Seri cinayet zanlısı Atalay Filiz yakalandı

3 cinayet ve 1 kayıp olayının zanlısı olarak aranan Atalay Filiz, İzmir Menderes'te yakalandı. Zanlının üzerinden 2 komando bıçağı, sahte kimlikler ve yüklü miktarda para çıktı.

Haberler NTV Haber, Anadolu Ajansı 12.06.2016 - 09:16 Son Güncelleme : 12.06.2016 - 20:29

İstanbul ve Ankara'da öldürülen 3 kişinin katil zanlısı olarak aranan Atalay Filiz (30), İzmir'in Menderes ilçesinde minibüste yakalandı.

Atalay Filiz, son olarak İzmir'de güvenlik kamerası görüntülerine yansımıştı.

MİNİBÜSTE YAKALANDI

Uzun süredir aranan ve farklı kentlerden görüldüğüne dair ihbarlar gelen Filiz, Gümüldür'de ormanlık alandan çıkıp, Menderes'e gitmek istediğini söyleyerek minibüse bindi.

ATALAY FİLİZ'İN BİNDİĞİ MİNİBÜSLERİN ŞOFÖRLERİ, YOLCULUK ANLARINI ANLATTI

Atalay Filiz'in Özdere'den İzmir'e gitmek için bindiği, Gümüldür-İzmir hattındaki minibüsün şoförlüğünü yapan Mustafa Berber, Şaşal mevkisindeki dağlık alanda, yol kenarında bekleyen Filiz'in minibüsü durdurarak aracına bindiğini belirtti.

Yolcunun aracın nereye gittiğini ve ücretini sorduğunu kaydeden Berber, minibüste muavin olarak bulunan oğlu Özgür'ün, Filiz'i tanıdığını belirterek, "Aranan katile benzemesi, oğlumun yanı sıra bazı yolcuların da dikkatlerini çekmiş. Kendisine bakıldığını fark ederek tedirgin oldu ve inmek istedi. Ben de aracı durdurdum, indi. İnince oğlum, 'Baba bu aranan katildi' dedi. Hemen jandarmayı arayıp konuyu aktardım. Başka bir araca bindiğini söyledim" dedi.

Minibüsünde yaklaşık 5 kilometre mesafe yolculuk yapan Filiz'in bitkin halde olduğunu aktaran Berber, "Buna rağmen sakindi. Sırt çantası vardı, güneş gözlüğü takmıştı, elleri siyahtı, bitkin ve çökmüştü. Sadece aramızda para konusu geçti. İki koltuk arkamda oturdu, tedirgin olunca zaten hemen indi" bilgisini aktardı.

MİNİBÜS ŞÖFÖRÜNE PARASI OLMADIĞINI SÖYLEMİŞ

Aynı güzergahta çalışan, Bulgurca Mahallesi'nden İzmir'e giden minibüse binen Filiz'in yakalandığı aracın şoförü Kenan Aka ise yaşanılanları şöyle anlattı:

"Yol üzerinde işaret ederek aracı durduran Filiz, nereye gittiğimizi ve ücreti sordu. 'Param yok ağabey' deyince araca binmesini söyledim. Konuşma sırasında aranan cinayet zanlısına benzettim, daha önce de aracıma binmişti. Yolda gördüğüm polislere art arda selektör yaparak dikkatlerini çektim, onlar da peşime takıldı. Biraz ileride polisler yol kapaması yaptılar. Minibüse binen polisler adını ve nereli olduğunu sordu. Kendisine sahte kimlik hazırlamış, onu göstererek 'Adım Ömer' dedi. Polisler kelepçe takıp götürdü. Sakalları uzamış, bakımsız kalmıştı. Bavulu ve sırt çantası vardı."

Filiz'in yaklaşık bir hafta önce de minibüsüne bindiğini belirten Aka, "O zaman şapkası vardı, sürekli yere bakıyordu. Şüphelenmiş ve polise bildirmiştim. Ekipler indiği yerde arama yaptılar ama bulamadılar" diye konuştu. Polisin aracı durdurması sonrası karşı koymayan Atalay Filiz, ekipler tarafından yakalandı.

ATALAY FİLİZ'İN YAKALANDIKTAN SONRAKİ İLK FOTOĞRAFI

İLK İFADESİNDE NE DEDİ?

İzmir Emniyet Müdürlüğü'nün Bozyaka'daki hizmet binasına getirilen ve burada görüşme yapılan Atalay Filiz, polisin kendisiyle yaptığı görüşmede, kente geldiği günden itibaren yakalanmasına kadar geçen süreçle ilgili ayrıntıları anlattığı belirtildi.

İstanbul'da 27 Mayıs'taki cinayetin ardından İzmir'e gelen ve Buca ilçesindeki bir internet kafede kalacak yer araştıran Filiz'in, 2 öğrencinin evlerinin bir odasını günlük kiraya verdiğini internette gördüğünü, bu kişilerle irtibat kurarak Yeşilyurt semtindeki evde geceliği 50 liradan olmak üzere 2 gece kaldığını anlattığı bildirildi.

KURBAĞA VE OT YEMİŞ

Daha sonra babasının subay olması nedeniyle daha önce kaldıkları askeri kampın bulunduğu Özdere Mahallesi'ne gittiğini anlatan Filiz'in, 2 gün pansiyonda konakladığını, ardından da tanınma riski nedeniyle buradan ayrılarak ormanlık alana geçtiğini anlattığı belirtildi. Geçmişte doğada barınma, yaşam şartlarına uyum sağlama konusundaki birtakım beceriler kazandığını, bu nedenle yeme içme ihtiyacını doğadaki imkanlarla temin ettiğini ifade eden Filiz'in otlarla, zaman zaman da doğada bulduğu diğer yiyeceklerle iaşesini karşıladığını, kurbağa yediğini söylediği kaydedildi.

ANNESİNİ ÇOK SEVDİĞİNİ SÖYLEMİŞ

Yunanistan'a kaçtığında yakalanarak iade edileceğini bildiğinden yurt dışına çıkma girişiminin hiç olmadığını, İstanbul'a dönmek üzere bugün İzmir'e gittiğini dile getiren Filiz'in annesini çok sevdiğini, fakat yaşanılan olaylar nedeniyle 3 yıldır kendisiyle görüşemediğini, koptuklarını söylediği, ayrıca günde 17 saat 2 ayrı işte çalıştığını, garsonluk ve bekçilik yaparak yanında ele geçirilen paraları kazandığını anlattığı öğrenildi.

Öte yandan, Filiz'in Yeşilyurt semtinde 2 gece evlerinde kaldığı 2 kişinin de polis tarafından ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldıkları belirtildi.

ATALAY FİLİZ'E KAYIP SEVGİLİSİ DE SORULDU

Atalay Filiz'in, İstanbul Tuzla'da 27 Mayıs günü tarih öğretmeni Fatma Kayıkçı'yı, 2013'te ise Ankara'da o dönem Tümgeneral olan Hasan Hüseyin Demirarslan'ın TÜBİTAK'ta çalışan oğlu Göktuğ Demirarslan ile Rus sevgilisi Elena Radchikova'yı öldürdüğü ileri sürülüyor.

Filiz'in 3 yıldır kayıp olan Rus sevgilisi Olga Seregina'nın da cinayete kurban gittiği sanıl���yor.

Seri katil zanlısı Atalay Filiz'in, kayıp Rus sevgilisi hakkında bir bilgisinin olmadığını söylediği öğrenildi.

Zanlı, "3 kişiden başka kimseyi öldürdün mü?" sorusuna avukatı olmadan yanıt vermeyeceğini ifade etti.

İZMİR EMNİYET MÜDÜRÜ UZUNKAYA'DAN AÇIKLAMA

İzmir Emniyet Müdürü Celal Uzunkaya da, İzmir Emniyet Müdürlüğü Bozyaka Hizmet Binası önünde yaptığı basın açıklamasında, 3 cinayetin katil zanlısı olarak aranan Filiz'in yakalanmasına ilişkin detayları paylaştı.

Celal Uzunkaya, Filiz'in 27 Mayıs'ta İstanbul'da işlenen cinayetten sonra İzmir'e geldiği, Buca ilçesindeki bir internet kafede 3,5-4 saat geçirdikten sonra kalacağı yer konusunda arayışlarda bulunduğunu ve 31 Mayıs'a kadar İzmir'de olduğunu anlattı.

Zanlının 29 Mayıs'ta Yeşilyurt'ta bir bekar evinde kaldığını, 29-30 Mayıs'ta Buca'da kaldıktan sonra 31 Mayıs'ta valizleriyle il merkezinden ayrıldığını ifade eden Uzunkaya, Atalay Filiz'in daha önce babasının görevi nedeniyle İzmir'de yaşadığını ve kenti bildiğini, Gümüldür-Özdere bölgesinde kaldığını, medyaya yansıdığı gibi Çeşme'ye hiç gitmediğini dile getirdi.

YEME-İÇME İHTİYACINI DOĞADAN KARŞILAMIŞ

Filiz'in kente geldikten sonra İzmir'i hiç terk etmediğini kaydeden Uzunkaya, "Birkaç gün pansiyonlarda, sonrasında arazide, sahilde, ormanda kalmış. Geçmişte doğada barınma, yaşam şartlarına uyum sağlama konusundaki birtakım becerileri nedeniyle iaşesini, yeme içme ihtiyacını doğadaki bir takım doğal imkanlarla temin ettiği ve dışarıyla çok temas kurmadığı anlaşılıyor" dedi.

Uzunkaya, Filiz'in yakalanma anını ise şöyle anlattı:

"Bugün sabah 07.30 sıralarında Gümüldür-İzmir seferi yapan minibüste bir vatandaşımızın Atalay Filiz'e benzer kişiyi 155'e ihbar etmesi üzerine kapama noktası oluşturuldu. Kendisinden şüphelenildiğinden şüphelenerek başka minibüse binen Filiz, duyarlı vatandaşımızın bu bilgiyi de emniyete aktarması sayesinde kapama ve uygulama noktasında minibüs içerisinde alındı."

Emniyet Müdürü Uzunkaya, kamuoyuna mal olan hadiselerde vatandaşın duyarlılığının ve dikkatinin, cinayetlerin failinin yakalanmasında son derece önemli bir sonucunun olduğunu, 2009 yılında kamuoyunu uzun süre meşgul eden Münevver Karabulut cinayetinin zanlısı Cem Garipoğlu konusunda da vatandaşın yüksek duyarlılık göstererek her gün yüzlerce ihbarda bulunduğunu belirtti.

Uzunkaya, 27 Mayıs'tan itibaren güvenlik güçlerine Atalay Filiz'e ilişkin ihbar ve bilgi aktarımı sağlayarak duyarlı bir toplum tablosu ortaya koyan, zanlının yakalanmasında duyarlılık gösteren vatandaşlara teşekkür etti.

Filiz'in yakalanmasının da vatandaş polis iş birliğiyle gerçekleştiğine dikkati çeken Uzunkaya, zanlının yakalanmasında katkıda bulunan vatandaşı emniyet müdürlüğü olarak da ödüllendireceklerini kaydetti.

Filiz'in yakalanmasıyla "Acaba başka bir cinayet işlenecek mi, başka cinayetin faili mi?" gibi endişelerin giderildiğini ifade eden Uzunkaya, vatandaşın polise ve jandarmaya her türlü olayda yardım yapması uyarıda bulundu.

YAKALANDIĞINDA ÜZERİNDEN NELER ÇIKTI?

Atalay Filiz'in 2013 yılında tüfekle işlenen 2 cinayet ile 27 Mayıs 2016'da İstanbul'da bir kadının bıçakla öldürülmesi olayının zanlısı olarak arandığını, Fransa'da arkadaşlık yaptığı kız arkadaşının cinayetinden de sorumlu olduğuna ilişkin medyada haberler yapıldığını ancak bu olayla ilgisinin olup olmadığının soruşturma sürecinde netlik kazanacağını kaydeden Celal Uzunkaya, şu bilgileri paylaştı:

"Atalay Filiz'in üzerinde kendi adına düzenlenmiş pasaport var. Bu pasaportla en son 23.11.2012'de Endonezya'ya çıkış yapmış. Pasaportun geçerlilik süresi 2013'de bitmiş. Üzerinde kendi adına düzenlenmiş pasaport var. Gerçek kimliği var üzerinde. Onun dışında 4 fotoğrafı olan başkalarına ait sahte kimlik var, 3 sahte ehliyet var. 14 adet kimi kendi adına kimi başkaları adına düzenlenmiş aktif banka, kredi kartları var. Üzerinde ayrıca 2 avcı komando bıçağı, biber gazı, 10 bin lira, 3 bin 500 avro, bir Fransız vatandaşının vatandaşlık belgesi var. Birtakım yaşam malzemeleri de üzerinde ele geçirildi."

AİLESİYLE 3 YILDIR TEMAS KURMAMIŞ

Filiz'in medyaya yansıyan görüntülerdeki valiz, bavullarında "kamp çadırı, yaşam malzemeleri, konserveler" var denildiğini ve çeşitli senaryolar üretildiğini hatırlatan Uzunkaya, ilk aldıkları bilgelere göre bu valizlerde günlük yaşamı sürdürmeyi sağlayacak eşyalar ile kitapların bulunduğunu, zanlının "yük oluşturduğunu" düşünerek zaman içinde bunları çöpe attığını kaydetti.

Şüphelinin babasının geçmişte hava subayı olduğu ve İzmir'de kaldığını, bu nedenle kenti çok iyi bildiğini beyanlarından anladıklarını bildiren Uzunkaya, Filiz'in 3 yıldır ailesiyle temasının olmadığını da söyledi.

Uzunkaya, zanlının yakalanmasından dolayı vatandaşların rahat olmasını istedi.

Gazetecilerin Filiz'in nereye gönderileceğinin sorusu üzerine Uzunkaya, iki cinayetin Ankara, birinin İstanbul'da işlendiğini anımsatarak, suç yerleri itibarıyla İzmir'le bir bağlantısı bulunmadığını anlattı. Uzunkaya, Filiz'in muhtemelen iki cinayetin işlendiği Ankara'ya gönderileceğini, ilgili yerlerle görüşmelerin sürdüğünü belirtti.

"SERİ KATİL PROFİLİNE UYMUYOR"

Filiz'in, yakalanması sırasında bir direnç göstermediğini aktaran Uzunkaya, "seri katil tanımlamasına uyuyor mu?" sorusu üzerine şunları söyledi:

"Bilgi doğru kullanılsa güzel bir şey. Buca'da cesedi bulunan gencin katili olabileceği yazıldı. Yakalanmamış olsaydı bu süreç içinde gerek İzmir'de, gerek başka illerde meydana gelen faili meçhul olaylarla ilinti kurulabilecek bir bilgi kirliliği olabilirdi. Buca'daki olayın Atalay Filiz'le kesinlikle alakası yok. Seri katilin, suç terminolojisinde çok farklı değerleri var, suçların işlenişi itibarıyla, cinayeti işleyen kişinin profili itibarıyla... Atalay Filiz, bilinen haliyle, Ankara'da bir kadın ve bir erkeğin aynı anda tüfekle öldürülmesi olayıyla ilgili aranıyor, sonradan da 3 yıl sonra İstanbul'da bir kadını bıçakla öldürmüş."

"Seri katiller cinayetlerini hep aynı suç aletleriyle, aynı yöntemlerle işlerler. Her cinayet tasarlanarak işlenir. Olayın mağduru, kurbanı aynı profillere uygun olur." diyen Uzunkaya, şunları kaydetti:

"Mesela hedefteki kadınsa yaş gurubu itibarıyla, fizik itibarıyla aynı profili taşıyan, profile yakın olan hedefler seçilir. Seri katil, birtakım iz ve delilleri, polisi peşinden koşturmak için bırakır. Seri katil projeli cinayet işler, peşinden polisi koşturmak ister. Seri katilde cinsel içgüdüler, saplantılar olur. Suç aletleri bıçaksa bıçak, silahsa silah, boğmaysa boğma, jiletse jilettir. Bu olayda biliyoruz ki öldürülenler farklı cinsiyetleri var, seri katil 3 yıl arayla cinayet işlemez. Olayımız literatürde seri katil diye tanımlanan bir tanıma hiçbir şekilde uymuyor. Ama nedense, belki cazip geldiği ya da ürkütücü olduğu için seri katil diye manşet yapıldı. Belki bize tek faydası şu oldu, seri katil vurgusuyla vatandaşların tedirginliği, duyarlılığı üst perdeye çıkarıldı, bu duyarlılık ihbarları daha da artırdı, şahsın kısa sürede yakalanmasına katkısı oldu. Bu yanlıştan böyle bir doğrunun çıktığını söyleyebiliriz."

"YURT DIŞINI HİÇ DÜŞÜNMEMİŞ"

Uzunkaya, Filiz'in sorgusunu yapmadıklarını, kendisiyle bir mülakat gerçekleştiğini dile getirerek, bu sırada hiç kimseden yardım almadığını söylediğini anlattı.

Filiz'in, İzmir'de geceliği 50 liraya anlaştığı yere, iki gece için 75 lira verdiğini hatırlatan Uzunkaya,"Kendisine 'bu kadar paran var, neden 25 liranın hesabını yaptın 'diye sorum. 'Gece geç saatte gitmiştim, onun için böyle bir teklifte bulundum' dedi. 25 liranın hesabını yapmış olmasından uzun süre kaçacağını ve elindeki parayla, aşağı yukarı 25 bin lira, uzun süre hayatını devam ettirebileceğini düşündüğü anlaşılıyor" bilgisini aktardı.

Zanlının arandığı süre boyunca Yunan adalarına gitmek istediği yönünde haberler yapıldığına dikkati çeken Uzunkaya, "Yurt dışını hiç düşünmemiş. Kendi beyanında çok net söyledi. Yazıldığı gibi Yunan adalarına gitme gibi bir düşüncesi olmadığını söyledi. Sorduğumda 'Oraya gitsem de Yunan devleti beni zaten Türkiye'ye iade ederdi, Yunanistan'a gitmeyi hiç düşünmedim' dedi" ifadesini kullandı.

Uzunkaya, Filiz'in çok zeki göründüğünü dile getirerek, "Pişmanlık görüntüsü pek görmedim. Gayet neşeli bir görüntüsü var. Cinayetle ilgili sorulara da 'ben avukatımla açıklayacağım' diyerek hiç ona girmedi" dedi.

Filiz'in kendisini maskeleyecek bir kılık değişikliği yapmadığını kaydeden Uzunkaya, medyada çıkan fotoğraflarıyla örtüşen görüntüye sahip olduğunu da belirtti.

Bozyaka'daki hizmet binasında sağlık raporu için çıkarılan Atalay Filiz'e, emniyet binası yakınındaki vatandaşlar tepki gösterdi.

Bu arada İzmir Emniyet Müdürlüğü Bozyaka Hizmet Binası'nda, Atalay Filiz'in üzerinde ele geçirilen eşyalar basın mensuplarına gösterildi.

Malzemelerin arasında gerçek ve sahte kimlikler ile paraların sanı sıra çok sayıda şeker, güneş enerjisiyle çalışan şarj cihazı, gezi parkları ve kamp alanlarını gösteren kitapçılar, tıraş makinesi, telefon, mont, bere, eldiven, şans oyunu kuponu, video ve müzik CD'leri olduğu dikkati çekti.

İSTANBUL'A GETİRİLDİ

Atalay Filiz, Bozyaka Emniyet Müdürlüğü'nden sağlık kontrolü için Yeşilyurt Devlet Hastanesi'ne götürüldü.

Filiz, işlemlerinin ardından kara yoluyla İstanbul'a getirildi. Filiz, İstanbul Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü girişinde gazetecilerin kendisine yönelik suçlamalarla ilgili sorularına yanıt vermedi.

Filiz, cinayet büroya bağlı ekipler tarafından sorgulanacak.

Ana Sayfaya Git
  • ©Copyright 2024 | Tüm Hakları Saklıdır

NTV’de canlı olarak yayınlanan tüm programlar ile ilgili bilgiler, program bölümleri ve programlarla ilgili haberler NTV Ekranı’nda. Günlük NTV yayın akışı ve program saatlerini de NTV Ekranı kategorisinden saat bazında görebilirsiniz. %100 Futbol ile son dakika spor haberlerini, Gündem Masası ile gündem haberleri ile ilgili değerlendirmeleri NTV Ekranı’nda.