ÇALIŞMASI USTALARIN MÜZESİNDE
Kendisini 'toplayıcı' olarak tanımlayan ve ortaokul çağlarından bu yana sevdiği kişilere ait anıları biriktiren Muazzez Kurtuluş, transfer tekniğiyle bu anıları tuvaline işliyor.
HAYATI ANLAMLANDIRMAK
Yaptığı kişinin portresinin üzerine o kişiye ait mektuplar, sinema biletleri ve beraber yaptıkları yolculukların otobüs biletleri gibi birçok anıyı işleyen yenilikçi ressam, tüm çabasının 'hayatı anlamlandırmak' olduğunu söyledi.
Kendisine özgü bu tarzın, duygu yoğunluğunun çok yüksek olduğunu dile getiren Kurtuluş, "Çocukluğumdan itibaren bence manevi değeri olan yazınsal dokümanları topladım. Sadece kendime ait değil, sevdiğim insanlara ait şeyler de topladım. Çoğunlukla yazınsal dokümanlar. Bu anıları kaybetmekten korkarken, bir gün portre yaptığım sırada aklıma bu fikir geldi. Önde kişinin portresi, arkasında da ona ait yazınsal dokümanlar var. Bunlar, kişiye ait bir mektup, beraber gittiğimiz bir sinemanın bileti, yaptığımız yolculuğun bileti, aldığı çikolatanın kabı, yazdığı bir not, birlikte yemek yediğimiz restoranın adisyonu dahi olabilir. Benim için çok duygusal bir süreç" diye konuştu.