yapılıyor. Evrak, niteliklerine göre (A), (B) ve (C) harfleriyle damgalanıyor. Taşıdıkları harfe göre bu evrak belirli bir süre muhafaza ediliyor. Süreleri dolunca da önce makinede kırpılıyor sonra başka bir binada yakılıyor. Ancak, hangi evrakın yakıldığı bir tutanakla tespit ediliyor ve üç görevli subay tarafından imza altına alınıyor.
Aralık ayında tüm evrak yeniden taranıyor ve süresi dolduğu halde imha edilmeyen varsa onlar da aynı usulle imha ediliyor.Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda bu şekilde imha edilen evrak mahiyetini gösteren tutanaklar savcıya teslim edilmiş durumda. Bir başka deyişle savcı hangi evrakın imha edildiği bilgisine dahi sahip.
Milliyet gazetesinden Fikret Bila’nın haberine göre özel yetkili savcı Mustafa Bilgili 25 Aralık 2009 günü Seferberlik Ankara Bölge Başkanlığı’na geldi. Genelkurmay Başkanlığı’nın adli müşavirlik yetkilileriyle görüştü. Hâkim kararının gereği olarak söz konusu subayların çalıştığı ofiste arama yaptı, kişisel bilgisayarlarındaki verileri aldı.
Savcı kilitli iki odayı da aramak istedi. Kendisine bu odaların kozmik bilgi ve belgelerin muhafaza edildiği odalar olduğu belirtilerek CMK’nın 125. maddesi hükmü hatırlatıldı. Savcı, 125. madde hükmünü bildiğini, bu odaların aranmasına hakim ve mahkeme heyetinin yetkili olduğunu söyledi. Nöbetçi Hâkim Kadir Kayan davet edildi.
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi üyesi nöbetçi Hâkim Kayan, gece yarısı Bölge Başkanlığı’na geldi. Kozmik odada nasıl arama yapılabileceği konusunda adli müşavirlik yetkilileriyle konuşuldu. Yasa hükmü, arama kapsamı konusunda karşılıklı görüşler dinlendikten sonra, Hâkim Kayan, ertesi gün aramaya başlamak üzere kozmik odalar dahil her yeri mühürletti. Ayrıca odaların camları da dışarıdan bir itfaiye aracı yardımıyla aynı hâkimin gözetiminde mühürlerdi.
Arama konusunu düzenleyen 125. madde tartışmalıydı. Aramanın usulü ve kapsamı konusunda farklı görüşler vardı. Bu durum üzerine Genelkurmay Adli Müşavirliği, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’a hukuki durum ve tartışmalarla ilgili olarak bir brifing verdi.
Brifingde, 125. maddenin, kozmik evrak için ancak kovuşturma aşamasında inceleme izni verdiği, soruşturma aşamasında vermediği görüşü iletildi. Bu görüşe rağmen Orgeneral Başbuğ, brifingi aldıktan sonra, “Aramaya engel olursak kamuoyunda yanlış anlaşılır. Sanki bir şeyleri örtüyör, gizliyor, saklıyormuşuz gibi bir izlenim doğar. Tereddüt yaratmaya gerek yok. Bir şey saklamıyoruz, kapıları açın. İleriye dönük olarak hukuki haklarımızı da kullanın” diye özetlenebilecek bir emir verdi. Kozmik kapılar Orgeneral Başbuğ’un bu emriyle açıldı
Ertesi gün Hâkim Kadir Kayan’ın mühürlediği odalar kendi gözetiminde açıldı. Kozmik odalarda arama süreci başladı. Orgeneral Başbuğ, hâkimin taleplerinin yerine getirilmesi ve kendisine yardımcı olunması emrini de verdi. Hâkimin çalışmalarına gözaltına alınan 8 subay katılmadı. Bölge başkanlığında görevli diğer subaylar yardımcı oldular. Hâkim Kayan, kozmik odalardaki her türlü bilgi ve belgeyi gözden geçirmeye başladı. Zaman zaman dosyalar hakkında yetkili subaydan bilgi aldı. İlgili gördüğü evrakı inceledi. İlgili görmediklerine bakmadı. Ancak hâkim ihtiyaç duyduğu tüm bilgi ve belgelere baktı.
SÜRESİ DOLAN EVRAK YAKILIYOR
Askeri mevzuata göre, Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda yönergeler gereğince süresi dolan evrak imha ediliyor. Bu işlem yönergeye göre yapılıyor. Evrak, niteliklerine göre (A), (B) ve (C) harfleriyle damgalanıyor. Taşıdıkları harfe göre bu evrak belirli bir süre muhafaza ediliyor. Süreleri dolunca da önce makinede kırpılıyor sonra başka bir binada yakılıyor. Ancak, hangi evrakın yakıldığı bir tutanakla tespit ediliyor ve üç görevli subay tarafından imza altına alınıyor.
Aralık ayında tüm evrak yeniden taranıyor ve süresi dolduğu halde imha edilmeyen varsa onlar da aynı usulle imha ediliyor.Seferberlik Bölge Başkanlığı’nda bu şekilde imha edilen evrak mahiyetini gösteren tutanaklar savcıya teslim edilmiş durumda. Bir başka deyişle savcı hangi evrakın imha edildiği bilgisine dahi sahip.