Ozon gazı canlı organizma ile temas ettiğinde hızlı şekilde moleküler oksijene ve oksijen radikallerine dönüştürülür. Vücutta hafif düzeyde bir oksidatif strese yol açan bu durum organizma tarafından bir tehdit olarak algılanır. Bunun sonucunda antioksidan olarak adlandırılan savunma sistemlerinde görev alan enzimler uyarılır ve etkilenen bölge oksijenden zengin hale getirilerek toksinlerden arındırılır.
Ozon gazının etki mekanizmasının doğru şekilde çalışabilmesi için uygulanacak olan tedavi dozunun doğru hesaplanması kritik önem taşır. Yüksek konsantrasyonlarda toksik etki gösteren bu kimyasal molekül ile uygulanacak tüm tedavi girişimleri mutlaka uzman kontrolünde gerçekleştirilmeli ve hastalar belirlenen süre boyunca yakın takip edilmelidir.
OZON TEDAVİSİ NASIL UYGULANIR?
Ozon tedavisi 5 farklı şekilde uygulanır. Bütün uygulama biçimlerinde ozon gazının kesinlikle solunmaması gerekir. Uygulama yöntemleri şunlardır:
Majör otohemoterapi: Kişinin 50-100 ml kadar kanının alınıp ozon gazı ile karıştırıldıktan sonra geri verilmesidir.
Minör otohemoterapi: Kişinin 5-10 ml kadar kanının alınıp ozon gazı ile karıştırıldıktan sonra kas içine enjekte edilmesidir.
Torbalama: Lokal olarak yapılacak bölgeye direk ozon gazının verildiği kapalı bir sistemdir. Her türlü yara için uygulanır. Yaranın olduğu yer ozona dayanıklı torba içerisine alınır ve torba içine sürekli olarak ozon gazı verilir. Ozon gazı kuru ciltten emilmediği için yapılacak bölge öncelikle ozonlu su ile nemlendirilmelidir.
Rektal uygulama: Ozon gazının rektal yolla uygulanmasıdır. Bağırsak hastalığı olan veya damar yolu açılamayan kişilerde tercih edilir. Kişi uygulama sırasında bir şey hissetmez.
Eklem içi uygulama: Ozon gazının eklem içine direk enjekte edilmesidir. Eklemi tüten bütün hastalıklarda uygulanır.
OZON TEDAVİSİNİN YARARLARI NELERDİR?
Farklı hastalıklar için tamamlayıcı tedavi olarak ozon tedavisi yaptıranlar pek çok fayda sağlamaktadır. Hücre ve dokulardaki oksijen seviyesini artırmaya dayanan bu tedavi yöntemi bağışık sistemini güçlendirmesi ve kan dolaşımını hızlandırması sayesinde destekleyici tedavi olarak uygulanmaktadır. Bağışıklığın güçlenmesi özellikle enfeksiyon hastalıklarına karşı koruma sağlamaktadır. Aynı zamanda tansiyonu ve hormonları dengelemekte, kas ve eklem ağrılarını azaltmakta, beyin fonksiyonlarının daha iyi çalışmasını sağlamaktadır.
OZON TEDAVİSİ KİMLERE YAPILABİLİR?
-Kanser
-Kalp hastalıkları
-Tümörler
-Alerjiler ve sinüzit
-Otoimmün rahatsızlıklar
-Multipl Skleroz
-Romatizmal eklem iltihabı
-Diyabet
-Hipertansiyon
-Lyme hastalığı
-Raynaud hastalığı
-Kronik yorgunluk sendromu
-Alzheimer
-Parkinson hastalığı
-Bağırsak hastalığı
-Dejeneratif eklem hastalığı
-Omurga iltihabı
-Kronik enfeksiyonlar
-Hepatit
-Sistit
-Migren
-Kronik ağrı
-Damar ameliyatı
-Yara iyileşmesi
-Kulak enfeksiyonları
-Diş enfeksiyonları
-Ürolojik hastalıkları olan kişilere ozon tedavisi uygulanabilir.
OZON TEDAVİSİNİN YAN ETKİSİ VAR MI?
Ozon tedavisinin bilinen bir yan etkisi yoktur. Uygun doz olmadığı durumlarda tedaviden fayda sağlanamaz. Ozon tedavisine başlandıktan 3-5 seans sonra kişide ‘iyileşme krizi’ olarak adlandırılan yorgunluk, baş ağrısı, halsizlik gibi şikayetler görülebilir. Tedaviye devam edildiğinde bu şikayetler yok olur.
OZON TEDAVİSİ KİMLERE UYGULANMAZ?
-Hamileler
-Yüksek tansiyon için ACE inhibitörü tedavisi alanlar
-İleri derecede kansızlık
-Pıhtılaşma bozukluğu gibi kan hastalıkları
-Hipertiroidi (tiroid bezinin aşırı çalışması)
-Kronik ve/veya tekrarlayan pankreatit
-Sık tekrarlayan kas krampları
-Glukoz 6 fosfat dehidrogenaz (G6PD) enzim eksikliği olanlar (kalıtsal bir hastalık)
-Ozona alerjisi olan astım hastaları
-Yeni geçirilmiş kalp krizi (miyokard infarktüsü) ve/veya kontrol altına alınmamış kalp-damar hastalığı
-Yeni geçirilmiş kanaması olan kişilerde ozon tedavisi uygulanmaz.
OZON TEDAVİSİ NE KADAR SÜRER?
Bir seansı ortalama 30-45 dakika süren ozon tedavisinde 12-14 seans kür uygulandıktan sonra aylık takiplerin yapılması önerilir. Tedavinin en başında seanslar haftada 2 ile başlar ve ilerledikçe seans aralıkları açılarak ayda bire düşülür.
Seans sayısı hastalığın türüne ve hastaların durumuna göre belirlenmektedir. Bu anlamda hastaların yaşı ve kilosu, kullandığı ilaçlar; hastalığın ise süresi ve evresi göz önünde bulundurulmaktadır. Bazı hastalıklarda seanslar uzayabilmektedir. Örneğin, bel fıtığı ozon tedavisi ortalama 12-14 seans sürmektedir.