AK Parti, CHP, HDP ve MHP, darbe girişimine karşı ortak tavır aldı. 4 parti ortak metin üzerinde uzlaştı. Meclis Genel Kurulu da olağanüstü toplandı.
Meclis Şeref Holü girişinde, ellerinde Türk bayrakları ile toplanan binlerce kişi, darbe karşıtı slogan attı.
Genel Kurul'da, saygı duruşu ve İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından söz alan Meclis Başkanı İsmail Kahraman, İstiklal Marşı'nın kalan kıtalarını okudu. Bu sırada CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, birkaç dakika sonra da Başbakan Binali Yıldırım Genel Kurul salonuna girdi.
Başkan Kahraman, "Milletimize bu acıyı yaşatanlar müstahak oldukları cezaya çarptırılacaklardır.... Gazi Meclis'e bomba atılmıştır... Milletin beslediği, eline silah verdiği unsurlar milletin bağrına silah dayamışlardır... Milletimize geçmiş olsun diyor, bir daha böyle bir kara gündem yaşanmamasını cenabı haktan niyaz ediyorum..
Şimdi sağduyumuzu koruyarak, kararlığımızdan hiçbir şey yitirmeden meseleyi kökünden halletmek için çalışma, yaraları sarma zamandıır...
Meclis dün gece demeokrasi nöbetindeydi... Bugün de burada 4 partimizin ortak bir metinini birlikte okuyacağız, topluma sunacağız...
Duvarımızda yazdığı gibi egemenlik millete aittir ve toplum bunu haykırmıştır'' diye konuştu.
İlişkili Haberler
YILDIRIM: YA DEMOKRASİ YA ÖLÜM DİYEREK BU SALONDA DİMDİK DURDUNUZ
Daha sonra ise Başbakan Binali Yıldırım söz aldı. Yıldırım'ın açıklamalarından satır başları şöyle:
''Değerli milletvekilleri, dün gece barikatları aşarak, tankları geçerek, kurşunları savuşturarak, Büyük Millet Meclisi'ne geldiniz. Işıkları yaktınız, Genel Kurulu açtınız, 'Ya demokrasi ya ölüm' diyerek bu salonda dimdik durdunuz. Milletin Meclisi'nin üzerine bombalar yağdırmaya başladılar, silahlarla taradılar, bir tek geri adım atmadınız. Her birinizin ölümü yanı başınızda hissettiğinizi biliyorum. Dünya parlamentolarına, dünya demokrasilerine örnek bir duruş sergilediniz. Millet sokakta istiklaline sahip çıkarken, siz de milletin vekilleri olarak burada istiklalinize, demokrasiye, milli iradeye sımsıkı sarıldınız. Bu tavrınızla, tarih bu yüce Meclis'i bir daha yazdı. Bu tavrınızla Türkiye'nin talihini değiştirdiniz, yüzlerce yıl unutulmayacak bir dayanışma, bir kardeşlik, bir iş birliğini sergilediniz. Milletimizden sonra en büyük övgüyü tabii ki bu Gazi Meclis hakediyor.
''BUNLAR ASKER DEĞİL ASKER KILIĞINDA TERÖRİSTLERDİR''
1960'da darbe yapanlar milli iradeye saldırsalar bile Meclis'in bedeline saldıramadılar 12 Eylül cuntacıları Meclis'i bombalamadılar 28 Şubat darbecileri Meclis'e dokunmadılar ancak dün gece öyle alçakça bir saldırı gerçekleşti ki Meclis'in hem ruhunu hem de bedenin hedef aldılar. Bunlar asker değil asker kılığında teröristlerdir canilerdir gözleri dönmüştü gözlerini kan bürümüştü. Milletin evine dokunanın eli yanar. Milletin evine saldıranın ocağı söner. Daha 24 saat geçmeden elleri yandı o bombalara tetiklere basan elleri kırıldı inşallah ocakları da ebediyen söndü. Bugün yeni bir gün 79 milyonun tek yürek olduğu gündür. Bugün AK Parti'nin, CHP'nin, MHP'nin, HDP'nin ve Meclis dışındaki partilerin darbeye 'Hayır' dedikleri gündür. Bugün bir milattır. Bu ruhla biz terörü de yeneriz yaralarımızı da sararız.
''MİLLETİN EVİNE SALDIRANIN OCAĞI SÖNER''
Milletin evine dokunanın eli yanar, milletin evine el uzatanın o eli kırılır, milletin evine saldıranın ocağı söner. İşte daha 24 saat geçmeden elleri yandı, o bombalara, o tetiklere basan ellleri kırıldı. İnşallah ocakları da ebediyen söndü.
BAŞBAKAN BİNALİ YILDIRIM'IN KONUŞMASI
''HİÇBİR DARBE, HİÇBİR DARBE GİRİŞİMİ YAPANLARIN YANINA KAR KALMADI''
Bundan sonra 50 yıl, 100 yıl, 1000 yıl bu milletin evine, milli iradenin tecelli ettiği bu Meclis'e kim el uzatırsa akıbeti aynı olacaktır. Hiçbir darbe, hiçbir darbe girişimi yapanların yanına kar kalmadı, bundan sonra da kalmayacaktır. İnşallah bugünden itibaren hiç kimse milletin evine ve milletin iradesine el uzatmayı aklından geçiremeyecektir. Ama geçiren de olursa gözünün önüne bugün hayatları sönmüş darbeciler gelecek ve buna asla yeltenemeyeceklerdir.
''BUGÜN 79 MİLYONUN TEK YÜREK OLDUĞU GÜNDÜR''
Bugün yeni bir gün, bugün büyük bir badirenin altından 79 milyonun tek yürek olduğu gündür. Bugün, AK Parti'nin, CHP'nin, MHP'nin, HDP'nin, Meclis dışındaki tüm siyasi partilerin ortak bir sesle 'Darbeye hayır" dedikleri, demokrasiye birlikte sahip çıktıkları gündür. Bugün bir milattır. Gece boyunca sergilenen, bugün burada sergilenen dayanışma inanıyorum ki yeni bir sürecin de başlangıcıdır. Bu ruhla biz terörü de yeneriz, bu ruhla yaralarımızı da sararız. Bu birliktelik ruhuyla, Allah'ın izniyle Türkiye'yi, Gazi Mustafa Kemal'in işaret ettiği muasır medeniyetler seviyesine de çıkarırız. Bugün acı bir hadisenin ardından çoğalan umutların günüdür.
''MİLLETE DARBE YAPMAYA KALKANLAR DARBE YEMİŞTİR''
Şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum yaralılarımıza acil şifalar diliyorum. Diyorum ki inadına demokrasi inadına milli irade inadına barış inadına kardeşlik. Millete darbe yapmaya kalkanlar, darbe yemiştir, darbeyi kendileri yemiştir. 15 Temmuz artık demokrasi nöbetinin tutulduğu gündür. Bugünün yıl dönümüdür, demokrasi bayramı günüdür, hayırlı, uğurlu olsun diyorum."
KILIÇDAROĞLU: DOĞRUDAN DARBE GİRİŞİMİ
Başbakan Yıldırım'ın ardından CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşma yaptı.
Kılıçdaroğlu'nun konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Demokrasiyi oluşturmak geliştirmek kolay değildir. Demokrasi adına ağır bedeller ödedik. Bu ağır bedeller, hep darbe dönemlerinden sonra olmuştur. Dün yaşadığımız olay doğrudan darbe girişimidir. Biz demokrasimizi güçlendirmek ve baki kılmak için anayasamıza değiştirilemeyecek maddeler koyduk. Dün demokrasiye yapılan saldırıyı grubun adına, bize oy veren kitleler adına açıkça lanetliyoruz. Olay hepimizde derin üzüntüler yarattı.
KILIÇDAROĞLU'NUN KONUŞMASI
Bu siyasette olması gereken ortak paydada bizi birleştirdi. Demokrasiyi geliştirmek ve derinleştirmek hepimizin görevi. Demokrasi aynı zamanda hukukun üstünlüğüdür. Demokrasi aynı zamanda düşünce ve medya özgürlüğü demektir. Dün halkımız meydanlara çıktı ve darbeye karşı direnme hakkını kullandı.
Hukukun çiğnendiği hallerde direnme hakkının ne kadar meşru olduğunu dün gördük. Direnme hakkına bundan daha güzel bir örnek olamaz. Bu Meclis cumhuriyetin değerlerini de savunacaktır. Bu Meclis'e düşen tarihi bir sorumluluk var. Benzer olayların tekrarlanmaması için herkes tarihi sorumluluğun görevini yerine getirmek zorundadır.
MEDYAYA TEŞEKKÜR
Bu parlamenter demokratik geleneğimizin bize bıraktığı mirastır. Demokrasi konusunda sonuna kadar birlikte mücadele var. Medya her türlü eziyet ve yasağa rağmen darbeyi engelledi. Medya halkın doğru bilgilendirilmesini sağladı. Medyaya bu bağlamda yürekten teşekkür ediyorum. Medya özgürlüğü, artık bu gücün hepimizin önünde olduğunu bilelim.
"PARLAMENTO VESAYETE İZİN VERMEMELİ"
Demokrasi geliştikçe Türkiye, dünyanın en saygın ülkelerinden biri olacaktır. Darbeye nasıl ortak tavır gösteriyorsak, demokrasi üzerindeki vesayeti de kabul etmemeliyiz. Demokrasi üzerinde kim olursa olsun, vesayete bu parlamento asla izin vermemelidir. Dün burada her partiden milletvekili elele mücadele etti. Bombalar altında demokrasiye sahip çıktılar.
Yaşadığımız tüm sorunları daha fazla özgürlük ve adaletle çözebiliriz. Demokrasiye yönelen her tehdit de Türkiye'ye yönelen bir tehdittir. Anayasa ve hukukun dışına çıkanlar kim olursa olsun bunun bedelini ödemelidir. Önümüzde kritik bir dönem var. Bu dönemi soğuk kanlılıkla hukuk içinde kalarak atlatmamız gerekir.''
BAHÇELİ: MİLLET İRADESİ GÖZ GÖRE GÖRE SALDIRI VE SUİKASTE UĞRAMIŞTIR
Kılıçdaroğlu'dan sonra kürsüye MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli çıktı.
Bahçeli, özetle şu ifadeleri kullandı:
''Dün gece demokrasiye pranga vurulmak darbe indirilmek istenmiştir. Göz göre göre millet iradesi çok açık saldırı ve suikaste uğramıştır. Türkiyemizin diz çökmesi maksadıyla şerefli Türk ordusunun içine sızmış bir avuç düşman işbirlikçisi ortalığa çıkmıştır. TSK içine yuvalanmış vatan ve millet hasımları dün gecemizi zehir etmişlerdir.
BAHÇELİ'NİN KONUŞMASI
''DEMOKRASİ UÇURUMDAN DÖNMÜŞTÜR''
Türk demokrasisi çok çetin bir imtihandan geçmiştir. Gazi Meclis havadan bombalanmıştır bu sözün bittiği noktadır. Emniyet binaları devlet televizyonu özel kanallar yollar köprüler havalimanları ablukaya alınmıştır. Tanklar sokaklara çıkmıştır. TBMM'nin bombalanması hainliktir. Bu şerefsiz kalkışma Türk milletinin tamamını hedef almıştır. Aslında dün gece yaşananlar darbe teşebbüsü olduğu kadar aynı zamanda kalleş ve kanlı bir terör saldırısıdır. Bu saldırı, Türk askerinin içinden devşirilmiş, kandırılmış, aklı çelinmiş veya buna çoktan teşne küçük bir grup tarafından icra edilmiştir. Demokrasi uçurumdan dönmüştür.
''VATAN HAİNLERİNDEN HESAP SORMAK HEPİMİZİN NAMUS BORCUDUR''
Türk milletinin ortak geleceği hukuk ve demokrasidir. Parti aidiyetimiz ne olursa olsun hepimiz Türk milletinin mensubuyuz. Başka bir Türkiye yoktur. Gazi Meclis'e bomba atacak kadar gözü dönmüşler de TSK'nın bir parçası bir üyesi ahlaken ve esasen asla olamayacaktır. Ülkemize kasteden vatan hainlerinden hesap sormak hepimizin namus borcudur. Demokrasiye sahip çıkarak büyüyeceğiz. Hukukun bu hainlere bir daha gün yüzü göstermemesini temenni ediyorum. Hepimize geçmiş olsun diyorum.''
HDP'DEN 'AMA'SIZ KINAMA
HDP adına ise Grup Başkanvekili İdris Baluken söz aldı. Partisi adına darbeci anlayışı en sert biçimde kınadığını söyleyen Baluken, "15 Temmuz'da gerçekleşen bu demokrasi karşıtı darbeyi ve bu katliamcı saldırıları 'amasız, fakatsız ve ancaksız' şiddetli bir şekilde kınıyoruz" dedi.
Baluken özetle şu ifadeleri kullandı:
"Parlamentoya ve halk iradesine karşı tutumumuz net ve ilkeli olmuştur. Maalesef bu girişimde ortaya konan pervasız saldırı sonucu 161 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir. Bu tablonun kendisi bile ülkemizdeki demokrasinin nasıl bir tehlike altında olduğunu göstermektedir.
Böylesi saldırılar asla başarıya ulaşamayacak. Bu tarz saldırıları yapanlar, halkın iradesine yönelik darbe yapmak isteyenler bilmelidir ki Türkiye halkları darbeye asla prim vermedi ve vermeyecektir. HDP olarak bu demokrasi mücadelesinin bir parçası olmanın onurunu duyuyoruz. Her girişime karşı HDP bundan sonra da tarihi direnişin parçası olacaktır.
Dün akşamki darbe girişimi, parlamentonun bombalanması, yüzlerce insanın sokak ortasında katledilmesi tipik bir askeri darbeyi aşan; kaosu hedefleyen komplike bir planlamayla karşı karşıya olduğumuzu ortaya koymuştur. Bu yönüyle hedeflenenin 78 milyonun tamamının siyasi iradesi olduğunun altını çizmek istiyorum.
Siyasi ve toplumsal gerginliğe karşı tek çıkış noktasının Kürt sorunu başta olmak üzere Türkiye'nin köklü sorunlarının çözülmesidir. Çatışmada olmak demokratik siyaset zeminini zayıflattı. Demokrasi dışı güçlere yasal ve fiili güçler katarak darbe mekaniğini dinamik tutmuştur.
15 Temmuz saldırısı ve darbe girişimi umduğunu bulamamış ve siyaset kurumunun doğru tavırlarıyla alt edilmiştir. Bugünden itibaren iktidar başta olmak üzere siyaset kurumuna önemli sorumluluklar düşmektedir. 15 Temmuz'da halkımızın ayrım yapmadan darbeye karşı duruşu hepimizde umut yaratmıştır."
MECLİS BAŞKANI KAHRAMAN BİLDİRİYİ OKUDU