Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında kurulan Geçici Bakanlar Kurulu'nun ikinci toplantısı saat 14.45'te Çankaya Köşkü'nde başladı.
Toplantıda Geçici Bakanlar Kurulu'nda görev alan Avrupa Birliği Bakanı Ali Haydar Konca ile Kalkınma Bakanı Müslüm Doğan, Bakanlar Kurulu üyeliğinden istifalarını Başbakan Davutoğlu'na sundu.
Başbakan Davutoğlu, iki bakanın istifasını kabul ederek, anayasal zorunluluk gereği oluşturulan seçim hükümetinde yer almaları sebebiyle Konca ve Doğan'a teşekkür etti.
BAŞBAKAN DAVUTOĞLU İSTİFA KARARINI DEĞERLENDİRDİ
Davutoğlu'nun Konca ve Doğan'a, hükümete katılmak kadar ayrılmanın da kendi kararları olduğunu ifade ettiği öğrenildi.
Geçici Bakanlar Kurulu'nda boşalan iki bakanlık için en kısa zamanda görevlendirme yapılacağı kaydedildi.
NEDEN İSTİFA ETTİLER?
2 HDP'li bakan, kameraların karşısına geçti ve istifa nedenlerini anlattı. AB Bakanlığı görevinden ayrılan Ali Haydar Konca, "Fiilen bu görevi yürütmekteki zorluklar nedeniyle istifa ettik" dedi. Konca, hem Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, hem AK Parti'yi, hem de CHP ve MHP'yi sert sözlerle eleştirdi.
Ali Haydar Konca özetle şunları söyledi:
''Bildiğiniz gibi Türkiye’de seçim sonrası tabloda koalisyon oluşturulamaması, ya da oluşmaması sonucu Anayasa’ya göre geçici hükümeti kurulmasına yol açmış oldu. Biz de HDP’nin vekilleri olarak seçilmiş iki bakan sıfatıyla görev aldık. Bir süredir görevi yürütmeye çalışıyorduk. Ancak fiilen görevi yürütmedeki olumsuzluklar, zorluklar nedeniyle bugün istifa etmiş bulunuyoruz.
Seçim öncesinde saray tarafından tekmelenen çözüm masası seçimden sonra tamamen devrilmiş 90'lı yılları aşan savaş konsepti devreye konmuştur. Dolmabahçe mutabakatıyla aralanan barış kapısı sarayın ve AKP'nin iktidar hesaplarıyla tamamen kapatılmış, Kürt illeri başta olmak üzere tüm Türkiye adeta bir cehennem yerine pervasızca çevrilmiştir.
Öte yandan seçim öncesinden başlayarak, saray ve talimatlandırılmış AKP, seçim sonrasında da açık bir şekilde anayasal ihlaller yaparak defalarca suç işlemişlerdir. Yasal sürenin bitimine bir hafta kalmasına rağmen, CHP Genel Başkanına hükümet kurma görevinin verilmemesi, seçim hükümeti kurulurken de tarafsızlık ilkelerinin hiçe sayılması sadece iki örnek olarak gösterilebilir.
Tüm bu yasal ve anayasal suçları tek tek detaylandırmaya gerek durmuyoruz. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, fiili olarak rejimi değiştirdiğini ifade etmesi, yeni anayasal düzenleme istemesi bile darbe konseptinin geldiği aşamayı açık şekilde ele vermiştir. Darbe konseptini, Lice, Silvan, Diyarbakır, Hakkari, Silopi, Cizre, Dersim başta olmak üzere tüm halklarımız ve dünya kamuoyu yakından görmüştür. Saray ve AKP’nin tüm bu uygulamalarına içeriden ve dışarıdan tepkiler yükselmiştir.
Saray ve talimatlandırılmış Başbakan eliyle çözüm masasından sonra koalisyon masası da deyim yerindeyse yerle bir edilmiştir. Seçim hükümetinde meydanı AKP’ye bırakmak, pasif edilgen pozisyona düşmek de, HDP dışındaki diğer muhalefet partilerinin tarihe geçen sorumsuzluk örneği olarak ifade edilmesi gerektiği kanaatindeyiz.''
MÜSLÜM DOĞAN İSTİFASI SONRASI NTV'YE KONUŞTU
Basın toplantısı öncesi NTV'ye konuşan Müslüm Doğan, ''Partimize yönelik son dönemde çok fazla saldırı yapılıyordu. Özellikle seçim güvenliği sandık güvenliği noktasında eleştirilerimiz vardı çekincelerimiz vardı. Bu çekincelere yönelik taleplerimiz ve görüşlerimiz dikkate alınmadı. Partiye yönelik yoğun saldırılar nedeniyle istifa ettim'' dedi.
İSTİFALARIN PERDE ARKASI
NTV muhabiri Celal Çamur'un ulaştığı bilgilere göre, HDP'li 2 bakan Bakanlar Kurulu toplantısında Varto ile Cizre'de yaşanan olayları ve parti binalarına yapılan saldırıları gündeme getirdi.
HDP'li bakanlar, "Biz çatışmaları durdurmak istiyorduk ancak bunda başarılı olamadık" deyip istifa etmek istediklerini söylediler. Eski Kalkınma Bakanı Müslüm Doğan, Kültür ve Turizm Bakanı Yalçın Topçu'nun kendilerine yönelik basına yaptığı "Cizre'ye gitme kararıyla ilgili azledilmeleri gerektiğine" ilişkin açıklamalarına tepki gösterdi.
Başbakan Davutoğlu ise, HDP'li bakanların anayasal bir zorunluluk nedeniyle bu hükümette olduklarını belirterek "Katılmak nasıl kendi kararınızsa ayrılmak da sizin kararınız" dedi.
Davutoğlu "Mesele Cizre'de yaşananlar ise hendekleri kim kazdı, yolları kim kapattı, çatılara keskin nişancıları kim yerleştirdi?" diye sordu. Başbakan, "Biz vatandaşın güvenliğini temin etmek için Cizre'de operasyon yaptık" diye ekledi. Bu konuşmalar sonrasında HDP'li bakanlar Başbakan'la tokalaşıp toplantıdan ayrıldı.