BM yetkilisi, gelişmekte olan ülkelerin karbon salımlarını azaltarak iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunmalarını sağlamak için varlıklı ülkelerin en az 10 milyar dolar fon aktarması gerektiğini belirtti.
BBC'ye konuşan yetkili, bu paranın asgari sınır olduğunu vurguladı ve Aralık ayında Kopenhag'da düzenlenecek iklim zirvesinde, sanayi gazlarında indirimin ekonomilere getireceği yükün adaletli dağıtılmasını hedefleyen bir anlaşmaya ihtiyaç duyulduğunu da kaydetti.
Bu ay başında İtalya'da bir araya gelen G8 liderleri, ülkelerinin atmosfere saldığı sera gazı miktarını 2050 yılına kadar yüzde 80 azaltma vaadinde bulunarak ortaya iddialı bir hedef koydu.
Ancak birçok uzman, bu hedefe ulaşıp ulaşamayacakları bir yana, bu vaadin kendisini bile yeterli bulmuyor.
Yvo de Boer, bu yıl sonunda Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da toplanacak iklim değişikliği zirvesinin başarıya ulaşması için olmazsa olmazları şöyle sıraladı.
Kopenhag zirvesinin sonunda ortaya çıkacak belgede zengin ülkelerin sera gazı salımlarını 2020 yılına kadar ciddi oranda azaltma konusunda karara varmış olması gerektiğini söyleyen de Boer, Çin, Hindistan ve Brezilya gibi önde gelen gelişmekte olan ülkelerin de atmosfere saldıkları gazları ciddi oranda azaltmaya ikna edilmelerinin şart olduğunu kaydetti.
De Boer bu amaca ulaşmak için de zengin ülkelerin, gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliğinin olumsuz etkileriyle başa çıkması için ciddi bir kaynak ayırmasının kaçınılmaz olduğunu düşünüyor.
Ancak BM yetkilisi, bu dileğinin küresel ekonomik kriz nedeniyle son derece zorlaştığını kabul ediyor.
Yvo de Boer, ''Maliye bakanları, bütçe açıkları ya da ülkelerindeki bankaların geleceğine odaklanmış durumda. Ancak aynı zamanda, yüreklendirici gelişmeler de oluyor. Örneğin başta Çin ve Güney Kore olmak üzere bazı ülkeler, küresel ekonomik krizi, üretim modellerinde değişikliğe gitmek için bir fırsata dönüştürüyor. Yenilenebilir enerji teknolojilerine yatırım yapıyor, enerji üretim sektörlerini modernize ediyorlar. Bu da geleceğe ilişkin umutlarımızı arttırıyor.'' diye konuştu.
BBC'ye konuşan yetkili, bu paranın asgari sınır olduğunu vurguladı ve Aralık ayında Kopenhag'da düzenlenecek iklim zirvesinde, sanayi gazlarında indirimin ekonomilere getireceği yükün adaletli dağıtılmasını hedefleyen bir anlaşmaya ihtiyaç duyulduğunu da kaydetti.
Bu ay başında İtalya'da bir araya gelen G8 liderleri, ülkelerinin atmosfere saldığı sera gazı miktarını 2050 yılına kadar yüzde 80 azaltma vaadinde bulunarak ortaya iddialı bir hedef koydu.
Ancak birçok uzman, bu hedefe ulaşıp ulaşamayacakları bir yana, bu vaadin kendisini bile yeterli bulmuyor.
Yvo de Boer, bu yıl sonunda Danimarka'nın başkenti Kopenhag'da toplanacak iklim değişikliği zirvesinin başarıya ulaşması için olmazsa olmazları şöyle sıraladı.
Kopenhag zirvesinin sonunda ortaya çıkacak belgede zengin ülkelerin sera gazı salımlarını 2020 yılına kadar ciddi oranda azaltma konusunda karara varmış olması gerektiğini söyleyen de Boer, Çin, Hindistan ve Brezilya gibi önde gelen gelişmekte olan ülkelerin de atmosfere saldıkları gazları ciddi oranda azaltmaya ikna edilmelerinin şart olduğunu kaydetti.
De Boer bu amaca ulaşmak için de zengin ülkelerin, gelişmekte olan ülkelerin iklim değişikliğinin olumsuz etkileriyle başa çıkması için ciddi bir kaynak ayırmasının kaçınılmaz olduğunu düşünüyor.
Ancak BM yetkilisi, bu dileğinin küresel ekonomik kriz nedeniyle son derece zorlaştığını kabul ediyor.
Yvo de Boer, ''Maliye bakanları, bütçe açıkları ya da ülkelerindeki bankaların geleceğine odaklanmış durumda. Ancak aynı zamanda, yüreklendirici gelişmeler de oluyor. Örneğin başta Çin ve Güney Kore olmak üzere bazı ülkeler, küresel ekonomik krizi, üretim modellerinde değişikliğe gitmek için bir fırsata dönüştürüyor. Yenilenebilir enerji teknolojilerine yatırım yapıyor, enerji üretim sektörlerini modernize ediyorlar. Bu da geleceğe ilişkin umutlarımızı arttırıyor.'' diye konuştu.